Bitümlü Su Yalıtımı Üreticileri Derneği (BİTÜDER) su yalıtımında dikkat edilmesi gereken 10 kuralı açıklıyor.
Ev alırken ilk bakılan özellikler arasında; evin depreme karşı sağlamlığı, sağlıklı ve konforlu bir yapısının olup olmadığı gibi konular geliyor. İlk bakışta eviniz bu özellikleri taşıyabilir ancak asıl önemli olan evin bu özelliklerini zaman içinde ilk günkü gibi devam ettirecek nitelikte olması. Bunun için olmazsa olmaz kriterlerin başında ise evin su yalıtımlı olması geliyor. Peki, evinizin yıllar içinde küf, rutubet ve nemden korunması ve aynı zamanda dayanıklı olması için su yalıtımında dikkat edilmesi gereken kuralları biliyor musunuz? Bitümlü Su Yalıtımı Üreticileri Derneği (BİTÜDER) su yalıtımında dikkat edilmesi gereken 10 kuralı açıklıyor
Bir binanın taşıyıcı sistemi için su ve korozyon en büyük tehditlerden biri. Yapıların taşıyıcı sistemine sızan suyun zararlı etkileriyle, demirlerin korozyona uğramasına yani paslanmasına yol açıyor. Bu da binanın taşıma kapasitesinin zamanla azalmasına neden oluyor. Su yalıtımsız bir bina 10 yıl sonra taşıma kapasitesinin yüzde 66’sını kaybediyor. Bu açıdan su yalıtımı, bir binanın uzun ömürlü ve dayanıklı olması için en önemli uygulamaların başında geliyor. Binalar için hayati önem taşıyan su yalıtımı konusundaki bilgiler ise yeterli düzeyde değil. BİTÜDER su yalıtımı ürün ve uygulamalarıyla ilgili uyulması gereken kurallara dikkat çekiyor.
Suyun yapılara en büyük zararının bina ömrü ve güvenliğiyle ilgili olduğunu belirten BİTÜDER Başkanı Burhan Karahan şunları söyledi: “Su yalıtımı binanızın depreme karşı en önemli sigortası. Toplumda çok bilinmese de depremlerin yol açtığı büyük yıkımların en başta gelen nedeni korozyon yani paslanma. Binanın taşıyıcı sistemine sızan su içten içe binanın demirlerinin paslanmasına yol açıyor ve çok değil sadece 10 yıl içinde binanızın taşıma kapasitesi yüzde 66 azalıyor. Bu da orta şiddetli bir depremde bile binanızın riskli gruba girmesi demek. Ülkemizdeki binaların yüzde 85’inde su yalıtımı olmadığı düşünüldüğünde riskin boyutu daha net görülüyor. Su yalıtımı bu kadar önemli bir konuyken maalesef önemi ülkemizde yeteri kadar anlaşılamadı. Bu noktada uygulama sürecinde de bazı sıkıntılar yaşanıyor. Bitümlü örtülerde doğru ve nitelikli bir su yalıtımı için ürün ve uygulamaların uyması gereken standartlar TS 11758-2 Polimer Bitümlü Örtüler Uygulama Kural Standardı ile belirlendi. Henüz yeni yayınlanan bu standartlar maalesef yeteri kadar bilinmiyor. Bu standartlardan yola çıkarak BİTÜDER olarak su yalıtımı uygulamalarında dikkat edilmesi gereken kuralları belirledik.”
Su yalıtımı uygulaması için malzeme seçimine dikkat edilmeli. Dünya standartlarına uygun CE kalitesi ile üretilmiş ürünler seçilmeli.
Merdiven altı ürünler ve standart dışı malzemelerden uzak durulmalı. Bu ürünler bir süre sonra performansını kaybedeceği için paranız boşa harcanmış olur. Ucuzluk kaygısı ile seçilmiş kalitesiz ürünler yapılarda beklenen performansı sağlamaz. Bu tür ürünlerin görece ucuz olan fiyatları da malzemenin eksik ve vasıfsız kullanımından kaynaklanır.
Doğru detayda doğru malzeme seçimi çok önemli. Çatınız teras çatıysa ve eğer çatıdaki eğim yüzde 5 veya daha az ise mutlaka iki katlı su yalıtımı örtüsü uygulanmalı. Uzmanlar güvenlik için her koşulda çatılarda 2 kat su yalıtım örtüsü uygulanmasını öneriyor.
Su yalıtımında malzeme seçimi kadar uygulama ve işçilik kalitesine de önem verilmeli. Konusunda eğitilmiş, sertifikalı usta ve işçiler tarafından uzmanlaşmış bir ekibe sahip firmalar tarafından su yalıtımı uygulamaları yaptırılmalı.
Su yalıtımı yaptırırken hava koşulları da önem taşır. 40 derecenin üzerindeki sıcaklıklarda ve donmuş zeminlere su yalıtımı uygulanmamalı.
Çatılarda kullanılan son kat örtüler uzun süre güneş ışınlarına maruz kaldığı için yüksek sıcaklık ve suya uzun süreli dayanım şartı aranmalı. Bu noktada UV dayanımlı yaşlandırma testlerinden geçmiş, standartlara uygun ürünlerin tercih edilmeli.
Temellerde basınçlı su etkisi varsa (genellikle zemin suyu her ortamda vardır) su basıncına dayanıklı ürünler kullanılmalı. Temel perde duvarlarında bitümlü membran tercih edilmeli ve cam tülü taşıyıcılı örtüler yerine polyester keçe taşıyıcılı minimum 3 mm kalınlığında örtüler uygulanmalı.
Bodrum katları ve binanın altında yer alan otoparklar, o binanın temel su yalıtımının doğru yapılıp yapılmadığı ile ilgili ipuçları verir. Bu nedenle bir binanın toprak altında kalan bölümlerinde nem, rutubet, küf vb. sorunlar varsa dikkat etmek gerekir. Bu bina yüksek ihtimalle korozyon tehdidi altındadır. Uygun yöntemlerle suyun zararlı etkilerinden korunmak üzere önleyici yalıtım önlemleri alınmalıdır.
Her detay için seçilen bitümlü örtü kalınlığının 3 milimetreden az olmamasına dikkat edilmeli. Piyasada 2 milimetre ürünler yaygın olarak yer alsa da minimum 3 milimetre kalınlığında örtü kullanılması uzmanlar tarafından tavsiye ediliyor. Avrupa ülkelerindeki uygulamalarda minimum 4 milimetre kalınlık tercih ediliyor.
Su yalıtımı yaptırmadan önce mutlaka güvendiğiniz, standartlara uygun, CE kalitesi ile güvence veren bir kuruma danışın.