Yüksek Mimar Suphi Kutkan bir açık mektup yazmış:
“Sayın Eyüp Muhcu (Mimarlar Odası Genel Başkanı),
Gezi olayları nedeniyle ara verdiğim ama uzunca bir süredir her gün 30 farklı adresle birlikte Genel Başkanı olduğunuz merkezinize de gönderdiğim Ek 1’deki yazıma kayıtsız kalırken, Atatürk’ün Cumhuriyeti emanet ettiği Türk gençliğinin başlattığı ve sonrasında tüm yurda ve dünyaya yayılan Gezi direnişinden Mimarlar Odasının da baş rol kapma çabalarını, hem Başbakan’la görüşen heyet içinde yer alan hem de ekranlarda boy gösteren şahsınızı ibretle izliyorum.
Öncelikle aşağıdaki benzerliklere dikkatinizi çekmek isterim.
Muktedir, gezi olaylarının başladığı ilk günde haklı tepkilere kulak vererek, gericiliğin sembolü olan Topçu Kışlası’nın yapımından vaz geçtiğini söyleyip geri adım atsa hem olaylar bu kadar büyümeyecek, maddi zarardan öte en başta canlar yitip gitmeyecek hem de kendisi ve Türkiye tüm dünyaya rezil olmayacaktı.
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube ve onunla aynı telden çalan Genel Merkez, hakkımda aldıkları yanlı karara karşı yaptığım itirazı en başta dikkate alsa ve hatayı bir başka hatayla telafi etme yoluna gitmese hem bu konu 12 yıl sonra hala gündemde olmayacak ve bu satırların yazarı bu kadar mağdur olmayacak hem de odadaki bazı isimler her gün 30 farklı adrese gönderilen bu yazılar nedeniyle bu kadar yıpranmış olmayacaktı.
Muktedir ”Biz kararımızı verdik, siz de kim oluyorsunuz?” diyerek ben yaptım oldu zihniyetiyle halkını takmadığını belirtiyor.
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube ve onunla aynı telden çalan Genel Merkez, hakkında karar aldıkları üyenin ve duyarlı meslektaşlarının kararla ilgili yıllardır sorduğu sorularına cevap bile vermiyor. Ben yaptım oldu diyor.
Muktedir ”Camide içki içtiler, başka şeyler de yaptılar. Kabataş’ta bir yakınımın türbanlı gelinine saldırdılar. Elimizde belgeler, görüntüler var” diyor ama bu belgeler ve görüntüler ortaya çıkmıyor.
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube ve onunla aynı telden çalan Genel Merkez ”Elimizdeki belgelere göre Suphi Kutkan’ın bir alacağı yoktur” diyor ama 12 yıldır bu belgeleri ortaya çıkaramıyor.
Muktedir, (Van depremzedeleri gibi) kendi halkının sorunları ile ilgilenmiyor; Somali, Myanmar, Gazze, Libya halkı ile Suriye’li mültecilere yardım yağdırıyor.
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube ve onunla aynı telden çalan Genel Merkez, kendi üyesinin hakkını paspas gibi çiğnerken, üyesinin parasını vermeyen ve kaçak işyeri işleten bir şahsa destek veriyor.
Muktedirin yandaş medyasında gerçekler saptırılarak muktedir yağlanıp ballanıp, ülke güllük gülistanlık gösterilirken yolsuzluklardan hiç söz edilmiyor.
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube tarafından yayınlanıp üyelere gönderilen ”Mimarlara Mektup” adlı dergide Oda Yöneticilerinin yaptıkları çok önemli işlerden, arkadan vurdukları üye parasıyla gittikleri yerlerdeki maceralarından söz edilirken, kendi kurallarını çiğneyerek bir üyenin hakkını nasıl buharlaştırdıkları ya da oda yöneticilerinin kendilerine ve yakınlarına haksız çıkar sağlamak amacıyla gizli kapaklı kurdukları S.S. Tasarım Kent Konut Yapı Kooperatifi rezaletinden hiç söz edilmiyor.
Muktedir 11 yıldır çevresindeki aynı isimlerle koltukta. Koltuğu bırakmaya niyeti yok. Hedef 2023 diyor.
Kusura bakmayın ama siz kaç yıldır görevdesiniz? Hedefiniz ne? Orası belli bir grubun çiftliği değil de gerçekten Mimarlar Odası ise neden yıllardır hep aynı isimler görevde? Nasıl gına geldiğini bir bilseniz.
Bu benzerlikleri daha da çoğaltmak mümkün.
Keşke halkına kulak veren, yolsuzluk usulsüzlük gibi kavramlardan uzak, verdiği sözleri yerine getiren bir muktedire sahip olsaydık da damla damla dolan bardağın taşmasına sebep son damla olan Gezi olayları hiç yaşanmasaydı.
Keşke üyelerinin sorularına cevap verebilen, kafasını kuma gömmekle sorunların çözülemeyeceğinin farkında olan, kooperatif yolsuzluklarına bulaşmamış, verdiği sözü yerine getiren Mimarlar Odası Genel Başkanları olsaydı da ben de bu yazıyı yazmasaydım.
Arada bu kadar benzerlik varken muktedire karşı gibi görünüp, gerçek direnişçiler yanında baş rol kapmaya çalışması Mimarlar Odası’nın hakkı değil.
34 yıllık üyelerini takmayan Mimarlar Odası’nın önce aynaya bakması ve kimin odası olduğuna karar vermesi gerekiyor.
Suphi Kutkan (10513)
Y. Mimar”