2. Mansiyon, Büyükada Fayton Meydanı Kentsel Tasarım Yarışması

2. Mansiyon, Büyükada Fayton Meydanı Kentsel Tasarım Yarışması

Mimari Açıklama Raporu

BİRARADA: BİR ADA TAHAYYÜLÜ

HEM İLK HEM SONSÖZ

Her Adalının kendi kişisel yaşantıları üzerinden hissettikleri, tasarım alanındaki profesyonellerin de meslekleri üzerinden meydanda hissettikleri, izini sürdükleri bazı şeyler var. Bu proje çerçevesinde ve süreç boyunca yapılan tartışmalarda; Ada hakkında fikirleri olan, yaşayan, atların acısını derinden hisseden, sorgusuzca atılan adımlardan son derece etkilenen ya da oradan hayatında sadece bir kez geçip hala orası hakkında hisseden, düşünen, tartışan, sorgulayan kişilerle fikirsel birliktelikler zaman zaman da ayrılıklar oluştu. Dolayısıyla; bir tartışmada katılımcılığın nasıl uygulanabileceği üzerine önemli deneyimler yaşandı. Bu nedenle süreç boyunca oluşan kararsızlıklarımız dahi projenin ortaya çıkma serüveni açısından çok önemli…
Bu bir kent parçasına dokunmanın ne kadar zor olduğunu da gösteriyor bir anlamda…

Ve yola çıkıyoruz bugüne doğru… Adaya ayak bastığın an başlar asıl macera, ilke yine ve yine, tekrar ve tekrar aynı olmalı aslında ZAMANI YAVAŞLATMAK…

Einstein’ın anlattığına göre zamanın hıza göre değişim gösteren bir ölçüsü olduğu kanıtlanmıştır. Öyleyse biz kendimiz yavaşlamayı başarabilirsek ve bunu yapabileceğimize inanırsak, zamanın gerçekliğini de değiştirmeye başlayabiliriz. Yine Einstein zamanın görecelilik kavramından yani “öznel zaman”dan bahseder: “Zamanın özneye bağlı boyutu”

Öyleyse hele bir de kolektif özneyi tanımlayabilirsek…

Ve geldik bugüne doğru… Adadayız artık… Tam da karşımızda kendi başına bir simge Saat’in ta kendisi… ŞİMDİYİ ŞİMDİ GEÇİYOR…

BOŞLUKTAKİ DEVİNİM: YENİ KAMUSALLIK DENEYİMLERİ

Tarihsel açıdan yarışmaya konu olan boşluğun mekanlaşma hikayesine bakıldığında dönüşümün izlerini belirlemek mümkün. Emniyet Önü Meydanı’ndan Anadolu Kulübü’ne kadar devam eden ve bir sırt oluşturan falezin Saat meydanı ve yarışma alanında da etkili olduğu bilinmektedir. Meydandaki ana öge Panaya Kilise’si hakkındaki bilgilerden mezarlık alanına dahil olduğu anlaşılan bu kentsel boşluk; Büyükada için en önemli modernleşme hareketlerinden tarifeli vapur seferlerine Adalar’ın dahil olması ve takip eden süreçte İskele ve yakın çevresindeki projeler ile eş zamanlı olarak yeni bir döneme girer. Hem kıyı bölgesinde hem de Saat Meydanı çevresinde -Aşağı ve Yukarı Macar Meydanında- dolgular ile düzenleme yapıldığı, mezarlık üzerine yapılan dolgu ile boşluk bu defa katmanlaşmaya başlar. Süregelen kentsel gelişmeler sonucunda; katmanlaşan boşluk önce tanımlanmış parseller ve yerleşimin merkezini tanımlayan bitişik düzende bir doluluk, ardından ilk büyük yangınla Saat Meydan’ına yakın kesimin ikinci büyük yangınla tüm alanın yeniden boşluk dönüşümü izlenmektedir.

