Öğrenciler “#haydarpaşayıkoru”maya Kararlı!

Kasım ayında TBMM’den geçen Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) yasası tarihi binasıyla ünlü Marmara Üniversitesi Haydarpaşa Yerleşkesi için tehlike yaratıyor.

Çünkü AKP, TÜSEB’e bağlı olarak kurulacak Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nin merkezi için Haydarpaşa Yerleşkesi’ni istiyor. Yüzyıldan fazla tarihi bulunan bina TÜSEB’in Yönetim Kurulu Başkanı olması nedeniyle Sağlık Bakanı’na devredilecek. Devredilirse Haydarpaşa Yerleşkesi, kendisine mali ve idari açıdan da sınırsız yetkiler verilen Sağlık Bakanı’nın insafına terk edilmiş olacak. Öte yandan, TÜSEB yasasının apar topar onaylanmasına rağmen, kurulacak üniversitenin yapısını içeren tasarı hala Meclis’te bekletiliyor. Bu tasarı kabul edilip yasalaşırsa Haydarpaşa Yerleşkesi’nde öğrenim gören öğrencilerle okulun akademisyenlerini bir bilinmezlik bekliyor. Haydarpaşa Yerleşkesi’ndeki öğrenciler de bu belirsizliğe ve AKP’nin okulları üzerinde yürüttüğü örtülü operasyona tepki gösteriyor. Eczacılık ve Hukuk fakültelerinin bulunduğu Haydarpaşa Yerleşkesi’nde öğrenciler, geçen hafta “#haydarpaşayıkoru” ismiyle imza kampanyası başlattı.

TÜSEB’e bağlı kurulacak Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesi’yle ilgili olan ve Meclis’te bekletilen yasa tasarısının 35. Maddesinde, “Mekteb-i Tıbbıyye-i Şâhâne adıyla hizmet vermek üzere inşa edilen ve halen Marmara Üniversitesi adına tahsisli olan Haydarpaşa Kampüsü, Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesi’ne tahsis edilmiştir” deniyor.

Bundan tam 4 yıl önce “faili meçhul” bir yangına kurban giden ve AKP iktidarı eliyle yağmaya açılmaya çalışılan Haydarpaşa Garı düşünüldüğünde, buradan sadece birkaç yüz metre ötede bulunan Haydarpaşa Kampusu için de pek parlak bir gelecek görünmüyor. Ayrıca ne Sağlık Bakanlığı, ne de Marmara Üniversitesi Rektörlüğü’nden, şimdiye kadar konuya ilişkin herhangi bir açıklama gelmedi. Bu da yerleşkede öğrenim gören yaklaşık 10 bin öğrencinin bir anda okulsuz kalması anlamına geliyor. Çünkü Haydarpaşa’ya en yakın kampus olan Göztepe’nin de kapasite sorunu var ve Haydarpaşa’daki öğrencilerinin buraya taşınması olanaksız. Birkaç sene öncesine kadar kışla olarak faaliyet gösteren ve Marmara Üniversitesi’ne devredilen Maltepe’deki arazideki inşaatsa sürüyor. Ayrıca Haydarpaşa’nın Sağlık Bakanlığı’na devredilmesi uzun yıllara yayılsa bile bu durum, 10 bin öğrenci için Kadıköy’den taşınıp Maltepe’ye yerleşmek gibi bir külfet çıkartıyor. AKP sağlıktaki örgütlenmesinde bir hamle yapmak için, Marmara Üniversitesi’nin öğrencisini, eğitimini ve prestijini hiçe sayıyor.

İmza Kampanyasına Yoğun İlgi

AKP cephesindeki pervasızlıksa öğrencilerde karşılığını buldu. Haydarpaşa’nın başına ne geleceğini bilmek ve okullarının AKP’nin piyasacı zihniyetine kurban gitmesine engel olmak isteyen öğrenciler “#haydarpaşayıkoru” adıyla bir kampanya başlattı. Kampanyayı geçen hafta başlatan öğrenciler, şimdiden yüzlerce imza topladı. Ayrıca, Eczacılık ve Hukuk fakültelerinden birçok akademisyenin imza kampanyasına destek verdiği de gelen bilgiler arasında.

AKP’nin attığı kritik adımlara kayıtsız kalan üniversite yönetimi de öğrencilerin hedefinde. Rektörlüğün kendilerine bilgi vermesi gerektiğini savunan öğrenciler, hazırladıkları dilekçelerle Marmara Üniversitesi Rektörlüğü’ne ve kampüste bulunan dekanlıklara başvuruda bulundu. Bilgi edinme hakkının ihlal edilmemesini isteyen, konu hakkında kendilerine ve akademisyenlere bütünlüklü bir açıklama yapılması gerektiğini vurgulayan öğrenciler, dilekçelerinde “bu düzenleme hangi vadede yapılacak ve uzun vadede ne gibi sonuçlar doğuracaktır? Düzenleme sonucunda yerleşkede eğitim almakta olan öğrencilerin akıbeti nedir? Düzenlemeden sonra tasarıda belirtilenin dışına çıkılması halinde bu alanın özelleştirilmesi söz konusu olursa üniversitenin tutumu ne olacaktır?” diye sordu.

Tıbbiyeden, Üniversiteye Haydarpaşa

Kurulacak Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesi’ne devredilecek Haydarpaşa’daki bina, Türkiye’nin ilk modern tıp fakültesi olan Mekteb-i Tıbbiye-i Şâhâne için inşa edildi. Bina, tıp alanındaki çalışmalar için olduğu gibi kadınların toplumsal yaşama katılmasında da önemli bir yere sahip. Türkiye’de tıp biliminin gelişimine büyük katkı sağlayan Profesör Besim Ömer Akalın’ın girişimiyle tıbbıyeye kız öğrencilerin kaydedilmesi ve bu sayede Türkiye’nin ilk kadın doktorlarının yetişmesine Mekteb-i Tıbbiye-i Şâhâne olanak sağladı. 1933 yılında Milli Eğitim Bakanlığı’na devredildikten sonra, 1983 yılında Marmara Üniversitesi’ne tahsis edilinceye kadar bu binada eğitim veren Haydarpaşa Lisesi’yse geleneği sürdürmüş, siyasetten sanata, birçok alanda topluma yön vermiş onlarca ismi yetiştirdi.