Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TMMOB bünyesindeki odalara, uluslararası toplantı ve kongrelere katılmadan önce izin alınması konusunda bir uyarı yazısı gönderdi. Meslek odaları ise kararı “faaliyetlerin kısıtlanmak istenmesi” olarak yorumluyor.
AKP’nin Bakanlar Kurulu kararıyla odaların idari ve mali denetimlerini bakanlıklara devretmesinin ardından odalara müdahaleler devam ediyor. Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın Orman Mühendisleri Odası’nı denetlemesinin ardından oluşturduğu rapor gerekçe gösterilerek, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı TMMOB’ye ve odalara uyarı yazısı gönderdi. Odalara gönderilen uyarı yazısında Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın Orman Mühendisleri Odası’na ilişkin düzenlediği raporda uluslararası kongre ve toplantılar için bakanlıktan izin alınmadığının tespit edildiği, uluslararası bir biçimde düzenlenen etkinliklere katılmak için bakanlıktan izin alınması gerektiği belirtiliyor.
TBMM Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararla, odaların denetiminin bakanlıklara devredilmesi ile başlayan ve odalara yollanan faaliyet izni yazısı ile devam eden süreci, Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) İstanbul Şube Sekreteri Cevahir Efe Akçelik ve Makine Mühendisleri Odası (MMO) İstanbul Şube Sekreteri Cenk Cihangir ile konuştuk.
ÇMO İstanbul Şube Sekreteri Cevahir Efe Akçelik, odalara gönderilen yazının amacının Gezi Direnişi’ne aktif katılım sağlayan TMMOB’nin faaliyetlerini kısıtlamak olduğunu belirterek, şunları söyledi: ”Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın gönderdiği yazıda, Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın Orman Mühendisleri Odası’na ilişkin düzenlediği raporda uluslararası kongre ve toplantılar için bakanlıktan izin alınmadığı tespitinin yer aldığı, uluslararası bir biçimde düzenlenen etkinliklere katılmak için bakanlıktan izin alınması gerektiği belirtiliyor. Odamızca katılım sağlanması düşünülen uluslararası toplantılar ve kongreler öncesinde Bakanlık Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü’nden izin alınması gerektiği ve faaliyetlerimizde bu hususa riayet etmemizi istiyorlar. Adım adım Gezi Direnişi’ne desteğinden dolayı TMMOB’den intikam alma, sesini kısmaya kurmaya dönük faaliyetlerine başladılar.”
Bakanlığın, şube yöntecilerine dayatılan yönetmeliklere sözde ‘aykırı’ davrandığı gerekçesiyle suç duyurusunda bulunduğunu belirten Akçelik, “Orman ve Su İşleri Bakanlığı denetim yetkisini eline aldıktan hemen sonra Orman Mühendisleri Odası hızla denetime başladı. Bakanlık şube yöneticilerinin çeşitli yönetmeliklere aykırı davrandığını öne sürerek Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Bu yazılara riayet etmeyen odaları soruşturmalar ve dava süreçlerinin beklediği çok açık” dedi.
Hukuki kararlara rağmen, keyfi uygulama ve kararlarla meslek gruplarınının özerk yapısının yok edilmeye çalışıldığını ifade eden Akçelik, şöyle devam etti: ”Anayasa Mahkemesi’nin meslek kuruluşlarının özerkliği ve bağımsızlığına ilişkin kararlarına rağmen hukuksuzca politikalar yürütenlere karşı bilimi ve tekniği halkın hizmetine sunma çabamızı büyüterek sürdüreceğiz. 3.Köprü, 3.Havalimanı, Sulukule, Tarlabaşı, Galataport, Haydarpaşa, Haliç, Topçu Kışlası, Kuşdili yani rantın olduğu her yerde baskılara rağmen mücadeleye, halk için doğruları söylemeye devam edeceğiz.”
Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şube Sekreteri Cenk Cihangir, TMMOB bünyesindeki odalara Çevre Bakanlığı tarafından gönderilen yazının, 6235 sayılı TMMOB yasasının Ek1 maddesi gerekçe gösterildiğini hatırlatırken, odaların denetiminin bakanlıklara verilmesine ilişkin yargı sürecinin başlatıldığını belirtti. Denetimlerin yalnızca Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararlar doğrultusunda gerçekleştirildiğini belirten Cihangir, şunları söyledi:
”Geçtiğimiz aylarda Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın Orman Mühendisleri Odası’nı denetlemesinin ardından düzenlediği raporda uluslararası kongre ve toplantılar için bakanlıktan izin alınmadığı tesbitinin yer aldığı, uluslararası bir biçimde düzenlenen etkinliklere katılmak için 6235 sayılı TMMOB yasasının Ek1 maddesi gerekçe gösterilerek bakanlıktan izin alınması gerektiği belirtiliyor. Oysa Odalar, idari ve mali denetimin bakanlıklara verilmesine karşı yargı süreci başlatmış, denetimin yapılabilmesi için denetim usul ve koşullarının belirlendiği yasal düzenlemeler yapılması gerektiği ifade edilmiştir. Usul ve esaslar belirlenmeden, yalnızca Bakanlar Kurulu’nun aldığı karar doğrultusunda yapılan denetimler Anayasa’ya aykırıdır. Konu hakkındaki gerek hukuki mücadelemiz, gerekse kamuoyunu bilgilendirici etkinliklerimiz devam edecektir.”