Bugün Kütüphane Haftası'nın ilk günü. "Yıllar geçtikçe kütüphanelere olan ilgi azaldı" değerlendirmeleri doğru mu yerinde inceledik.
Çoğumuz çocukken kütüphaneleri sıkıcı bulurduk. Ama ev ödevlerini yapabilmek için kaynak aramaya kütüphanelerden başlardık. Araştırmanın zevkini aldıkça sevdik belki de kütüphaneleri. Kimisi ambiyansı için sevdi, kimisi ise başka yerde dikkatini toplayamadığından…
Bugün başlayan 49. Kütüphane Haftası etkinlikleri “Kütüphanelerle değişin, gelişin, özgürleşin” sloganıyla herkesi kütüphanelere çağırıyor. Biz de bu gün arefesinde İstanbul ‘un önde gelen kütüphanelerini gezdik. Gözlemlerimizden elde ettiğimiz sonuç: Çoğunda koturacak yer dahi bulunamayan kütüphaneler hem öğrenciler, hem araştırmacılar hem de tutkunları için hâlâ vazgeçilmez.
Kütüphaneler semti…
İlk durağımız pek çok kütüphaneye ev sahipliği yapan Beyazıt. İstanbul Üniversitesi Merkez Kütüphanesi, Beyazıt Devlet Kütüphanesi ve Orhan Veli Kütüphanesi’ni ziyaret ettiğimizde vize haftası yaklaşan öğrencilerin doldurduğuna şahit oluyoruz. Özellikle Merkez Kütüphanesi’nde sessiz bir telaş hakim.
Beyazıt Devlet Kütüphanesi’nde ise öğrencilerin yanı sıra araştırmacıların çoğunluktay. Taksim’deki Atatürk Kitaplığı’nda ise boş zamanlarında kitap okuyan yaşlılardan çocuklara, 7’den 70’e her yaşta okuru görmek mümkün. Deniz manzarasının önüne yerleştirilen koltuklarda ara sıra denizi izleyip bir yandan kitabını okuyan insanlar manzaranın romantizmine kapılmış gibiler.
Ziyaret ettiğimiz kütüphanelerin hemen hepsinde pek çok bilgisayar, kütüphane ziyaretçilerinin hizmetinde. Konuştuğumuz yetkililerin çoğu kütüphanelerin dijital ortama geçmelerinin önemli olduğunu ve bu kaynakların zamanla daha da gelişip kütüphanelerin yeni çağa ayak uyduracaklarını söyledi.
Bu ziyaretlerimizle İstanbul’daki kütüphanelerin sizlere neler vadettiklerine bir bakalım istedik…
Atatürk Kitaplığı: Boğaz manzaralı kütüphane
1939’dan beri hizmet veren kütüphane Taksim’deki merkezi konumu, deniz manzarası ve rahat çalışma ortamıyla İstanbul’un en gözde kütüphanesi. 150 yıllık gazete ve dergi koleksiyonu olan Atatürk Kitaplığı’nda 250 bin kitaptan faydalanmak mümkün.
Kütüphanenin giriş katında konferans, seminer, film gösterimi gibi etkinliklerin yapıldığı 75 kişilik konferans salonu ve hemen yanında bir sergi salonu bulunuyor. Atatürk kitaplığı 370 çeşit gazeteye ait 9 bin cilt gazete 2 bin 122 çeşit dergiye ait koleksiyonuyla Türkiye ‘nin en iddialı kütüphanesi. Kütüphanede Osmanlıca, Arapça, Fransızca, Rumca ve İngilizce birçok dilde esere ulaşmak mümkün. Görme engelliler için özel kabinlerde gönüllüler istedikleri kitapları okuyup CD’ye kaydediyor.
Orhan Kemal İl Halk Kütüphanesİ: Tarİhle İç İçe 1470’de Fatih Sultan Mehmet’in sikke bastırmak için yaptırdığı Darphane binasında bulunan kütüphane tarihi dokusuyla kütüphaneseverler için iyi bir lokasyon. 52 bin kaynağa ulaşılabilen kütüphanede henüz e-kaynak uygulamasına geçilmemiş.
774 adet yabancı dilde kaynak bulunan kütüphaneye günlük ve aylık olmak üzere 76 adet sürekli yayın geliyor. Karşısında bulunan İstanbul Üniversite öğrencilerinin yoğun ilgi gösterdiği iki katlı kütüphanenin giriş katı şu an tadilatta. Bu arada yetkililer kitap çalanlara önlem olarak kilitli dolap uygulamasını getirmişler. İçeri girmek isteyenler kimlik bırakarak çantalarını bu dolaplara yerleştiriyor. Her yıl ortalama bin kişinin üye olduğu kütüphaneden yararlanan yıllık okuyucu sayısı 40 bin ile 50 bin civarında değişirken, ödünç verilen kitap sayısı yıllık 7 bine yakın.
