Osmanlı arşivi taşınıyor!

400 yıldır bulunduğu yerden gidiyor...

Osmanlı arşivleri, 400 yıldır bulunduğu İstanbul Sultanahmet’ten taşınacak. Yaklaşık 100 milyon belge, 370 bin defter, Kağıthane’de üstün teknolojiyle 52 dönüm alan üzerinde inşa edilen yeni binada barındırılacak. Birçok tarihçi, yeni binada sel tehdidi ve rutubet nedeniyle belgelerin zarar göreceğini savunuyor. Tarihçiler, belgelerin 400 yıldır alıştıkları havada kalması gerektiğini söylüyor. Bazı tarihçiler ise arşivin mevcut yerinde de çürüdüğünü söylüyor. VATAN’ın sorularını yanıtlayan tarihçilerin görüşleri şöyle:

‘Daha iyi bir yer olabilirdi’
– 29 Mayıs Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Feridun EMECEN:

400 yıl boyunca kaldığı yerde kalmalıydı evrak. O havaya alışmıştı. Daha iyi, daha mükemmel bir mevki olsa belki kabul edilebilirdi. Ama derenin çok yakınına, rutubetin olduğu bir yere arşivi götürmek doğru bir yaklaşım olmadı. Risk alanına belgeleri götürüyorlar. Uzun vadeli düşündüğümüz zaman, tabiat bu her şey olabilir, orada arşivin bulunması her an bir risk altında bulunması anlamına geliyor.

‘5 yıl önce neredeydiler!’
– Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet ŞİMŞİRGİL:

Arşivin Bab-ı Ali içerisinde olması aslında her zaman gerekli olan bir şey. Ancak uzun süredir Kağıthane’ye arşiv binası yapılıyor ve bütün binalar oraya toplanıyor. Arşiv belgelerinin perişan olduğu apaçık bir gerçek. Bab-ı Ali’de de çürüyor. 4-5 senedir de binanın yapıldığı göz önüne alındığında bugün karşı çıkmak yanlış. Birileri belki yerinden olmak istemiyor. Bugüne kadar neredeydin de bugün bağırıyorsun. Yeni binayı gezip gördüklerinden de emin değilim.

‘Arşivi taşımak densizliktir’
– Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlber ORTAYLI:

Başbakanlık Osmanlı Arşivi’nin yeri Bab-ı Ali’dir. Oradaki alakasız kurumları çıkarsalar o bölge bize yeter. Osmanlı arşivini Kağıthane’ye taşımak ayıptır, görgüsüzlüktür, densizliktir. Eski bir imparatorluğun, eski bir milletin yönetimine yakışmıyor bu kadar laubalilik. Kağıthane’de arşiv binasını yapmışsın, teşekkür ederiz, ama başka taşıyacak arşiv mi yok İstanbul’da. Müze deyince Topkapı Sarayı, arşiv deyince Osmanlı arşivi, başka bir şey bilmiyorlar.

‘Dere yatağı risk bölgesi’
– İstanbul İnşaat Mühendisleri Oda Başkanı Cemal GÖKÇE:

İlkesel olarak taşkın alanları içerisinde bulunan yerlere özellik taşıyan yapılar yapmamak lazım. Arşiv önemli bir şey. İnsanlık tarihinin geçmişini bugüne getiren bir yer. En ufak risk bile taşımayacak yerlerde yapmak lazım bu binaları. Dere yatakları içerisinde bulunan yerleri arşiv binası olarak kullanmamak lazım.

Etiketler

Bir yanıt yazın