Venedik Mimarlık Bienali kapsamında Palazzo Bembo'da açılacak, 26 ülkeden 56 davetli mimarı bir araya getiren "Traces of Centruies & Future Step" adlı sergide Josep Lluis Mateo'nun "Dünya" isimli çalışması yer alacak.
Josep Lluis Mateo, çalışmasını şu şekilde anlatıyor.
Dünya, er geç uçmamıza olanak sağlayacak desteğimiz, dayanağımız, kaynağımız.
Dünyadan konuşmak öncelikle onu biçimlendiren, onunla biçimlenen bir kuvvet olan suyu, aynı zamanda havayı, boşlukları, yer kabuğunu, onun uzantısı olan binaları, esen rüzgarı düşünmektir.
Dünya hakkında konuşmak bölgesel olanla hesaplaşmanın bir başka yoludur. Enkazdan arta kalanlar: kemikler, organik-inorganik dönüşüm, taşlar, eski temeller, izler ile yüzleşmektir. Cisimlerle, yeryüzü katmanlarındaki veya yığınlardaki kızıl toprak, sarı kum, gri çakıl taşları ile karşılaşmaktır.
Bizim dünyada tanımlı işimiz ise;
Yerçekimsel ve uzaysal olan düşey boyutta, onu kazmak, oymak, delmek, aktarmak.
Yüzeysel ve açık olan yatay boyutta ise, onu biçimlendirmek, topoğrafyayı yeniden organize etmek, muhtemelen üzerinde bir geometri tanımlamak, onu güçlendirmek, yüzeyini kaplamak.
Josep Lluis Mateo konunun temelini seçilen dört iş ile desteklenen, bronz çağından günümüze zamanda yolculuk teması üzerinden sunmaktadır.
En önemli örneklerden biri ortaçağa ait buluntuları ve kadınlar için bir ortaçağ hapishanesinin kalıntılarını ortaya çıkaran, Filmoteca de Catalunya için inşa edilen yapı.
Bir diğer örnek ise PGGM şirketinin Filmoteca’dan farklı bir tutuma sahip olan Zeist’ın, Hollanda’daki genel merkezi. Avangard çalışmada otoparkın bulunduğu bodrum katlarda binanın bitişiğindeki yeşil alanların restorasyonuna imkan tanımak için yoğun bir çaba harcanmış.
Sahneyi bu çalışmalarla paylaşan bir diğer proje bütün müdahelenin evin dağ tarafındaki dayanak noktasını oluşturan, çevrenin korunmasına olanak sağlayan taş duvar etrafında yoğunlaştığı La Garrotx’daki eski bir kır evinin restorasyonu.
Son olarak Borneo rıhtımındaki (Amsterdam) yerleşimlerin galerinin penceresinden de görülebilen hava ve su elementleri üzerinden dünya konsepti ile ilişkisi inceleniyor.
Serginin düzenlendiği Palazzo Bembo,Venedik Büyük Kanal’a bakan ve cephesine Venedik-Bizans stilinin hakim olduğu bir 15. yüzyıl yapısı. Dışarıda yer alan kanal, su, gökyüzü ve hava ile iletişim içerisinde olan yapı bu yönüyle de sergideki dünya konseptine işaret edyor.