Beyazıt Devlet Kütüphanesi: Akademisyenlerin bir numaralı gözdesi
Bina, Türkiye’nin ilk devlet kütüphanesi olarak 1884’te kurulmuş. Bir milyona yakın dokümana sahip olan kütüphanede 500 bin kitap mevcut. Özel el yazmaları, Cumhuriyet öncesine ait eski matbular, Osmanlı’dan günümüze kadar yayınlanmış bazı dergiler, gazeteler, harita, afiş, pul ve kartpostal arşivlerine sahip olan kütüphanede 50 bin yabancı dilde kaynak var.
Yedi ayrı okuma salonundan oluşan Beyazıt Devlet Kütüphanesi’nde görme engelliler için üç bin adet sesli kitap ve kabartma yapılarak yazılmış eser bulunuyor. Diğer kütüphanelerin aksine daha çok öğretim üyelerinin tercih ettiği kütüphanede isteyen herkese eserlerin fotokopi ve CD kopyaları da veriliyor.
En hijeniği: İstanbul üniv. merkez kütüphane
1982’den bu yana hizmet veren İstanbul Üniversitesi Merkez Kütüphanesi’nde kapalı ve açık kolleksiyonlarında yerli yabancı toplam 850 bin kitap bulunuyor.
45 bin ciltli gazete bulunan kütüphanede II. Abdülhamit’e ait Latin Harfli 4 bin 300 adet nadir eser ve daha pek çok tarihi kitap mevcut. İnternet bağlantısı bunan kütüphanede 320 bine yakın elektronik yayın okuyucuya sunulmuş… Açık olduğu her saat kalabalık olan
Bu arada bina üç katlı. Kütüphanenin köşesinde duran kitap dezenfekte etme makinesi de kitapların hijyenini sağlıyor.
Bilgi Üniversitesi Latif Mutlu Kütüphanesi: zengin sanal içerik
İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin üç ayrı kampüsünde üç ayrı kütüphanesi var. Kütüphanelerin öne çıkan özelliği ise sanal kütüphane uygulaması.
Sanal kütüphanede; 214 bin elektronik kitap, 35 bin elektronik dergi, 103 adet elektronik veri tabanı ve ansiklopedi bulunuyor. Bu kaynaklara internet üzerinden, kampüs içinden veya kampüs dışından erişilebiliniyor.
Bu arad Bilgi Üniversitesi geçtiğimiz günlerde bir yıl içerisinde kütüphaneden en çok kitap alan öğrencilerini iPad Mini ile ödüllendirmişti.
Aziz Berker İlçe Halk Kütüphanesi:
Burada çocuk kitapları çok gözde Kadıköy’de Rıhtım Caddesi’nin bir paralel sokağında bulunan Aziz Berker Kütüphanesi ilçe kütüphanesi formunu koruyor. Dört katlı olan bina 1969 yılında bin 278 kitapla Kadıköy Halk Kütüphanesi olarak hizmet vermeye başlamış.
Toplam 26 bin civarında kitapla hizmet veren Aziz Berker Kütüphanesi’nin ilk katında çocuk kütüphanesi var. Yedi bin civarında çocuk kitabı bulunan kütüphaneden yıllık ortalama 12 bin kitap ödünç alınıyor. Bunların bin tanesi ise çocuk kitaplığından.
Bu haftada öne çıkan etkinlikler
*25 Mart 14.00, Panel : e-kitap Ne Olacak? Bilgi
Üniversitesi santralistanbul
Kampüsü Enerji Müzesi
Seminer Salonu
*Mart 13.00, Konferans:
“Bilgi Çağında Başarılı İnsan
Modeli”Kadıköy Aziz Berker İlçe Halk Kütüphanesi
*28 Mart 14.00, Söyleşi:
Babil Kitaplığı : Kitap ve Dünya
Boğaziçi Üniversitesi Kütüphane Çalışma Salonu
*29 Mart 11.00, Bilgi Yarışması: Marmara Üniversitesi İbrahim Üzümcü Konferans Salonu
Kütüphane severler anlatıyor
Canan Eseler (Reklamcı): Kütüphanelere karşı özel bir ilgim var. Eskiden çok yoğun çalışıyordum ve kütüphanelere ancak hafta sonları vakit ayırabiliyordum. Şimdi işime bir süre ara verdim ve kütüphaneye daha sık geliyorum. İstanbul’daki bütün kütüphaneleri bilirim. Kütüphane keşfetmek benim için hobi gibi bir şey. Çalışmak istiyorsam evde dikkatimi toplayamıyorum. Kütüphanelerin ambiyansı beni çalışmaya yönlendiriyor.
Muharrem Arslan (Emekli Öğretmen): İstanbullu değilim. Buraya yeni taşındım. Bir aydır Atatürk Kitaplığı’na geliyorum. 18.00’e kadar manzara karşısında kitap okuyorum. Buraya gelmeye başladığımdan beri dört bin sayfa okumuşumdur. Daha önce Almanya’da yaşadım. Orada kütüphaneye giderdim. Eğitimci olduğum için her zaman iç içeydim ancak emekli olduktan sonra buraya gelmek sosyal bir aktiviteye dönüştü.