12 yıl önce tasarladığı terminal devreye girdi, aprona muz bahçesi yaptı

Hürriyet Gazetesi yazarlarından Vahap Munyar, Murat Tabanlıoğlu ve Melkan Tabanlıoğlu ile Bodrum Milas Havalimanı üzerine konuşuyor.

Pazar sabahı saat 11.00… Melkan-Murat Tabanlıoğlu ve Tabanlıoğlu Mimarlık’ın temel direklerinden Özdem Gürsel’le birlikte Milas Bodrum Havalimanı Uluslararası Terminali’ni geziyoruz.

Yanımızda terminalin işletmecisi Mondial’in CEO’su Tomasso Sabato da var. Murat Tabanlıoğlu, terminali anlatırken gecikmenin altını çizdi:
– Aslında bu terminal 10 yıl önce de yapılabilirdi ama ancak şimdi devreye girdi.

1998 yılında gerçekleşen tasarım ihalesini anımsadı:

– Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ), bu terminalin mimari projesi için 1998 yılında yarışma açmıştı. O yarışta bizim proje birinci olmuştu.
– Sonra ne oldu?

Murat Tabanlıoğlu, 2006 yılında yapılan ihaleyi Teknoteks’in kazandığını vurgulayıp, ekledi:
– Ancak, ortaya çeşitli problemler çıktı ve terminal bir türlü yapılamadı.

Murat Tabanlıoğlu’yla konuşurken hemen arşiv taramasına giriştik. 100 milyon Euro’luk Milas Bodrum Havalimanı Uluslararası Terminali ihalesini Teknoteks Teknolojik Tesisler A.Ş. ile Aerodrom Belgrade Airport Ortak Girişimi 45 aylık işletim süresiyle kazanmış, 2007 yılı haziran ayında da ihale iptal edilmişti.

DHMİ tarafından dönemin Ulaştırma Bakanı İsmet Yılmaz’a sunulan karara göre, iptalde Teknoteks’in başını çektiği ortak girişim grubunun terminalin yapımıyla ilgili geçen sürede adım atmaması gerekçeler arasında gösterilmişti. Ayrıca, Teknoteks’in ortağı Belgrad Havalimanı işletmecisinin Sırp olmasının da iptalde rol oynadığı iddia edilmişti.

Böylece ihaleyle ilgili dava süreci gündeme gelmişti. Arada Teknoteks lehine mahkeme kararları çıksa da, 2011 yılında İtalyan Astaldi, Milas Bodrum Havalimanı Uluslararası Terminali için kurulan Mondial adlı şirketin hisselerini satın alarak devreye girmişti.

2011 yılında işleri devralan Astaldi, 14 ayda 100 milyon Euro’luk projeyi tamamlamış, resmi açılış da 3 Haziran’da gerçekleşmişti.

Arşiv taramasının ardından Murat Tabanlıoğlu ile sohbete döndük:
– 12 yıl önce hazırladığınız proje ile şimdi hizmete giren terminal arasında farklılıklar var mı?
– Temelde aynı proje uygulandı. Zamana uyacak ufak tefek iyileştirmeler, değişiklikler yaptık.

Terminalin kapasitesine dikkat çekti:
– Burası da Dalaman gibi 100 bin metrekarelik kapalı alana sahip. 5 milyon yolcu kapasitesi var. Tümüyle geleceğe dönük düşünülmüş bir kapasite. Çünkü, şu anda dış hatlar yolcusu 1.5 milyonu dolayında.

Tomasso Sabato, kapasitenin şimdilik dolmasının pek mümkün olmadığını vurguladı:
– Buraya inen uçakların yüzde 90’ı charter sefer yapanlar. Yani doğrudan turist getiriyor. Kış aylarında hiç uçak yanaşmıyor. En azından geçen kış bile dış hat yolcusunun doğrudan geldiği olmamış.

Tabanlıoğlu, umutlu olduğunu kaydetti:
– Bodrum’da yeni lüks tesisler yapılıyor. Onlar 12 ay hizmet vermeyi planlıyor. Dolayısıyla yeni terminalin kış aylarında az da olsa dış hat yolcusuna hizmet verebileceğini düşünüyorum.

Körüklerden birine doğru yürürken, terminal binasının aprona bakan tarafındaki yeşil alanı gösterdi:
– Bu alanı muz bahçesi olarak planladık. Ağaçlar da dikildi. Böyle bir uygulamayı Nice’de (Fransa) görmüştüm. Oradan esinlendim. Muz bahçesi de projeye sonradan eklediğimiz bölümlerden.

Tomasso Sabato, 45 aylık işletme döneminde 100 milyon Euro’yu çıkarıp, üstüne para kazanmayı zor görse de, Tabanlıoğlu Bodrum’da dış hat yolcusunun artacağına inanıyor…

Ayhan Siyah diye bilinen mermeri Yatağan’dan aldık

Murat Tabanlıoğlu, öncelikle DHMİ’nin kaliteli malzeme kullanılmasına özen gösterdiğini vurguladı:
– Mimar olarak inşaat aşamasında bazı ürünlerin bölgeden kullanılmasına özen gösterdik.

