Tasarım Raporu
Talas –
Talas ilçesini incelediğimizde, tarihsel gelişimi boyunca alınan kentsel planlama kararları nedeni ile mahalleleri arasında oluşan farklı yapı tipolojileri ve kamusal alanlara rastlamaktayız. Bu değişim dönemin konut gereksinimleri, yapı teknikleri ve ekonomik sebepler ile açıklanabilir.
Talas ilçesinin tarihine kıyasla yakın dönem merkezinden yeni kurulan mahallelerine doğru kamusal alanları analiz ettiğimizde sokak/meydan düzeninin ve kullanımının değiştiğini ve son dönemde birincil kullanıcı olan insanın ikinci planda bırakıldığını görmekteyiz. Bu değişim doğrultusunda zaman içerisinde oluşmuş kentsel hafızanın belirli kırılmalara ve farklı tanımlara sahip olduğunu söyleyebiliriz.
Kısaca yeni sayılabilecek ve aynı planlama esasları ile gelişmeye devam eden Mevlana mahallesini, Talas’ın diğer merkez mahalleleri ile herhangi bir bağlantısı olmayan, tarihi dokunun yakınında kurulu, herhangi bir mahalle olarak tanımlayabiliriz. Bu değerlendirme sonucunda proje alanını, kentlinin ortak belleğinde ilçenin geçmişi ile bağlantısı bulunmayan bir noktada konumlandırırsak, tarihi referanslar aramak tarihe ve gelişim sürecine karşı çıkmak ve aslında var olmayanı üretmek olacaktır.
Geliştirilen proje tarihle bağlantı kurmaz, var olanın, oluşturulmuş mimari diline aynı şekilde cevap verir.
Mevlana m. –
Alınan üst tasarım kararı doğrultusunda proje alanı ve çevresini analiz ettiğimizde, otoparkların arasında kurulu çardaklardan ibaret olan halka açık alanlar ve yer yer yüksek duvarları andıran insan ölçeğinin çok üstünde bir binalar ormanı görüyoruz. Mahalleye, güçlü ve insanı ezen karakteristik özelliğini veren binalar arasında kalan proje alanına önerilecek yeni tasarım, var olan kadar agresif olmalıdır.
Bu şekilde tasarlanacak yeni parkın ve meydanın kendi kimliğini oluşturması ve kentlinin ortak hafızasında binalar arasındaki herhangi bir park değil, Mevlana mahallesinin merkez parkı olarak anılması hedeflenmiştir.
Yerleşim planı –
Mevlana mahallesine kıyaslandığında küçük sayılacak parkın, yaya akslarıyla sık parçalanmış durumu, yeşil alanları adacıklar şeklinde kullanılmaz yamalara dönüştürmüştür. Yeşil alanları kullanır sağlamak ve aynı zamanda aralarında bir hiyerarşi kurmak üzere park, 3’e bölünmüştür.
Bu bölünme;
durgun / haraketli / engelleyici olarak sınıflandırılır.
Geliştirilen proje parka yeni kimliğini mimari elemanlar ile verir. Tasarlanan yarı açık ve kapalı mekanlar, parkı ve açık alanları tanımlar.
Yarı açık ve kapalı mekanların birlikte bulunduğu lineer bina parkın merkezini tanımlayan yarı açık dairesel yapının arkasında proje alanı boyunca uzanır. Bu süreklilik ile bir tekbiçimlilik oluşturup merkezin vurgulanması planlanmıştır.
Gerekli ulaşım aksları en az miktara indirilmiş ve insan hareketinin çoğu zaman lineer olmadığı göz önünde bulundurularak merkezde geniş bir döşeli alan düşünülmüştür. Tasarlanan alan bir koridor gibi kullanılmayı değil kamusal bir mekan olarak algılanmayı hedefler.
Bu doğrultuda sert ve yarı sert zemin uygulamaları ile hareketin hızı kontrol edilmeye çalışılmıştır.
1 / Turgut Özal caddesi üzerinde yer alan yeşil alan, oluşturulan yeni yaya yolu ile düzenlenerek gölgeli bir yürüyüş yolu oluşturulmuş ve aynı zamanda alt kotta oluşturulan sakin park alanı için bir bariyer işlevi görmesi planlanmıştır. Yetişkin spor aletleri ağaçların ve bitki örtüsünün sık olduğu üst kota yerleştirilmiştir.
2 / Yeni parkta önerilen mekanların bütünleştirilmesi doğrultusunda, hali hazırda parkın içinde yayılmış durumda bulunan kapalı servis birimleri ve eklenen diğer fonksiyonlar tek ve kuvvetli bir kütle içerisinde toplanmıştır. Oluşacak yarı açık alan ile mekanın her mevsim şartında kullanılması hedeflenmiştir.
3 / Proje alanında hali hazırda kültür evinin önünde bulunan sert zeminin kullanıcılar tarafından meydan olarak tanımlandığı tespit edilmiştir. Bu doğrultuda oluşturulan dairesel hacim ile yeşil bir meydan tanımlanmıştır.
Yeni meydan kullanıcıları içerisinde oturmaya ve çimleri kullanmaya davet eder. Yapının tasarımı ve kullanılan materyal ile mahalleliyi yüksek binalar ormanından soyutlamayı hedefler.
4 / Çocuk parkı yüksek katlı binaların arasından çıkartılarak parkın girişine yerleştirilmiştir.
