Upfield Fabrika Binası Çatı Katı Ofisler ve Yenileme Projesi

Johan De Wachter Architecten (JDWA) tarafından yeniden işlevlendirilen, 1891’den kalma fabrika kompleksi Rotterdam’da Maas Nehri’nin kıyısında yer alıyor.

Rotterdam’ın güney yakasındaki Maas bölgesinde bulunan mevcut fabrika kompleksinin gelişimi 1891’de başlamış. O zamandan beri fabrika, sürekli yenilenen üretim süreçlerinin değişikliklerine ve taleplerine ayak uydurmak için organik olarak genişlemiş.

2017 yılında Unilever, margarin ve sürülebilir yağlar departmanını Upfield isimli bağımsız bir şirket olarak yapılandırdı. Bu nedenle Nassaukade alanında bulunan eski kompleksin yeniden düzenlenmesi ve iki şirket arasında bölünmesi gerekmiş. JDWA, yeni bu yeni mekânsal organizasyonu oluştururken ofisler, araştırma tesisleri, lojistik ve üretim için yer sağlamak için kullanılan alanı optimize etmek ve bununla birlikte tarihi ve kültürel değer olan şehir manzarasını korumayı amaçlamış.

Mevcut kompleksin zemin katları lojistik tesis ve depo olarak kullanılıyor. Proje dahilinde, yeni ofis alanları için hangi bina parçalarının yeniden kullanılabileceğinin araştırılması sonucunda 1891 yılında inşa edilen ilk binanın çatı katı ve orta katları ile 1915 yılında yapılan Köşk’ün üst katında bulunan boş alanların ofis olarak kullanılmasına karar verilmiş.

Tarihi binalarda kullanılmayan tüm alanlar yeniden birbirine bağlanarak farklı alanlarda konforlu ve kaliteli ofislere dönüştürülmüş. Çatı katı Upfield’ın değerleri göz önünde bulundurularak yeniden tasarlanmış. Yapılan tüm mimari müdahaleler, şirketin farklı çalışma yöntemlerine uygun tasarlanarak mutfaklar ve tadım tezgahları da projenin bir parçası haline gelmiş. Amaç, standart ofis tasarımlarında görülen toplantı odaları ve çalışma masalarından oluşan ayrık ortamları birleştirerek yaratıcı ve dinamik bir çalışma alanı oluşturmak olmuş. Tüm bu dinamikleri tek planda çözmek üzere toplantı alanları, mobilya parçalarından oluşturulacak şekilde tasarlanmış. Toplantı alanları, çeşitli boyutlardaki bu mobilya parçalarının ofisin istenilen boş alanlarında istenilen boyutta toplantı bölgeleri yaratılarak oluşturuluyor.

Farklı katlar arasındaki bağlantı, iki binanın birleştiği yerde, merkezde geniş bir boşluk yerleştirilerek sağlanmış. Büyük bir ahşap merdiven ile farklı katlar birbirine bağlanıyor. Çatı Katı ile Köşk arasındaki duvar temizlenmiş ve boşluğa erişim sağlamak üzere büyük cam pencereler ve kapılar yerleştirilmiş. Ana ofis, kırma çatının hemen altında en üst katta yer alıyor.

Üst katta gün ışığından yararlanmak için çatıda cam kullanılmış; bu sayede çalışanların Maas nehri manzarasını izleyebilmelerine olanak sağlanmış. Alan kullanımını daha da optimize etmek için, mobilyalar, telefon kabinleri, kilitli dolaplar, ürün teşhir üniteleri gibi pek çok eşya çok işlevli olacak şekilde tasarlanmış.

Yoğun yeniden kullanım, yeniden işlevlendirme ve dönüşüm yoluyla bina kullanımı sürdürülebilirlik bakımında optimize edilmiş. Mevcut bina kabuğu tamamen yalıtılmış ve eski doğramalar yerine yüksek yalıtımlı pencereler yerleştirilmiş. Zemin katında yer alan fabrikanın üretim sürecinin bir etkisi olan aşırı ısı, ofis alanını ısıtmak için yeniden kullanılmış. Binaya daha fazla gün ışığının girmesi sağlanarak kaliteli bir çalışma ortamı yaratılmış ve aynı zamanda enerji tasarrufu da sağlanmış.

Etiketler

Bir yanıt yazın