Tabandaki siyah mermeri gösterdi:
– Bu mermerleri Yatağan’dan bir baba-oğulun sahip olduğu işletmeden satın aldık.
– Siz mi karar verdiniz?
– Ben bizzat bölgede dolaştım. Bu mermeri uygun gördük.
– Mermeri aldığınız şirketin adı ne?
– Ayhan Mermer…

Şantiye Koordinatörü Alper Kaynakçı araya girdi:
– Buraya döşenen mermer de “Ayhan Siyah” olarak bilinir. Adını işletmenin sahibinden alır.

Murat Tabanlıoğlu’na sorduk:
– Mermeri Yatağan’daki Ayhan Mermer’den almak, maliyeti nasıl etkiledi?
– Maliyet neredeyse yarıya indi…

Kapıda bekleme koltuklarını ‘uyumaya müsait’ tasarladı

Murat Tabanlıoğlu, uçağa biniş kapılarına yakın alandaki koltukları işaret etti:
– Birçok havalimanında bekleme koltukları pek rahat değildir. Biz rahat olmasına özen gösterdik.

Koltuklara uzanmış yolcuya dikkat çekti:
– Havalimanlarında zaman zaman rötarlar nedeniyle uzunca süre vakit geçirmek zorunda kalınıyor. Böyle dönemlerde yolcu yörgunluğunu uyuyarak atmak istiyor. Ancak, kimse uzun uzadıya yatmasın diye sıralı koltuklar arasına hareket etmeyen kolluklar konur. Biz o kollukları azalttık.
– Koltuklar nereden alındı?
Melkan Tabanlıoğlu araya girdi:
– Tasarım, fikir bize ait. Nurus’a ürettirdik…

Türkiye’de ilk havalimanını babam tasarladı, İstanbul’a imzamı atmak isterdim

Murat Tabanlıoğlu’na sordum:
– Tabanlıoğlu Mimarlık, havalimanı projesine ilk kez Bodrum’da mı imza atmış oldu?
– Aslında babam Hayati Tabanlıoğlu, Türkiye’nin ilk havalimanı tasarımını yapan mimarıydı. İstanbul’un eski halinin projesi ona aitti.

Tabanlıoğlu, bunları anlatırken iç geçirdi:
– Aslında İstanbul Atatürk Havalimanı’nın şimdiki dönemine de Tabanlıoğlu imzası atmak isterdim.
– Neden olmadı?
– DHMİ, o dönemde mimari proje ihalesini açtığında, “Deneyimli yabancı mimarla ortak olun” şartı koydu. Mimarlar Odası, bu uygulamaya karşı çıktı. Biz de odamızın bu kararına uyduk ve girmedik.

– Bundan sonra havalimanı projeleriyle ilgilenecek misiniz?
– Fırsat çıktığında elbette bakacağız.

Yiyececek-içecek bölümünü Turkish Do&Co işletiyor

Murat Tabanlıoğlu, Milas Bodrum Havalimanı Uluslararası Terminali’nin gidiş katında pasaporttan geçişten sonraki yiyecek-içecek bölümüne dikkatimizi çekti:
– Buradaki tüm yiyecek-içecek hizmetlerini Turkish Do&Co yürütecek.
– Başka yiyecek-içecek şirketi buraya giremeyecek mi?
– Hayır… Turkish Do&Co da bu konsepti ilk kez burada uygulamaya aldı.

Turkish Do&Co’nun Genel Koordinatörü Hakan Babila’ya şirketin patronu Atilla Doğudan’ı sordu:
– Avrupa Futbol Şampiyonası’nın yiyecek-içecek hizmetini Do&Co olarak biz veriyoruz. Atilla Bey orada. Aslında ben de gidecektim. Ancak, bu terminal yeni açıldı. İşleri oturtmak için kaldım.

Hakan Babila, biri tümüyle Türk mutfağı olmak üzere 3 ayrı restoranı aynı noktada buluşturduklarını belirtti:
– Atilla Bey’in yurtdışında yarattığı Henrry’nin de bir şubesi burada hizmet verecek. Türk yemekleri için “Taste of Turkey” markasını ortaya çıkardık. Ayrıca bir de bira barı yapacağız.
– Mondial’le nasıl bir kira anlaşması yaptınız?
– Ciro üzerinden anlaştık.

Terminalin geliş bölümüne geçtiğimizde “Turkish Tea Garden”ı gösterdi:
– Burada da isteyen cam bardakta çayını içecek, Türk kahvesini yudumlayabilecek.

Turkish Do&Co’nun Bodrum’da ortaya koyduğu konsept, TAV Havalimanları Holding’e bağlı BTA’nın karşısına sıkı bir rakip olarak dikileceğini gösteriyor…

Etiketler

Bir yanıt yazın