2. Mansiyon, Süleymanpaşa Belediye Hizmet Binası Mimari Proje Yarışması

Proje Raporu

TASARIM YAKLAŞIMI

1. Yerin Anlamı

1.1. Tekirdağ Kent Makroformu

Tekirdağ kenti, Marmara Denizi’ne uzun bir aks boyunca uzanan komşuluk ilişkisi ile tam bir kıyı kenti özelliği göstermektedir. Doğusunda İstanbul, kuzeyinde Kırklareli, batısında ise Edirne ve Çanakkale illeri bulunmaktadır. Güneyinde de Marmara Denizi ile çevrelenmiştir. Kentin, güney sınırı boyunca uzanan Marmara Denizi’ne 133 km., kuzey doğusundan Karadeniz’e 2,5 km. uzunlukta kıyısı bulunmaktadır.

Marmara Denizi’ne olan konumu ile kıyı kenti olma durumu, kent kimliğini belirleyen en önemli faktördür. Tüm kent, kıyı şeridi boyunca gelişim göstermektedir ve önemli bir liman kenti konumundadır. Kentin, eğimli topografyası ile denize doğru uzanan bir manzara oluşmasını sağlar.

Kentin kıyıya dönük yüzü, yaşayanlarına da yansır. Tekirdağlı denizi görmeden yapamaz. Engebeler, dik yokuşlu sokaklar bir şekilde denizi bulur.

Kentin, kara, deniz ve demiryolu ulaşımı açısından önemli bir konumu bulunmaktadır. Karayolu ulaşımı açısından İstanbul’un ve Türkiye’nin batıya ulaşım bağları olan E-5, D-100 ve D-110 karayolları il sınırları içerisinden geçmektedir. Kentin demiryolu ulaşımı açısından İstanbul ili ile bağları geliştirilmiştir. İstanbul metropolüne komşu olması ulaşılabilirlik ile birleştiğinde metropolün turistik, rekreasyon ve çalışma alanı ihtiyaçlarının bu bölgeye kaymasında belirleyici olmaktadır.

1.2. Tasarım Alanı

Süleymanpaşa Belediyesi Hizmet binasının yapılacağı tasarım alanı, Tekirdağ ilinin merkez ilçesi olan Süleymanpaşa ilçesi Hürriyet mahallesi sınırlarında yer almaktadır. Hürriyet mahallesi, kentin en eski yapılaşmalarının olduğu birkaç mahalleden biridir.

Proje alanı incelediğinde, bölge olarak mevcut kent merkezine yakın konumda, Marmara Denizi’ne bakan yüzü ile manzaraya hakim eğimli bir arazide bulunmaktadır. Proje alanının da içinde bulunduğu bölge kentsel sit ve etkileme geçiş alanı olup, kuzeyinde tescilli parsel ve doğusunda tescilli mezarlık yer almaktadır. Güneyinde Marmara Denizi’ne açılan geniş bir manzaraya hakimdir.

Tasarım alanı, tarihi kent dokusu ile kıyı arasında bulunmaktadır. Bu anlamda tarihi kent dokusu ile kıyının bağlanması anlamında önemli bir konuma sahiptir.

2. Kent Ölçeğinde Projenin Anlamı: Kentsel Dokuyu Onarmak!

Kevin Lynch, fiziksel çevrenin, insan deneyiminin yoğunluğunu ve derinliğini arttırdığını belirtir. Kurgulanan tasarım, kente bir söz söylemekte, yarattığı deneyimsel mekan ile kente dokunmaktadır.

Proje alanı ve yakın çevresi bütünsel ele alınmıştır; 1/1000 Çevre Etkileşim Planı tasarlanarak, tasarım alanı ile kıyı arası bağlantı ile yaya ve yeşil sürekliliğinin sağlanması amaçlanmıştır. Üst ölçekte rekreatif bağlantı – yeşil – yaya ve rekreatif bağlantı ve geçişler tasarlanarak, kentsel – kamusal yüzeylerin artırılması ve kente nitelikli sosyal yaşam alanları kazandırılması hedeflenmiştir.

– Mevcut Alanın Sorunları:

Proje alanı içerisinde mevcutta otogar binası bulunmaktadır. Bu otogar binası yıkılarak yerine belediye hizmet binası yapılması beklenmektedir. Ancak bu bina yapılırken, doğal eğim tamamen yok edilerek tasarım alanının kuzeyinde bulunan eski kent dokusu ile bağı tamamen koparıldığı ve kıyı ile olan ilişkisini de bir bıçak gibi kestiği saptanmıştır.