HAFIZA: ADALARIN KARANLIK MIRASI ILE BARIŞABILMEK

Geçmişin hafızasında boşluk ve doluluk arasında gidip gelen bir devinim gerçekleşir…

Geleceğin hafızasında da devam edecektir…

Geçmiş ve geleceğin hafızasını oluşturan ve kentte sadece Adalar’a özgü bir ulaşım tercihi faytonların adeta bir yıkım ile yok olması ile; meydanda faytonların yarattığı doluluğun tüm Adaların hafızasından silinmesi ile oluşan derin bir boşluk etkisine dönüştü. Üstelik bu boşluk -mekânsal bir boşluk gibi farklı biçimlerle doldurularak devinim yaratmak yerine- mekanın her yeni deneyimlenmesinde hafızanın derinliklerinde bir karanlık miras olma potansiyelinde. Projenin amacı, hafızanın yeniden üretilmesi ya da bir geçmiş inşası yapmak değil, aksine geçmişi geride bırakırken onunla barışabilmektir. Özellikle atların son yıllarda Adalar’da yaşadıkları ve Adalıların hafızasındaki izleri, kentin bu canlı varlıklar ile kurduğu tarihsel hafızayı da olumsuz etkilemektedir.

Peki bu hafızayı geleceğe taşımak nasıl mümkün olabilir?

Ada’nın ulaşım kurgusunda faytonlar ve yaya öncelikli ulaşım kararının açık alanlar üzerindeki izlerini görünür kılmak. Zeminde uygulanacak asfalt yarıkları ile meydanlar arasındaki yaya ilişkileri ve fayton rotaları izlenebilecektir. Burada izlenen yol ile özellikle Adanın atlarla oluşan olumsuz hafıza ilişkisinin, kentin bütününe bakarak ve İstanbul’un derin tarihinde çok önemli bir kentsel öge olan Hipodrom üzerinden meydanadaki biçimsel düzenden yeniden okuma denemesi ve kaybedilen onlarca atın hafızası ile Adaların karanlık mirası ile barışabilme çabasıdır. Yine meydan üzerinde geliştirilen stratejilerde bir kırılma ekseni belirlenmiştir. Bu eksen meydanın geçmiş ve gelecek arasındaki ikilemlerini vurgulamaktadır. Bu anlamda Hipodrom’un keskin geometrik formunun kırılma ekseni ile parçalara ayrılması ve Fayton Meydanının kendine ait izleri ile bütünleşebilme potansiyelleri aranmıştır.

METAFOR OLARAK MEYDAN: ADAYA ÖZGÜ KAMUSALLIĞIN MAYALANDIĞI YER

Fayton meydanının adaya sunduğu yeni kamusallık potansiyelleriyle birlikte burada oluşacak etkinin adanın tamamına yayılabileceği öngörülmüştür. Bu amaçla oluşturulan kamusal alanlar envanter haritası; Fayton meydanının yakın çevresindeki açık ve kapalı kamusal ya da yarı kamusal kullanıma uygun alanları göstermektedir. Adalardaki günlük kamusal kullanımların ya da yapılacak olan çeşitli etkinliklerin Fayton meydanına sıkıştırılması yerine adanın bütün kamusal mekanlarına yayılması ve diğer açık ya da kapalı kamusal alanların potansiyellerinin ortaya çıkarılması amaçlanmıştır.

Peki Fayton Meydan’ından üretilecek deneyim, bir mayaya dönüşerek

Adalar’ın bütünü hatta belki İstanbul için müstesna bir sonuca dönüşebilir mi?

Burada sunulacak öneri sadece fiziksel bir gerçeklik olarak değil, mekan ve olay bütünlüğünden doğan bir varlık olarak ‘meydan’ın görünürlülük ve seyredilebilir olma özelliklerini dikkate alarak eylemsellik potansiyellerini açığa çıkarmayı hedeflemekte. Bu ‘kentsel boşluğun’ sadece fiziksel gerçekliğin tasarlanması ile değil mekanı var edecek olan öznenin, hafızanın, sürecin, ve tüm bunları bir çatı altında toplayacak olan yönetimselliğinin birlikte tartışılması/tasarlanması ile yeni kırılmalara neden olabilir ve ‘yeni kamusallık deneyimleri’ oluşturabiliriz. Bu sayede Fayton Meydanı bulunduğu diğer kentsel boşluklarla kurduğu ilişkiler ağı üzerinden yeniden ve yeniden dönüşebilir, geleceğini hafızalaştırmaya ve bu boşluğun arkasındakini konuşturmaya başlayabilir, gösteremediğini gösterebilir.

