Katılımcı, Laka Competition 2016

Mimari Rapor

KARAKÖY’DE FELAKET SENARYOSU

Geçmişten günümüze, insanların büyük bir kısmı felaket senaryoları üzerine düşünüyor ve bunların arasında en gerçekçi olanı ise küresel ısınmaya bağlı deniz seviyesindeki artıştır. Deniz seviyesindeki artışın üç ana sebebi vardır; termal genleşme, buzulların erimesi ve Grönland ve Antarktika’da kutup buzullarında buz kayıplarıdır. Son yapılan araştırmalara göre, okyanusların seviyesindeki artış 2100 yılında 0,8 metre ile 2 metre arasında olması beklenmektedir, hatta eğer Grönland tamamen erirse, bu seviye 7 metreyi bulacaktır. Bu projede İstanbul-Karaköy’de deniz seviyesinin 7 metre daha arttığı düşünülmüş ve bu soruna uygun çözümler aranmaya çalışılmıştır. Önerilen çözümde felaketin yok ettikleri yerine, felaket ile başlayan ‘yeni bir yaşam’ ve o yaşamın yarattığı umuda odaklanılmıştır.

Öncelikle, projede felaketle gelen ve süreç içinde geliştirilebilir bir kent senaryosu üzerine odaklanılmıştır. Bu senaryo için Karaköy seçilmiştir. Suların yükselmesinden sonra, dikey katmanlaşmanın ana unsuru olan kıyı ulaşımı sürdürülemez hale gelecektir. Dolayısıyla, kullanıcıların ve eylemlerin çaprazlanması sonrasında öngörülen durum, sele düşmesi beklenen bölgedeki katmanlaşmayı tersine çeviriyor. Bu tutuma göre, erişim sağlamak için gerekli zemin yapıların üst katları haline gelecektir. Dolayısıyla sirkülasyon binalar, su taşımacılığı (motor, vapur vs.) ve teleferik ile sağlanacaktır. Teleferikler yalnızca ulaşımda değil, aynı zamanda eylemleri içeren dinamik alanlar olarak da kullanılacaktır.

İkinci olarak, yükselen deniz seviyesinin sonuçlarına göre şekillendirilen ‘yeni hayat’ta yeni facialara engel olmak için sürdürülebilir enerji kaynaklarının kullanılması önerilmektedir. Teleferiklerin bağlantı strüktürleri aynı zamanda bir güneş alıcı kulesi olarak kullanılır. Böylece teleferiğin çalışması için gerekli olan enerji, deniz suyundan elde edilebilir. Öncelikle, deniz suyu tuz ve içme suyu olarak ayrılır, bu nedenle içme suyu da sağlanır. Ardından uygulamadan kaynaklanan tuz tanklarda stoklanır. Alıcı, sıvıları yoğunlaştırılmış güneş ışığından soğur ve ısı, tuz eritmek için kullanılır. Erimiş tuz 500°C’den 1000°C’nin üzerine kadar ısıtılır ve buhar jeneratöründe birleştirilir. Jeneratörde oluşan buhar, buhar türbinine gönderilir ve dönen türbin elektrik üretmesini sağlar.

Sonuç olarak, projenin asıl hedefi, hayatı yok edeceği düşünülen bir felaketi sürdürülebilir yeni bir hayatın başlangıcına çevirebilmektir. Bu durum, umutsuzluk senaryoları yerine mevcut ve tanımlanmış eylemleri düzenli olarak yaratmanın bir nedeni olacaktır.

Etiketler

Bir yanıt yazın