Taksim meydanını yayasızlaştırma projesine karşı çıkan onlarca grup Taksim'de toplanarak tepkilerini dile getirdi. Projenin "betonlaştırma, insansızlaştırma ve kimliksizleştirme" projesi olduğunu söyleyerek Taksim'e sahip çıkacaklarını duyurdu.
Taksim Dayanışması adı altında bir araya gelen meslek örgütleri, sendikalar, kent-mahalle dernekleri ve çevre örgütleri Taksim Meydanı için düşünülen yayalaştırma ve Gezi Parkı’nda Topçu Kışlası yapılması projelerine karşı çıkmak için biraraya geldi.
Bugün (17 Mart) İstanbul’da, Tünel’de toplanarak Taksim’e yürüyen binlerce kişi Taksim’e dair projelerin halka ve meslek örgütlerine sorulmadan yapılmaya çalışılmasına yönelik tepkisini dile getirdi.
“Yaşam ihaleye çıkarılamaz”
Yürüyüş boyunca “Küresel markalı kente isyan”, “Taksim oyun alanı değildir”, “Zihni Sinir projesi desek Zihni’ye ayıp olur”, “Yere batarsak güne çıkamayız”, “Proje faşizmine hayır”, “Pazarlık yok, hem AKM hem park hem günışığı”, “Müzakere etmiyoruz, mücadele ediyoruz”, “Tarihimiz satılık değil”, “Yaşam ihaleye çıkarılamaz” gibi dövizler taşındı.
Aralarında Mimarlar Odası, Şehir Plancıları Odası, DİSK, Sanatçılar Girişimi, Taksimli Anarşistler gibi birçok farklı örgütün ve siyasi partilerin olduğu protestocular yürüyüş sonunda Taksim’de metro girişlerinin olduğu noktadan AKM’ye uzanan alanda tekrar toplandı.
Kalabalığı Bandsista müzik grubu şarkılarıyla karşıladı. Ardından onlarca dernek, sivil toplum örgütü, meslek örgütü, siyasi parti ve çeşitli grupların oluşturduğu Taksim Dayanışması’nın ortak deklarasyonu okundu.
Tepki gösterilen Taksim projesinin evrensel şehircilik değerleri göz ardı edilerek hazırlandığı söylendi. Proje “betonlaştırma, insansızlaştırma ve kimliksizleştirme” projesi olarak değerlendirildi.
Projenin yayaların meydana erişimini engelleyeceğinden söz edildi. Projeyle yapılacak olan dalış rampalarının araç ve yaya güvenliğini tehdit ettiği anlatıldı ve Taksim’in yaşamsal bütünlüğünün yok edileceğine dikkat çekildi.
Kürsüden okunan deklarasyonda Topçu Kışlası’nın yapılmak istenmesine de değinildi. “Topçu Kışlası’nın ihyası” olarak sunulan projeyle İstanbul’un merkezindeki yegâne park alanı olan Gezi Parkı’nın halkın elinden alınmak istendiği vurgulandı.
“Ağaçlar, yürüme, buluşma ve dinlenme alanları betonlaştırılmaya ve ticarileştirilmeye çalışılmaktadır. Bir kez daha kamuoyu yanıltılarak güç ve paranın prestij kazanması hedeflenmektedir.”
Deklarasyonda Taksim’in kent içindeki işlevi üzerinde de duruldu. İstanbul’un en önemli kamusal alanı olduğu, bayramların, şenliklerin burada kutlandığı, hak taleplerinin burada dile geldiği anlatıldı.
Taksim’in düzenlenmesinde oldubittilere izin verilmemesi, projenin acil olarak durdurulması istendi.
Eylem boyunca Taksim Meydanı’na sahip çıkmanın gerekliliğinin anlatıldığı ve bu konudaki kararlılığın vurgulandığı konuşmalar yapıldı.
DİSK Genel Sekreteri Adnan Serdaroğlu meydanların gelişmiş ülkelerde özgürlük alanları haline gelmiş olduğunu söyledi. Taksim’in emeğin meydanı olduğunu anlattı. “Meydanlar kapanıyorsa özgürlük yok demektir.” (YY)