Bu anlamda kentsel dokuyu onarmak fikrinden yola çıkılarak, kesilen bu akışı yeniden kazandırmak amacıyla tasarım alanı, öncelikle doğal eğimine döndürülerek tamamen doluymuş gibi düşünülüp daha sonra tasarımın şekillenmesi ile formuna kavuşmuştur.

Tasarım alanı, kentsel sit ve etkileme geçiş alanı olması ve kuzeyinde eski kent dokusu ve tescilli alan bulunması itibariyle büyük – iri bir yapılaşma ile bu dokunun kapatılmasına karşı çıkılarak, bu dokunun kente katılmasını – kıyıya bağlanmasını sağlayan ve kamusal bir teras – kent balkonu oluşturan bir yapı tasarlanmıştır.

Kuzeyde kalan tarihi dokunun, kent siluetinde okutulması amacıyla, eğim içerisinde akarak kamusal teraslar oluşturan bir yapı kompozisyonu geliştirilmiştir.

Yapılan tasarım ile çevreye duyarlı, tarihi değerlere sahip çıkan, kamusal teraslar ile kentliye deneyim mekanı sunan yeni bir odak alan oluşturulmuştur.

Lefebvre’nin de dediği gibi; “kent topluma toplumda gündelik hayata katılmalı.” Kent yönetiminde ana taşlardan olan belediyenin, gündelik hayata katılabilmesi kentlinin bu yapıyı kullanmasıyla iniltilidir. Tasarımda oluşturulan kamusal teraslar ile hedeflenen belediye – halk arası kuvvetlenen bağlar ile halkın bu yaşantıya katılımıdır.

3. Tasarım Kararları

Ana tasarım kararının belirlenmesinde kentsel dokuyu onarmak fikri etkili olmakla birlikte, bu dokuya katılacak ve alanı canlandıracak kamusal teras – kent balkonu fikrinden yola çıkılmıştır.

Düşünsel yaklaşımda belirtilen ana tasarım fikrinin mekana yansıma olarak; belediyenin halkıyla bütünleştiği çok katmanlı bir karşılaşma mekanı oluşturulmuştur. Alanın üst kotunda yer alan karlık caddesi yönünden gelen aks ile tasarım alnı kıyı boyunca kamusal bir platform olarak ele alınmıştır.

3.1. Kamusal Teraslar – Kent Balkonu: Temas

Kentliyi birbirine bağlayan ortak bir zemin oluşturmak, kentsel deneyimi arttırmak mottosu esas alınmıştır.

Her kotta tasarlanan kamusal teraslar ile bir akış ve yaya sürekliliği sağlanmaktadır. Halkın gelip rekreatif zaman geçirebileceği, Marmara Denizi’ni geniş bir vistadan izleyebildiği, ticari alanlarda vakit geçirebileceği, etkinlik amfisinde gösteriler gerçekleştirebileceği, sohbet etme – dinlenme – seyretme gibi eylemler ile nitelikli vakit geçirebileceği mekanlar tasarlanmıştır. Ayrıca bu kentsel açık alanlarda yer yer kedi ve köpekler için evler ve kuş evleri tasarlanarak hayvanlar için de nitelikli mekanlar oluşturulmuş ve kentli ile hayvanların buluşmasına olanak tanınmıştır.

Kotlar arası karşılaşma – etkileşim mekanları, dinlenme, rekreasyon, etkinlik alanı olarak da kente dokunan/ temas eden bir yapı tasarlanmıştır.

Yapılarda oluşturulan aralarda serbest dolaşım ve rekreasyon olanağı tanıyan kamusal teraslara dönüşmektedir.

Yapıları birbirine bağlayan dolaşım / sirkülasyon köprüleri aynı zamanda bekleme alanı ve manzara seyir olanağı sunmaktadır.

– Yaşayan platformlar… Rekreasyon yüzleri…

Oluşturulan kademeli açık mekan düzeni, farklı kotlarda açık, yarı açık ve kapalı mekan ilişkileri ile kamusal, rekreatif ve yeşil programlı çok katmanlı bir yapı oluşturulmuştur.

Farklı kotlarda akışkan, kademeli, bütünleşik bir karşılaşma/ buluşma mekanı oluşturulmuş, kentsel kamusal dış mekan kapalı birimlerin önüne geçerek tüm mekanın adeta tamamen bir kamusal alan olarak okutulması sağlanmıştır. Yapının her düzlemde görsel ve fiziksel ilişkiye olanak verecek şekilde akışlar ve dolaşım sürekliliği sağlanmıştır.

