Mimarlar Odası’ndan Duyuru

Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, yayınlanan bir genelge üzerine bir duyuru yayınladı.

Duyurunun tam metni aşağıdaki gibidir:

“Değerli Meslektaşlarımız,

Özellikle meslektaşlarımızın mesleki ve özlük haklarının ve meslek alanımızın ileride telafisi mümkün olmayacak zararlar almasına neden olabilecek ve yanlış anlaşılmalara yol açabilecek bir tarzda kaleme alınan bir genelgenin yayınlandığı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından bu genelge uyarınca yayınlanan bir yazının ilgili Belediyelere ve bazı Belediyeler tarafından da üyelerimize gönderildiği görülmektedir.

Bu genelgede, yapı ruhsatı düzenlemeye yetkili idarelerce ruhsat sürecinin kısaltılabilmesi adına;
Proje müellifleri, fenni mesuller veya yapı denetim kuruluşunun denetçi mimar ve mühendisleri için daha önceki mevzuatta da zorunlu olmayan meslek odası incelemesi, vizesi vb. işlemler yapılmayacak, ayrıca bu doğrultuda sicil durum belgesi istenmeyecek ve projelerin meslek odasınca vizelenmesi talep edilmeyecek, mimar ve mühendislerden Yönetmelik eki taahhütname istenecektir. Elektrik, telefon ve doğalgaz tesisat projelerinin ilgili kurumunca onaylanması haricinde, projeler ruhsat düzenlemeye yetkili idare onayı ve proje müellifinin imza ve parafı dışında, “mevzuat uyarınca da zorunluluk arz etmediğinden meslek odaları dahil hiçbir kurum veya kuruluşça inceleme yapılmayacak ve vizelenmeyecektir.” denilmektedir.
Bilindiği gibi; TC Anayasası ve 6235 sayılı TMMOB Kanunu uyarınca; Türkiye’de mimarlık ve mühendislik meslekleri mensupları, mesleklerinin icrasını iktiza ettiren işlerle meşgul olabilmeleri için ihtisasına uygun bir odaya kaydolmak ve azalık vasfını muhafaza etmek mecburiyetindedirler.

Kamu Kurumu ve Kuruluşları ile İktisadi Devlet Teşekkülleri ve Kamu İktisadi Kuruluşlarında asli ve sürekli olarak çalışan mühendislik ve mimarlık meslekleri mensuplarının meslek ve ihtisaslarıyla ilgili odaya girmeleri isteklerine bağlıdır. Ancak bunlar, görevlerinin gereği olan işleri yaparken, mesleki bakımdan, Odaya kayıtlı meslektaşlarının yetkileriyle haklarına sahip ve onların ödevleriyle yükümlüdürler.

TMMOB Mimarlar Odası T.C. Anayasası’nın 135.maddesine dayanılarak kurulmuş Kamu Kurumu Niteliğindeki Bir Meslek Kuruluşu olup, kamu tüzel kişiliğini haizdir.
Anayasa’nın 135.maddesi Kamu Kurumu Niteliğindeki Meslek Kuruluşlarını şöyle tanımlamaktadır:
‘Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşları, belli bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleriyle ve halkla ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlakını korumak maksadı ile kanunla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunda gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzel kişilikleridir.’

6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu 2. maddesinde ‘meslek mensuplarının, müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleriyle ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hâkim kılmak üzere meslek disiplinini ve ahlakını korumak için gerekli gördüğü bütün teşebbüs ve faaliyetlerde bulunmak, meslekle ilgili bütün mevzuatı normları, fennî şartnameleri incelemek ve bunlar hakkında görüş ve düşünceleri ilgililere bildirmek’ Odaların kuruluş amaçları arasındadır.

Ayrıca; Gerek Anayasa’nın 135. maddesi, gerekse 6235 sayılı TMMOB Kanunu gereğince  ‘Mesleğin ve meslek mensuplarının kamu yararı doğrultusunda gelişimi, birbirleriyle ve halkla olan ilişkilerinde dürüstlüğün ve güvenin hakim kılınması v.b…’ amaçları doğrultusunda;  ‘mesleğin doğru uygulanmasının sağlanması, mimarlık/mühendislik meslek alanlarındaki hizmetlerde, kamunun can ve mal güvenliğinin sağlanması ve korunmasına yönelik denetim ve gözetimlerde bulunulması, hizmetin mimar/mühendis tarafından yapılıp yapılmadığının denetlenmesi, haksız rekabetin önlenmesi….’ gibi konular da TMMOB ve bağlı Odalarının görev ve yetkisindedir.

Bu çerçevede kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşunun ilgili yasaların verdiği yetki ile amaçlar çerçevesinde hazırlayıp Resmi Gazete’de yayımlamak suretiyle yürürlüğe girmiş olan yönetmeliklerinde yer alan kurallar hukuka uygun ve icrai nitelikte hukuk kurallarıdır. Dolayısıyla bu kuralların kamu görevlileri tarafından uygulanmasının kendilerine yüklenen görevin yerine getirilmesi olarak kabul edilmesi gerektiği tartışmasızdır.

Mimarlar Odası bu yönetmelik hükümlerine göre ‘Mimarlık hizmetlerinin; kamu yararını gözetmek, haksız rekabeti engellemek, meslek etiğini ve eser sahibi mimarın 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunundan gelen haklarını korumak’ amaçlarıyla ‘mesleki denetim uygulamasını’ yürütür.

Yönetmeliğin 15. maddesinde mimarların görev, hak ve sorumlulukları belirtilirken;
Mimarların, Yönetmelik kapsamına giren tüm serbest mimarlık hizmetlerini Mimarlar Odası’nın mesleki denetimine sunmakla yükümlü oldukları, Mimarın bu yükümlülüğünün iş sahibinin, ilgili idarenin, inşaat ve kullanma izni veren mercilerin Mimarlar Odası mesleki denetimini istememesi durumunda da ortadan kalkmayacağı; Mimarın kendisine tanınmış görev, hak ve sorumluluklarının Mimarlar Odası dışında başka bir kuruluş tarafından sınırlanamayacağı ve kısıtlanamayacağı son derece açıktır.

Tüm bu anayasal ve hukuksal gerekçeler ile;
Geri dönüşü mümkün olamayacak hukuksal ve mesleki sakıncalara neden olmamak üzere; mesleki denetim mevzuatının anayasa ve meslek alanımızla ilgili hukukla yürütüldüğünü ve ilgi genelgenin konusu ve kapsamı içinde değerlendirilemeyeceği hususunu ilgili idarelere bir kez daha hatırlatmayı ve bu konuda herhangi bir yanlış uygulamaya ve mesleki hak kaybına neden olunmaması için tüm meslektaşlarımıza hatırlatma yapmayı bir görev sayıyoruz.

Bilgi alınmasını ve gereğini önemle dileriz.
Saygılarımızla.

TMMOB Mimarlar Odası
İstanbul Büyükkent Şubesi
Yönetim Kurulu”

Etiketler

Bir yanıt yazın