Burgazada’daki Sait Faik Abasıyanık Müzesi uzun bir bekleyişin ardından yeniden açıldı. Müze; usta yazarın vasiyeti doğrultusunda, önceki yıllarda olduğu gibi, ücretsiz olarak hizmet vermeye ve Sait Faik’in dünyasının kapılarını aralamaya devam edecek.
Türk hikâyeciliğinin büyük ismi Sait Faik Abasıyanık’ın son yıllarını geçirdiği ve pek çok hikâyesini kaleme aldığı Burgazada’daki köşk, 1959’da yazarın annesi Makbule Hanım tarafından müze olarak hizmete açılmıştı. 1964’ten itibaren Darüşşafaka Cemiyeti’nin sorumluluğunda olan müze, 2008’in son aylarında kapanmış ve Sait Faik okurlarını üzmüştü. Cemiyetin 2009’dan bu yana sürdürdüğü bakım, onarım ve güçlendirme çalışmalarının beklenenden fazla uzaması sebebiyle artık neredeyse unutulmuştu ki… Haber geldi: Müze, Sait Faik’in vefatının 59’uncu yılında yeniden açılıyor.
Bu denk getiriş vesilesiyle dün Burgazada’da gerçekleşen açılış öncesinde Darüşşafaka Cemiyeti ve Adalar Belediyesi işbirliğiyle Sait Faik’i anma etkinliği düzenlendi. Adalar Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu, Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkanı Talha Çamaş, İş Bankası Kültür Yayınları Genel Müdürü Ahmet Salcan ve 59. Sait Faik Abasıyanık Hikâye armağanını kazanan yazar Sine Ergün’ün kısa birer konuşma yaptığı kalabalık açılışta; yazarın pek çok hikâyesinden de parçalar okundu.
İlk konuşmayı yapan Farsakoğlu, “En büyük teşekkür Burgazadalılara. Onların ısrar ve baskıları olmasaydı müzenin açılışı belki daha da gecikecekti.” dedikten sonra edebiyatseverleri sevindirecek bir müjde verdi: “Adalar’da şu anda harabe halinde olan iki yapıyı Kültür Bakanlığı ve Mimar Sinan Üniversitesi işbirliğiyle ‘Yazar ve Çevirmenler Evi’ yapacağız.” Farsakoğlu’nu izleyen Çamaş konuşmasına, merhum Makbule Abasıyanık’ın vasiyetnamesini hatırlatarak başladı: “Makbule Hanım cemiyetimize iki ödev vermişti. Biri 1955’te kurduğu Sait Faik Hikâye Armağanı’nın sürdürülmesi, diğeri 1959 yılında açtığı müzenin yaşatılması. İkisini de en güzel şekilde yerine getirdiğimiz için gururluyuz.”
Sait Faik’in pek çok hikâyesini kaleme aldığı Burgazada Çayır Sokak 15 numaradaki müzede, Sevengül Sönmez küratörlüğünde geniş çaplı değişiklikler yapılmış. Eşya konservasyonunun devam ettiğini ve kimi eserlerin henüz teşhirde olmadığını belirten Sönmez, önümüzdeki aylarda açılacak çeşitli sergilerde tüm eserlerin yeniden görücüye çıkacağını söyledi. “Müzeyi yeniden açarken iki şeye dikkat ettik. Biri tüm eşyaların orijinal olması, diğeri Sait Faik’i bir yazar olarak her yönüyle tanıtan ciddi bir kurgu.” diyen Sönmez, müzenin iki yeni odası olduğunu da heyecanla ekledi: “Biri küçük bir kütüphane, diğeri öğrencilere çalışma imkânı tanıyacak etkinlik salonu.”
Misafir odası, yemek odası, yatak odası, yazarın hayatını fotoğraf ve belgelerle detaylıca anlatan iki ayrı odanın yanı sıra müzede; Sait Faik için imzalanan kitapların yer aldığı bir kitap odası ve onun mektuplarının bulunduğu bir mektup odası var. Mektup odasında, dileyen Sait Faik’e mektup yazabilecek. Bunun için her türlü teçhizat sağlanmış.
18 Kasım 1906’da Adapazarı’nda dünyaya gelen Sait Faik; babasının vefatından sonra kışları Şişli’de, yazları ise 1938’de satın alınan Burgazada Çayır Sokak 15 numaradaki köşkte annesiyle birlikte yaşamını sürdürmüş. Sait Faik’in; 1945 yılında hastalandıktan sonra 11 Mayıs 1954’teki vefatına kadar zamanının büyük bir kısmını geçirdiği köşkü Darüşşafaka’ya bağışlaması ölümünden bir yıl öncesine denk gelmiş. Olay şöyle gelişmiş: Sait Faik, Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın davetiyle, o dönem Fatih’te bulunan Darüşşafaka Lisesi’nde düzenlenen bir edebiyat matinesine katılmış. Matineden sonra okulu gezen ve gördüklerinden çok etkilenen yazar, eve döndüğünde mallarını Darüşşafaka’ya bağışlama hayalini annesiyle paylaşmış. Yazarın annesi Makbule Hanım, Sait Faik’in ölümünün ardından, 8 Kasım 1954’te hazırladığı vasiyetinde mal varlıklarının çoğunu, yazarın eserlerinin telif haklarını ve Burgazada’daki köşkü Darüşşafaka Cemiyeti’ne bırakmış.