3.2. Mekansal Yaklaşım

Oluşturulan teralar ile kamusal alan sürekliliği ile tüm kotlar arası bağlantı ve denize açılan, yönlendiren bir kütle kurgulanmıştır. Sosyal kullanımlar ile ofis bloklarının farklılaşması ile kendini belli eden kütle organizasyonları oluşturulmuştur. Her kotta parçalı geçirgen yüzeyler ile bağlanan kütleler adeta zeminle bütünleşik bir izlenim vermektedir.

Fonksiyonların ayrı çalışabilme olanakları da dikkate alınarak, farklı kamusallık derecelerine göre tüm platformlarda fonksiyonlar konumlandırılmıştır. Tüm alan rampa ve platformlar ile engelli ulaşımına olanak sağlayacak şekilde tasarlanmıştır.

Mekanların birbiriyle kuracakları mekansal bağlar kamusal alt ve üst platformlar aracılığıyla beslenmekte ve desteklenmektedir. Bu bağlamda dış mekan yaşamının ticaret avlusuna, konferans ve meclis aksına ve ofis bloklarının kurgusunda oluşturulan mekanlardan iç mekana sızması yatay sürekliliği sağlarken, açık mekana çıkan dikey sirkülasyon elemanları ve üst kamusal platformdaki açık alan galerileri ile de kamusal düşey süreklilik arttırılarak, kullanıcıya farklı mekanları deneyimleme imkanı sağlanmaktadır.

– Kütle Kurgusu:

Kamusal teraslar ile oluşturulan genel kurgu, eğimin en çok olduğu bölge olan doğu aksına doğru çekilerek kademelenmektedir. Bu kademeler zeminde ve eksi kotta büyük bir yayılım gösterirken üst kotlarda 3 ana ofis kütlesine dönüşmektedir. Bu kütleler düşey sirkülasyon hatları ve yatay dolaşım aksı /köprüler ile belli bölgelerde birbirine bağlanmaktadır.

Oluşturulan kamusal teraslar ile aslında binanın tamamı zemin işlevini üstlenmektedir.
Kıyı yerleşimi olan Süleymanpaşa’nın deniz manzarasına hakim konumundaki yapı alanında, kütle kurgusu geliştirilirken kıyıya uzanan kamusal akışa ve manzara oldukça önem verilmiştir. Tüm belediye çalışanlarına, belediye başkanına ve tüm halka eşit manzara olanağı tanınması amacıyla denize uzanan parçalı yapı kütleleri kurgulanmıştır.

– Fonksiyonların Yorumu:

Tüm fonksiyonlar, tasarım alanında yapı yaklaşma sınırı dikkate alınarak, taşma yapmayacak şekilde konumlandırılmıştır. Kamusal platformlar ise bu çekme üzerinden başlayıp, çekmenin toprakla doldurulması ile toprak üstünde bir zemin olarak tasarlanmış Karlık caddesinin doğal eğimine uygun kotlarda bağlantılar sağlanmıştır.

Fonksiyonlar arası bütünleşme ve ara mekan kurguları ile tasarlanan mekanların, kent merkezinden geliş yönü olan yapının batı aksında insan ölçeği ile alış sağlanarak, doğu yönünde eğimden de faydalanarak daha yüksek yapılaşmaya doğru gidilmiştir. Yapının her köşesinin başka bir deneyim sunduğu yaşanabilir mekanlar oluşturulmaktadır.

Tasarlanan belediye binasına çok yönlü yaya yaklaşımı hedeflenmiş, ancak ana girişler ve yan girişler olarak hiyerarşisi belirlenmiştir. Belediyeye ana giriş, Şehit Yüzbaşı Mayadağlı Caddesi’nden belirlenmiştir. Bu kot ±0.00 kotu olarak zemin kabul edilmiştir. Başkanlık girişi, otopark girişinin de verildiği cephe olan doğu cephesinden verilerek halktan biraz daha koparılması sağlanmıştır. Kamusal bir platform olarak tasarlanan yapının her kotta farklı bölgelerde yan girişleri bulunmaktadır. En üst kot girişi, Karlık caddesi +13.00 kotundan (+38.45 kotu) üzerinden verilmiştir.

Alanın batısından kent merkezinden gelecek kullanıcıya yönelik olarak, hem ±0.00 kotunda (+25.45 kotu) hem de batı cephesinde ve ana bulvar cephesinden -4.00 kotuna inen amfiler ile eksi kotta da kamusal bir zemin kurgulanmıştır. -4.00 kotunda ve ±0.00 kotunun batı yönünde oluşturulan ticaret aksı, belediye ofis yapısından ayrı konumlandırılarak kendi içinde bir avlu ile sosyal yaşam imkanı sunmaktadır.

