CHP İstanbul’u Dinliyor

İstanbul'un hızlı ve sağlıksız dönüşümünden kaygı duyan bir avuç akademisyen ve STK'nın oluşturduğu "İstanbul için Ortak Zemin Platformu"nun ilk toplantısındaydım geçen cumartesi günü.

İstanbul deyince insanın uykusunu kaçıracak o kadar çok şey var ki.

Kentsel dönüşüm kurbanı Sulukule’nin başına gelenler, Fener-Balat, Tarlabaşı, Okmeydanı’nın başına gelecek olanlar, korumu kurulunun iptal kararına rağmen Başbakan Erdoğan’ın dün “yapılacak” dediği Taksim’daki Topçu Kışlası, şehrin son yeşil alanlarını tehdit eden 3.Köprü, İstanbul-Kanal Projesi, dur durak bilmeyen AVM furyası.

Saymakla bitmez.

Yukarıda sözünü ettiğim platformun cumartesi günkü ilk toplantısının ilk konuğu da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu idi.

Genel Başkan Yardımcısı ve parti meclis üyesi Gülseren Onanç’ın çabasıyla düzenlenen toplantıda Kılıçdaroğlu tam üç saat konularında uzman akademisyenlerin sunumlarını dinledi.

Beraberinde Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, Binnaz Toprak, Melda Onur, Sedef Küçük, Haluk Eyidoğan gibi İstanbul milletvekilleriyle gelen Kılıçdaroğlu notlarını aldı almasına ama soru şu:

Acaba CHP’nin İstanbul için çözüm önerilerini yakında duyacak mıyız?

Toplantıda Şehir Üniversitesi’nden şehir plancısı Prof.Murat Güvenç, İTÜ’den ulaşım uzmanı Prof. Haluk Gerçek, Bilgi Üniversitesi’den Prof. Asu Aksoy, Yıldız Teknik’ten Prof. Zeynep Enlil’i dinlerken şöyle düşündüm:

“Bu memleket, sorunları tespit eden, çözüm üreten ne çok değerli insan yetiştirmiş.

İstanbul gibi dünyaya mal olmuş bir şehir için bu kadar acele ve geriye dönüşü olmayan kararlar alanlar niye böylelerine hiç danışmaz?”
İstanbul’un nüfusu 14 milyona dayanmış.

Bir yandan giderek büyüyen, şehrin nimetlerinden faydalanmak isteyen bir orta sınıf var, diğer yanda Sulukule, Tarlabaşı örneklerinde olduğu gibi “hakları gasp edilen” insanlar.

Son dönemlerde pek övündüğümüz sanat-kültür faaliyetleri dar bir alana sıkışmış.

Prof. Enlil’in tabiriyle bunun dışındaki alanlar tam bir çöl.

İstanbul gibi tarihi binlerce yıla dayanan bir şehri birkaç yıl içersinde “yıkıp baştan yapalım” mantığıyla bu kadar hızlı dönüştürmek niye?

Ayrıca Prof. Aksoy’un dediği gibi, kentsel dönüşüm sadece gayrimenkul üretmek mi?

İnsan bunun neresinde?

CHP’nin Orhan Veli’nin şiirinin aksine, İstanbul’u gözleri ve kulakları açık dinlemiş olmasını temenni ediyorum.

Muhalefet partisinin İstanbul için bir vizyon ortaya koymasına hepimizin ihtiyacı var zira.

7 milyon araca hiçbir yol, köprü tünel yetmeyecek

İSTANBUL trafiği en çok şikayet edilen konu.

İTÜ İnşaat Fakültesi’nden ulaşım uzmanı Profesör Haluk Gerçek’in elindeki son verilere göre İstanbul’un motorlu araç sayısı 3 milyon.

Bunun 2 milyonu otomobil.

İstanbul ,Batılı şehirlere oranla kişi başı araç sayısında hayli geride.

Batı’da bin kişiye 400 araç düşerken, İstanbul’da bin kişiye 145 araç düşüyor.

2023 yılında ise nüfus 17 milyona, motorlu araç 7 milyona dayanacak.

Prof. Gerçek “7 milyon araçlık bir trafiği yapacağınız hiçbir yol, tünel ya da köprü rahatlatamaz” diyor.

Tek çare raylı ulaşım.

İstanbul’da ulaşımın sadece yüzde 18’i raylı araçla yapılıyor.

Bu oran Paris’te yüzde 87, New York’ta yüzde 77, Tokyo’da yüzde 96.

Prof. Gerçek’e göre, raylı sistemin gelişmişlik düzeyiyle yakından ilintisi var.

Dolayısıyla, kişi başı geliri 45 bin dolar civarında olan Japonya’da raylı sistemin ulaşımdaki payı tesadüfi değil.

Kılıçdaroğlu’nun deniz ulaşımıyla ilgili sorusu üzerine Gerçek şöyle bir bilgi paylaşıyor:

Dünyada ortasından deniz geçen tek şehir olan İstanbul’da deniz ulaşımından sadece 300 bin kişi yararlanıyor.

Bunun başlıca iki nedeni var.

Birincisi yeni yerleşme alanları kıyıdan ziyade şehrin kuzeyine doğru yoğunlaşıyor.

İkincisi, özellikle Boğaz’da birçok iskele kapatıldı ve vapur seferleri azaltıldı.

Bir başka neden ise insanların deniz araçlarına yoğun trafik nedeniyle ulaşmakta güçlük çekmeleri.

Etiketler

Bir yanıt yazın