Yaratılmış bir boşluktan, dinamik ve etkileşim ruhu ağır basan bir meydan deklarasyonuna…

FAZLAR      MEYDANA DAIR TAHAYYÜLLER ve GÜÇLÜ SIVIL TOPLUM

Aslında başlangıçta zaman vardı… …gelgelelim bu tek zaman pek çok zamanı içerir… (Batur, E.)

Zaman zaman içinde, kalbur saman içinde, Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde

Adalıların günlük yaşamlarını etkileyen ve anakara ile ilişkilerinin temel taşlarından biri olan günlük vapur tarifelerinin kentsel yaşantıyı ve en önemlisi Adanın kamusal alanlarını doğrudan etkilediği açıktır. Kamusal alanlardaki etkinliklerin ‘vapuru kaçırma’ riskini önceler olması, dolayısıyla bir tarifeli program ile bu derece belirgin ilişki kurmayı gerektiren Adaya özgü zaman kavramını önemle dikkate almak gereklidir.

Proje önerisi süreci dört ayrı faza ayırarak tanımlamayı tercih etmektedir, ancak fazlar zaman zaman birbirinin içine geçmekte, hatta birbirine dönüşebilmektedir. Projenin fazlara ayırdığı bu aşamalar, yer yer belirsizlikler içermekle birlikte, hatta geçirgenlikler de göstermektedir. Sürecin bütününde tariflenecek olan eylemsellikler fazların birer takvime dönüştürülerek, vakit ve raslantılar arasında bir karşılaşma zemini olarak tanımlanmasını sağlamıştır.

FAZ 1: YÖNETIMSELLIK KURGUSUNUN HAREKETE GEÇIŞI

Bu aşamada, Büyükada bütünü ve Adalar ölçeğinde ilişkilerini kurgulayacak bir yapının kuruluş öngörülerinin hazırlanması, alandaki çalışmalara katılımın sağlanması konusunda farkındalığın arttırılması, alana sahip çıkılabilmesi için gerekli meşruiyet zeminlerinin oluşturulması, kuruluş çalışmaları, temsil edilecek kuruluşların belirlenmesi, Faz 2 ile Faz 4 içerisindeki planlanacak eylemselliklerin tanımlanması ile bir mekan politikası kurgulanması ve gerekli kamu ve fon kaynaklarını (özellikle uluslararası platformlarda) belirleyerek bunun bir kamu politikasına dönüşümünü sağlamaktır. Böylelikle bu değerli kamusal boşluk daha da değerli kılınacaktır.

Burada amaç, yönetimsellik kurgusunun yukarıda sayılan çalışmaları planlayacak olan yapının meşruiyetinin net olarak tanımlanmış olmasıdır. Temsiliyet kazanamamış bir yapının dirençli olamayacağı, kabul göremeyeceği ve yıkılacağı açıktır. Özellikle Fayton Meydanı’nın Adaya özgü kamusallığın mayalandığı bir yer haline getirme hedefinin en temel şartı; Adalıların sahip çıkması, çalışmaların kesintisiz olarak devam ettirilmesi ve bu yapıda rol alacak kamu kurumlarının davet edici, katılımı teşvik edici olmasıdır.

FAZ 2: BOŞLUK TAHAYYÜLLERI VE POTANSIYELLER

Amaç sadece bir boşluk üzerinden metaforlar tariflemektir. Klasik düzendeki meydan, park, yol tanımlarının ötesine geçerek, alandaki ilişkileri önemseyen ve potansiyelleri ortaya çıkarmayı hedefleyen bir süreç olacaktır. Bu faz içerisinde hiçbir kalıcı inşai faaliyet olmayacak, Adalar dışından ya da Adalar’daki yerele özgü üretilen çalışmalarda geçicilik etkin olacak şekilder devam edecektir.