Yine -4.00 kotuna bulvar yönünden bağlanan diğer amfi ise konferans salonu ve meclis salonu için kamusal bir düzlem ve kentsel süreklilik oluşturulmasını sağlamaktadır. Konferans salonu ve meclis salonu içeride de ortak bir fuayeye açılmakta ve oluşturulan galeri ile ±0.00 kotuyla iç mekandan da bağlantısı sağlanmaktadır. -4.00 kotunda otopark ve arşivin bir kısmı ile depo alanları konumlandırılmıştır. -7.00 kotu ise yine otopark, sığınak ve teknik alanlardan oluşmaktadır.

±0.00 kotunda ana giriş mekanları, ticari restoranlar, ticari mekanlar, belediye yemekhanesi ve bazı müdürlükler yer almaktadır.

Hem iç mekandan, hem dış mekandaki kamusal teraslardan bağlanılan +5.00 kotunda ise, batıda kendi içinde çalışan avlulu bir kreş yapısı ve 3 adet denize uzanan belediye ofis bloğundan oluşmaktadır.

+9.00, +13.00, +17.00 kotlarında ise kapalı kütle olarak yalnız ofis blokları konumlandırılmış, açık mekan olarak ise her kotta ve birbiriyle bağlantılı, görsel ve fiziksel süreklilik sağlanan kamusal teraslar düzenlenmiştir.

Ofis bloklarının çözümünde açık ofis mantığı kullanılarak belediye misyonunda yer alan şeffaf belediyeciliğin iç mekan düzenlemesine de yansıması hedeflenmiştir.

Başkanlık makamı, başkan yardımcıları ve teftiş kurulu için +17.00 kotunda birbiriyle bağlantılı 2 blok tasarlanmıştır. Diğer müdürlüklerden ayrı ancak istendiğinde rahatça ulaşılabilecek şekilde konumlandırılmıştır.

– Yapı Dili ve Malzeme Tercihleri:

Yapı dili, bir kamusal alan oluşumunu yaşatacak şekilde daha çok kamusal daha az ofis bloğu görüntüsünü yansıtacak şekilde tasarlanmıştır.

Malzeme tercihinde sadelik esas alınarak, yalın renkler tercih edilmiş, açık renkli taş bloklar ile canlılık ve sıcaklık katan ahşaplar cephe kaplaması olarak kullanılmıştır. Cephe şeffaf yüzeyleri hareketli güneş kırıcılar ile örtülerek ofislerde gün ışığı alımı ve kontrolünün sağlanması amaçlanmıştır.

4. Peyzaj Kararları

İlkesel olarak yapılan tüm peyzaj müdahaleleri bölge coğrafya, iklim ve bitki örtüsüne uyumlu olarak tasarlanmıştır. Kademelendirilmiş kamusal teraslar olarak tasarlanan yapının, bu teraslarında yer yer ağaçlandırma ve bitkilendirme yapılmıştır. Ana giriş aksında zeminde oluşturulan çizgiler ile yönlendirme peyzajı yapılmıştır.

Ticaret aksına giden kent merkezinden batı cephesine yönlenimde su öğeleri, kentsel mobilyalar ve bitkilendirme yapılmıştır.

Tekirdağ’ın iklim ve bitki örtüsüne uygun bitkiler seçilerek, her kotta farklı bölgelerde bitkilendirme ve ağaçlandırma yapılmıştır. Zemin yer yer yumuşak toprak dolgulu az yükseklikli saksılar ile bitkilendirilmiş ve çatılar çim yüzeyler ile yeşillendirilmiştir.

Ayrıca kamusal teraslarda kedi – köpek ve kuşlara yönelik yuvalar tasarlanarak kentsel mobilyaların bir parçası olarak konumlandırılmıştır.

Cephedeki yalınlık unsuru, peyzajda da vurgulanacak şekilde ele alınmış, sade doğal yeşil alanlarla yapı etrafı biçimlendirilmiştir. Cephede de kullanılan benzer açık renklerde taş kaplamalar, yumuşak zeminlerle kombine edilmiştir.

Alanın peyzaj kararları alınırken, bitki türleri Tekirdağ’ın iklimine uygun olarak bitkilerin soğuğa dayanıklılık haritasında 8b bölgesinde yer alması kriteri göz önünde bulundurularak seçilmiştir. Buna göre; Salix babylonica, Gleditsia triacanthos form inermis, Ulmus parvifolia, Liriodendron tulipifera, Ceanothus impressus, Myrtus communis ve Pittosporum tobira bitkileri tercih edilmiştir.

Etiketler

Bir yanıt yazın