"Koca Sinan" olarak anılan ve ölümünün üzerinden yüzyıllar geçmesine rağmen bıraktığı mimari eserlerle ölümsüzleşen Mimar Sinan'ın Kayseri'nin Ağırnas beldesindeki doğduğu evin tanıtımını beldenin tek zabıtası gönüllü olarak yapıyor.
50 yıla yakın Osmanlı İmparatorluğunda başmimarlık yapan ve eserleriyle dünyanın dört bir yanına adını duyuran Mimar Sinan’ın Kayseri’ye 27 kilometre uzaklıkta bulunan Ağırnas’taki evi, şirin beldenin tanıtılmasına öncülük ediyor.
Mimar Sinan’ın mimari estetiğine şekil veren doğduğu ev yapılan restorasyonlardan sonra gezginlerin ve seyahat acentalarının vazgeçilmez gezi rotaları arasında yer alıyor.
3 katlı evin gönüllü rehberliğini ise beldenin pek çok işine koşan tek zabıta memuru Mustafa Özçelik (43) yapıyor.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül başta olmak üzere pek çok önemli misafire rehberlik yapan Zabıta Özçelik, Mimar Sinan’ın hayatı ve eserlerine olan ilgisinin yanı sıra tarih bilgisiyle de dikkati çekiyor.
Özçelik, 3,5 yıl önce yaşadığı bir olayın kendisini çok etkilediğini belirterek, gönüllü rehberlik öyküsünü şöyle anlattı:
“Evi ilk kez görmeye gelen misafirleri karşılamak için belediyeden beni göndermişlerdi. Rehberlik gibi bir vazifem yoktu. Misafirler profesör bir çiftti. Mimar Sinan hakkında konuşuyorlardı. Birkaç soru sordular, ben cevap veremedim. ‘Ağırnaslı mısın?’ dediler. ‘Evet’ deyince bana bir bakış attılar. Ağırnaslı olduğum halde Mimar Sinan ile ilgili sorulara cevap verememek beni çok üzdü. Dünyanın tanıdığı mimarı hemşerisi olarak tanımamak zoruma gitti. Bunun üzerine üniversiteye hazırlanır gibi ders çalıştım. Mimar Sinan’ı çok çeşitli kaynaklardan okudum. Edindiğim bilgileri şimdi tarihi evi gezmeye gelen misafirlerle paylaşıyorum. Benim bunları öğrenmeme neden olan o profesör çift daha sonra yine geldi, bu kez verdiğim bilgiler karşısında çok şaşırdılar. Artık iddialıyım Mimar Sinan ile ilgili her soruya cevap verebiliyorum.”
Özçelik, Mimar Sinan’ın hayatıyla ilgili çok fazla bilgi kirliliği olduğuna dikkati çekerek, büyük mimarı daha çok kendisinin yazdırdığı bilinen Tezküretü’l Bünyan ve Tezküretü’l Ebniye adlı eserlerden yararlanarak anlattığını ayrıca Afet İnan’ın Mimar Sinan hakkında yazdığı kitapları okuduğunu belirtti.