1. Ödül, “İzmir Elektrik Fabrikası Ne Olmak İster” Ulusal Öğrenci Mimari Fikir Projesi Yarışması

1. Ödül, “İzmir Elektrik Fabrikası Ne Olmak İster” Ulusal Öğrenci Mimari Fikir Projesi Yarışması

Proje Raporu

”Riegl’ın anıtlar için ortaya koyduğu “gelişme değeri,” “göreceli sanat değeri” ve “kullanım değeri,” endüstri anıtlarını anlamamızda ve onların yeniden işlevlendirilmelerinde, kendi tutumumuzu belli ilkeler dâhilinde değerlendirmekte bir yöntem olarak görülebilir.” (N. Müge Cengizkan, Endüstri Arkeolojisinde Mimarlığın Yeri, 2012)

İzmir’in tarihsel bir simgesi ve endüstri miraslarından biri olan elektrik fabrikasının yenilenme sürecinde, tasarıma yön veren en temel düşünce kontrast fikri olmuştur. Eski ve yeni olanın bir araya gelmesini öngören tasarımda, geçmişi kullanarak geleceği tasarlamak fikrinden yola çıkılmıştır. Bu bağlamda yapının mevcut tarihi ögeleri korunmuş ve bu ögelerden referanslar alınarak yapıya yeni işlevler kazandırılmıştır. ”Endüstri mirası, basit mekanik aletlerden, geniş endüstriyel bölgelere uzanan ölçekteki fiziksel bütün elemanları kapsayan genel bir kavramdır.” (N. Müge Cengizkan, Endüstri Arkeolojisinde Mimarlığın Yeri, 2012)

Tasarımın en temel kararı; kendi içine dönük olan yapının tamamen kamusallaştırılmasıdır. Bu bağlamda yapı, kent ile temas eden, kullanıcı odaklı, değişken mekanlara sahip ve mevcut durumunun aksine tamamen kamuya açık bir odak merkezi haline gelmeyi hedeflemektedir.

Zemin katta serbest bir plan kurgusu amaçlanmıştır. Böylece bir etkinlik aksı tasarlanmış ve atölyelere, sergilere, bienallere ve konser gibi kullanıcı odaklı çeşitli fonksiyonlara olanak sağlaması düşünülmüştür.

Yeni tasarım ile yapıya kazandırılan kamusal rota fikri yapı içerisinde bulunan boruları referans alarak zemindeki izdüşümleri olarak tasarlanmıştır. Bu rota yapının kent ve kullanıcı ile olan ilişkisini kuvvetlendiren ve aynı zamanda yapı içerisinde eski ve yeni olanı birbirine bağlayan bir fonksiyona sahiptir. Peyzajdaki tasarımın genel tematik yaklaşımı desteklemesi hedeflenmiştir. Böylece zeminde bulunan kamusal rota üçüncü boyuta çıkarılarak peyzaj strüktürünü oluşturması amaçlanmıştır. Ayrıca yapının üzerinde, eski halinde mevcut olan bacalarının kontürlerini oluşturarak yapının kendisini bir sanat eseri haline getirmek için devam eder. ”Endüstri mirasının kültürel miras olarak kabulündeki önemli nedenlerden biri de, onların sanat değerinin farkına varılmasıdır; kişinin çevre algısı/ilişkisinde değişimlere yol açmalarıdır.” (N. Müge Cengizkan, Endüstri Arkeolojisinde Mimarlığın Yeri, 2012)

Kamusal rota takip edildiğinde kullanıcının sokaktan bir anda kendini yapı içerisindeki çeşitli fonksiyonları tanımlayan mekanlarda bulabileceği bir gezinti rotası tanımlar. Yapının içerisinde dışarıdan gelen zemin izlerinin devamlılığını gösterip, mekanlar arasında geçişi sağlar. Bu geçişler kimi yerlerde zemin izi olarak; kimi yerlerde ise yine yapıda mevcut olan monoray vinç metaforu ile oluşturulan ikinci bir köprü yüzeyi ile tanımlanır.

Yapının eski halinde mevcut olan ve deniz ile arasında su taşınmasını sağlayan borulardan referans alınarak oluşturulan, köprü yapı ile kamusallaşacağı öngörülen kıyı şeridini birbirine bağlayan kamusal bir sokak oluşturur. Böylece yapıyı şehir bağlamında bir simge haline getirmek amaçlanmıştır.

Etiketler

1 Yorum

Bir yanıt yazın