Maçka Spor ve Rekreasyon Merkezi

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi, Mimarlık ve Tasarım Fakültesi, Mimarlık bölümü, 2020-2021 Güz Dönemi, MIM19402E-Mezuniyet Projesi kapsamında, yürütücü Prof. Dr. İbrahim Numan koordinatörlüğünde öğrencilere dönem projesi olarak Spor ve Rekreasyon Merkezi konusu verilmiştir.

Projeye başlarken ilk olarak verilen arazinin analizleri yapıldı. Arazi, Maçka Demokrasi Parkı içerisinde yer alan KüçükÇiftlik Park’ın bulunduğu arazidir. Araziyle hakkında yapılan araştırmalar sonucunda, arazinin okul birimlerine yakın olduğu öne çıkmıştır. Aynı zamanda transit bir geçiş noktası olan Beşiktaş Sahili de hemen yanındadır. İnsan ve araç hareketliliğini maksimum düzeyde olduğu bir bölge söz konusu. Bunun yanında arazi doğal eğime sahip bir alan. Bu eğimin projeye yansıtılması gerektiğine karar verildi. Ek olarak yapı adasında bulunan Gazhane yapısının da korunması hedeflenmiştir.

Konsept olarak spor denildiğinde aklımıza gelen ilk kelimenin hareket kavramı olması, bu konu üzerinde yoğunlaşmasına sebep oldu. Hareketlerin bir arada olmasıyla tasarlanacak bir proje olması hedefler arasındaydı. Bu sebeple yapılan analizler, eskizler ve araştırmalardan sonra üç ana hareket üzerinde konsept düzenlenmeye ve projenin bu odak noktalarında tasarlanması hedeflendi. Konsepte uygun bir logo tasarlandı. Logodaki üç çizgi, üç hareketi temsil ediyor. Altındaki eğimli çizgi vaziyet kararındaki hattı temsil ediyor. Aynı zamanda Maçka’nın M harfi yine vurgulandı.

Bu hareketlerin ilki insan hareketiydi. İnsan hareketi denilen kavram, varolan park ve sahip olduğu insan sirkülasyonunu yeni akslar ve yeni oluşturmak istenilen meydanlarla yapı adasına dahil etmek ve kullanımı maksimum seviyeye çıkarmak. İkinci hareket kavramı doğa hareketi. Yapı adasının sahip olduğu doğal eğimi yapı tasarımına entegre ederek doğaya karşı çıkmadan, bütün bir tasarım anlayışı izlemek. Aynı zamanda yapı yerleşim kararını verirken yoldan biraz kopararak arazinin en eğimli noktasına ve parkın içerisine entegre şekilde yerleştirilmesi hedeflendi. Buradaki amaç parkın bir parçası gibi davranmasını isteme ve ona ait bir birim olduğunu insanlara aşılama isteğinden kaynaklı. Üçüncü hareket ise tarihi hareket diye adlandırılan restorasyon amaçlı hareket kavramı. Gazhane birimini yapı tasarımına dahil etmek ve onun parçası gibi yaşatmak amaçlandı. Aynı zamanda Gazhane birimine de işlev verilerek spora ait bir tesis olması amaçlandı. Bu sebeple salto trambolin olarak düzenlenmesi hedeflendi. Cephelerinde de yine yapıdaki izlere rastlanması hedeflendi.

Vaziyet kararlarını verirken yine konsept izlerini taşıması amacıyla sert köşeler yerine daha kıvrımlı köşeli yapılar tercih edilmiştir. Monotonluğu kırma amacı hedeflenmiştir. Aynı zamanda birimlerin birbirleriyle bağlantıları da bu amaca uygun halde düzenlenmiştir.

Yapı tasarım ve yerleşim kararları verildikten sonra gerekli işlev analizleri ve metrekare hesapları düzenlendi. Giriş katta yani +4 m kotunda solda ana birim olacak şekilde, ana birimde yönetim birimleri, toplantı alanları, cafe ve Fitness-GYM salonu bulunmakta. Sağ birimde ise sağlık ofisi diye adlandırılan insanlara sağlıklı yaşamı aşılamak isteyen bir birim düzenlendi. Burada diyetisyenler, sağlıklı yaşam koçları, gıda mühendislerinin bir arada çalışabilecekleri bir ortam düzenlendi. Üst katta yani +8 m kotunda ise orta birimde okul bölgesine yakın olması sebebiyle çalışma odaları, teknolojik odalar ve kütüphane, sergi salonu gibi işlevler verilmiştir. GYM’in üst katında ise dışarıdan ulaşılan küçük bir spor mağazası alanı vardır. Aynı zamanda temiz ayakla gidilen bir adet vitamin bar, GYM’e hizmet vermekte. Sağlık ofisinin alt katı yani 0 m kotu ise soyunma alanlarından sonra spor tesislerine ulaşım olacak şekilde düzenlendi. Tek soyunma alanından açık alandaki spor tesislerine, yüzme havuzuna ve spa, buhar odalarına geçiş mümkün. Bu kotta aynı zamanda otopark ve servis girişleri mevcut.

Cephe tasarımı yaparken, yapı vaziyetinde alınan kararlar yansıtılmaya çalışıldı. İnsan ölçeğinden anlaşılamayacak olan bu vaziyet çizgilerini cephelere indirgeyerek aynı hissiyat kullanıcıya hissettirmeye çalışıldı. Kullanılan güneş kırıcılar ise cephe eğrilerinden elde edilerek düz formdan ziyade verevli bir formda tasarlandı. Aynı zamanda renk uyumlarına dikkat edilerek siyah beyaz zıtlığı kullanıldı ve cephe çizgileri ön planda tutuldu. Kaplama olarak ise doğal taş kaplama tercih edilmiştir. Bu seçimde çevredeki ikonik binalardan ilham alınmıştır.

Spor salonu ve yüzme havuzu üzerinde geniş açıklık geçilerek sade ve ferah bir mekan oluşturulma hedeflendi. Aynı zamanda yüzde beş eğimli olacak şekilde tasarlanarak teras çatı statüsünden çıkarılmıştır.