5 / Kullanıcıların yeni sert yüzeyi iki nokta arasında en kısa mesafe olarak değil mahalle merkezinde tanımlı bir açık alan olarak kullanmasını hedeflemiştir. Otobüs duraklarının bu noktaya taşınması önerilir
6 / Bütünleştirilerek tanımlı bir yeşil alan oluşturulan yeni park kullanıcıları çime basmaya ve kullanmaya zorlar
7 / Yeni tasarlanan mescidin yeri değiştirilmemiş, önerilen yerleşim planına göre yeniden konumlandırılmıştır. Bilgi evinin diğer kullanımlarla lineer binaya taşınması ile mescidin etrafında mahallelinin kullanabileceği sert zemin oluşturulmuştur.
Otopark alanı yeniden düzenlenmiş ve park edebilir araç sayısında bir artış önerilmemiştir. Mahallede bulunan yeşil alanların niteliği ve niceliği göz önünde bulundurulduğunda otopark alanlarının yeşil alanlar içerisinde veya altında düşünülmemesi gerektiği ve bu sorunun daha büyük ölçekte çözülmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Dairesel Yapı –
Planlanan dairesel kütle bir üst örtü olarak hizmet verir. Altında kalan sert zeminde kentlinin kullanabileceği donatıları gölgeler ve aynı zamanda parkın merkezini çerçeveler.
Çerçevenin sınırını örtü düzleminde yer alan dairesel saksı belirler.
Ekilecek bitkiler ile yeşil alanların kullanıldığı dönemlerde park merkezinin kullanıcıları kentten soyutlayacak bir kaçış mekanı olması planlanmıştır.
Doğrusal Kütle –
Bina, halihazırda bulunan istinat duvarlarını takip eder şekilde konumlandırılmıştır.
Zemin düzleminde oluşturulan yarı açık mekan kütle boyunca uzanır ve farklı kesitlere sahiptir. Kütlenin tekil formu içerisinde çeşitli hacimsel boşluklar tasarlanarak tekrar eden mekanlardan kaçınılmıştır.
Bina, proje alanında var olan işlevlerin yanı sıra kentlinin farklı konularda eğitim alabileceği derslikler ve atölyeler ile zenginleştirilmiştir. Belediyenin verebileceği bu hizmet sonucunda çıkacak ürünlerin sergileneceği kapalı ve açık sergi alanları da eklenmiştir.
+ 3.50 kotunda tasarlanan yarı açık alan halihazırda yer alan çardakların işlevini üstlenir.
Binanın parka bakan cephesi yatayda ikiye bölünmüştür. Alt parçayı betonarme kolonlar oluşturur, üst parça daha geniş aralıklarla tasarlanmış çelik taşıyıcı sistemdir.
Işığın kütle içerisine kontrollü alınmasını sağlamak için parka bakan cephenin üst parçasında yarı geçirgen, iklim şartlarına dayanıklı bir tür örtü önerilmiştir.
Açık Kamusal Mekan –
Yeni açık alanda zemin kaplaması kullanıcıların hızını belirler ve mekanın kullanımını bu şekilde tanımlar.
Tasarlanan kentsel donatılar farklı kullanımlar düşünülerek geliştirilmiştir. Yüzer banklar kullanıcıya gölgede soluklanabileceği, kısa sohbetler edebileceği fırsatlar verir / blok şeklinde tasarlanmış donatılar ise kullanıcıyı üzerine uzanmaya, daha uzun vakit geçirmeye davet eder.
Çocuk Parkı –
Çocuk parkı oyun aletlerine göre farklı bölümlere ayrılmıştır. Oluşan bağımsız oyun alanları bir strüktür ile birbirine bağlanmıştır.
Oluşturulan bağlayıcı strüktür oyun alanlarının sınırını belirlerken aynı zamanda oyuncakta olur.
Oyun alanında; tırmanma rampası / mini futbol sahası / çocuk park aletleri bağımsız bölümlerde bulunur.
Çocuk oyun alanı yeniden konumlandırılırken varolan ağaçlara dokunulmamış özellikle oyun alanının içerisinde bırakılmıştır.
Mescit –
Hali hazırdaki mescidin kullanılan metrekaresi esas alınarak, yeni mescit kare tabanlı olarak tasarlanmıştır. Park alanındaki diğer kütlelerle uyumlu olması için basit bir geometrik form seçilmiştir.
İbadet alanında yüzer bir kubbe bulunur ve mihrabı tavanda tasarlanan açıklıktan giren doğal ışık tanımlar.
Jüri Raporu –
Sade ve yalın mekânsal tanımı ve durgun-hareketli-engelleyici olarak sınıflandırılan yapıların yalın bir kurgu ile ortaya konması olumlu bulunmuştur. Doğrusal ve dairesel önerinin bir arada oluşturduğu kurgunun potansiyelleri etkileyici bulunmuştur. Cami yapısının kompozisyona dahil edilmesi de doğru bir karar olarak değerlendirilmiştir. Dairesel formun tariflediği yeşil alanın aktif olarak kullanılabilmesi olumludur.
Ancak öneri tasarımın yeterince olgunlaşmaması, dairesel saçak elemanının iki boyutlu bir yüzey olarak bırakılması eleştirilmiştir. Lineer kurgulanmış olan engelleyici yapı elemanının alternatif olarak bir üst kot bağlantısı önermemesi eleştirilmiştir. Peyzaj karakteristiğine dair ortak bir dil geliştirememiş olması, yapılan müdahalelerin parçacıl olması olumsuz bulunmuştur.