Önce Yağma, Sonra Plan: Gökçek Davaları Düşürmek İstiyor

Belediye başkanlığı tartışılmaya devam eden Melih Gökçek, yağma projelerini Ankara Ulaşım Ana Planı’nda göstererek devam etmekte olan davaları (AOÇ,ODTÜ yolu, teleferik vb.) düşürmek istiyor

Belediye başkanlığı tartışılmaya devam eden Melih Gökçek, yağma projelerini Ankara Ulaşım Ana Planı’nda göstererek meşrulaştırmak, devam etmekte olan davaları (Atatürk Orman Çiftliği Arazisi’ndeki Başbakanlık binası, ODTÜ yolu, teleferik vb.) düşürmek istiyor.

Ulaşım ana planı davaları düşürebilir mi?

Gazi Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olan, Yüksek Şehir ve Bölge Plancısı Tahir Çalgüner, planı Sendika.Org için açıkladı.

Gökçek’in yol ve imar uygulamaları ve yol açılış törenleri zaten önden yapıldı. Plan çalışmasının arkadan gelmesi ve yeni ana ulaşım ana planının en azından bitmesini beklememesi bile durumu gösteriyor.

Plan kademelerinin birlikteliği hukuki ve teknik ilkesi gereği, üst ölçekli plan ile alt ölçekli planlar arasında uyum olmalıdır. Eğer bu uyum yoksa belediye davaları kazanamaz. Gökçek en sonunda bu ilkenin farkına vardı. Devam eden Atatürk Orman Çiftliği,Teleferik ve ODTÜ yolu davaları yeni ulaşım ana planına dayanarak düşebilir.”

Çalgüner, bu sene içinde onaylanacak olan yeni ulaşım ana planı için “Parçacı kolaj projelerinin zoraki ve ‘tamamen duygusal’ çiftleşmesinden doğan çocuk gibi” ifadelerini kullanıyor ve devam ediyor:

Bazı projeler vardır ki ölü doğar. O tür projelerden biri. Başından sonuna kadar yöntemi ve süreci yanlış. Seçilen bilgisayar yazılımı bizdeki çocukların oynadığı “Sim City’e benzer bir piyasa yazılımı. Sayın Gökçek’in hoşuna gideceğini düşünüyorum. Arazi kullanımı ve ulaşım sistemlerini bütünleştiren en gelişkin model olarak M.A.R.S (Metropolitan Activity Relocation Simulator) modellemesinin Ankara kenti özelinde geliştirilerek kullanılması düşünülebilirdi.”

‘Çalışma bilimsel değil’

“Yapısal kent planlama ve ulaşım planları bütüncü bir model ile belirlenir” diyen Çalgüner, projenin yapısal ve yöntemsel sorunlarını ve asıl amaçlananı şu sözlerle anlattı:

Eklektik (yamalı) plan yaklaşımı ile “Bütüncü Planlama” birbirine karıştırılıyor. “Planlama” farklı bir disiplindir. Şehircilik “çalışmaları” ile karıştırılmamalıdır.

Ankara kentinin “Metropolitan etki alanı sınırı” belirlenmeden, kendi kafalarına göre belirledikleri bir çalışma sınırı ile üst ölçekli bir nazım imar planı şeması oluşturulamaz.

“Önce ulaşım ve yol ağını çıkarırız arkasından da hedef yılına göre (2038) nazım arazi kullanım kararı oluştururuz” diye bir yaklaşım teknik açıdan kesinlikle mümkün olamayacağına göre çalışmanın yönteminde ciddi bir soru işareti var demektir.

Ulaşım ve nazım imar planı kararları eş güdüm halinde tasarlanmalı ve bütüncü bir modelleme ile tek kalemde kurgulanmalıdır. AUAP 2038 projesi samimiyet ve akademik etik açıdan sınıfta kalmıştır. Bilimsel bir çalışmadan öte, tamamlanması gereken bürokratik bir evrak niteliğinde olduğunu düşünüyorum.”

‘Şehir Plancıları Odası daha aktif olmalı’

Çalgüner, Şehir Plancıları Odası’nı da daha aktif olmaya davet ederken üyelerini düzenli bildirmesi sorumluluğuna dikkat çekti.

Etiketler

Bir yanıt yazın