‘Çağdaş sanat İstanbul’da coştu’

İstanbul'daki sanat dünyasının yaşadığı gelişme The New York Times'ın da dikkatini çekti. Gazeteye göre bu başlangıç, ileride daha güzel günler yaşanacak.

Son yıllarda İstanbul sanat ortamındaki hareketlilik ABD’nin saygın gazetelerindenThe New York Times’ın da ilgisini çekti. Gazetenin hafta sonu yayımlanan ekinde İstanbul’un sanat dünyasıyla ilgili bir yazıya yer verildi. İnternet sitesi için İstanbul Modern, SALT Galata gibi mekanların bulunduğu bir fotoğraf albümü hazırlandı. Suzy Hansen imzalı yazıda, genç Türk sanatçılardan da övgüyle bahsediliyor ve “Genç sanatçılar bugünkü gelişmenin ve sanat ortamının çok iyi farkına varıyor. Etkileri şimdilik küçük, ama gelecekteki ortamı onlar belirleyecek” deniliyor. Yazıda öne çıkan fikirlerden biri de İstanbul sanat dünyasını daha güzel günlerin beklediği yönünde. Bunun için “New York’un en güzel yılları geride kalmış gibi görünüyor. Ama İstanbul en iyi yıllarını önümüzdeki zamada yaşayacak” tespitine yer verilmiş.

İYİ BİR ANALİZ YAPILMIŞ
Görgün Taner (İKSV Genel Müdürü): The New York Times’daki yazıda İstanbul’daki güncel sanat ortamının gelişiminin ve bugünkü patlamanın iyi bir analizi yapılmış. 1. Uluslararası İstanbul Çağdaş Sanat Sergileri adıyla düzenlenen ilk İstanbul Bienali’nin gerçekleştirildiği 1987 yılından bugüne baktığımızda İstanbul’un dünya güncel sanat alanının önemli duraklarından biri haline gelmesinde sanatsal üretimin ve dinamizminin önemli rol oynadığını görüyoruz. Ayrıca son 10 yılda kentteki özel müze ve galerilerin, sanatçı inisiyatiflerinin dolayısıyla yıl içinde düzenlenen sergilerin sayılarının artmasına da şahit olduk.”

BÜYÜK BİR DÖNÜŞÜM VAR
Levent Çalıkoğlu (İstanbul Modern Başküratörü): “2000’li yıllarda kültür sanat ortamımız tarihinde hiç olmadığı kadar büyük bir dönüşüm içerisinde. Hem içeriden hem de dışarıdan büyük bir enerji, istek ve heyecanla her gün yeni bir haber artık sadece sanat ortamında değil, büyük izler kitlede de heyecan ve ilgi yaratıyor. Yazıda adı geçen isimlerin dışında elbette ki bu dönüşümün başka aktörleri de var. Pek çok sanatçı, galerici, kurum, küratör ve eleştirmen bugün yaşadığımız dönüşümü sırtladı ve önemli sorumluluklar üstlendi. İstanbul Modern’in müzecilik faaliyetleri, müze kültürü, ulusal ve uluslararası sanat ortamındaki modern ve çağdaş Türk sanatının tanıtımı konusunda önemli sorumluluklar üstlendiğini hatırlatmak isterim. Müze gezme alışkanlığımızı değiştiren ve yaşayan sanata yer veren sergileme politikası ile İstanbul Modern, sanatı büyük izler kitlelerle buluşturan bir kurum görevi üstlendi.”

DEĞİŞİM ÇOK ÖNCE BAŞLADI
Halil Altındere (Sanatçı): Yazıda anlatılan süreci oluşturan faktörlere de değinmek gerekir. Bu gelişimin kökenlerini 1970 ve 80’li yılların bir avuç öncü sanatçısından, bu sanatçıların kolektif sergi çabalarından güç aldığının altını çizmeliyiz. 1990’ların başında Vasıf Kortun, Beral Madra, Ali Akay ve Fulya Erdemci’nin küratöryel çabaları, 1990’ların ikinci yarısında yaşlı, orta ve genç kuşağın bir araya getirildiği uluslararası sergiler, Resmi Görüş ve Art-ist güncel sanat dergileri tartışma platformu yaratmıştır. 2000 sonrasında açılmaya başlanan ve sadece güncel sanat gösteren inisiyatifler ve genç galerilerin çoğalmasıyla, genç sanatçılar için farklı koşullar da oluşmaya başladı.”

Etiketler

Bir yanıt yazın