Faytonların çalıştığı dönemde etkin bir meydanı gözleme noktası olduğu anlaşılan yapı, bugün alanda atların izinin sürülebildiği yegane yapıdır. Yapı bu nedenle bu faz içerisinde farklı roller üstlenecektir. İlk kapsamda alanın katılımcı çerçevesinin kuvvetlenmesi için ve hafızanın parçalarından biri olarak kullanılarak, meydanın yönetimsellik modelini ve fazları anlatan bir nesneye dönüşecektir. Yapı alanın merkez ögesi olacak ve alanda üretilecek modelin fazlarını anlatan simülasyonlarının gerçekleştirileceği alan olacaktır. Meydan Yönetim Organı tarafından alana davet edilecek sanatçı ve tasarımcıların yapıyı kullanmaları mümkün olacaktır. Bu süreç içinde yapı aynı zamanda gelecek fazlar hakkında bilgilendirmeler ve alana ilişkin simülasyonlar hakkında bir bilgilenme alanıdır. Böylelikle yapı meydandaki yok oluşu temsil eden hafıza ögesi yerine Faz 1’deki yeni işlev/leri ile meydanı canlı bir varlığa dönüştüren, katılıma açık yönetimsellik temsiline dönüşerek geçirgenleşecektir. Aynı zamanda yıkımı öncesinde kendisinin de dahil olduğu “karanlık miras”ın bir parçası olmaktan arınabilecek, yeni potansiyelleri ve eylemsellikleri gündeme taşıyacaktır.

Bu morfolojik izin yönetimsellik açısından da çok önemli bir aktarımı vardır: Büyükada’nın iki mahallesi arasındaki sınır çizgisini oluşturması. Burada mahalleler arasındaki ilişki için önemli bir bilgi, projedeki bütüncül yönetimsellik kararlarını da yönlendirmiştir. Meydanın hemen yakınında Nizam mahallesi sınırları içinde bulunan ve her iki muhtarlık yapısının yan yana bulunduğu bina meydanda oluşacak yönetimsellik modelinde de mekânsal olarak etkin olabilecektir.

Meydanın sınırlarının belirleyen çevre mülkiyetlerin projenin oluşmasına etkileri olmasına karşın, meydana ilişkin bu yapıları tasarım sürecine dahil etmek mülkiyet durumları sebebiyle ancak yerel ya da merkezi yönetim desteğiyle mümkün olabilecek bir durumdur. Bunun en önemli göstergesi, proje yarışması süreci boyunca alanda yaptığımız gözlemler, görüşmeler ve kentsel boşluğun hafızası üzerine yapılan farklı çalışmalar çerçevesinde izlenmiştir. Özellikle yarışma ilanı ile yarışmacıların projelerini teslim edeceği belirtilen tarih arasındaki çok kısa sürede, alanda çok hızlı bir dönüşüm gerçekleştiği görülmüştür. Zahireci olarak hizmet veren ve arpa satan dükkan, atların gönderilmesi sonrasında zorunlu bir değişim geçirir, -elbette bu değişim sırasında mülkiyet sahibine olasılıklara dair bir yönlendirme yapmak mümkün olamadığından- boşluğun hafızasına dair, en önemlisi atlara dair bir çok iz de silinip gitmiştir…

Meydan çeperinin hafıza kaybı ve kimliksizleşmesi…

kaç arpa kaç lira, baskülde kimler neler tartıla… şimdi mekan fayans kaplana…

Tahminler ile bakıldığında cephe yüzeylerinin zemin kat ilişkileri tüm mülkiyetlerde meydana açık olmamakla birlikte, bir dönüşüm geçireceği ve doğrudan meydana açılan bir tercih kullanacağı da yüksek olasılıktır. Meydandaki her gelişme, elbette ki çeperlerinde var olan yapılara yeni yaşantılar sunacaktır. Ancak bunu uygulama öncesindeki tasarıma -tahayyüller ötesinde- dahil edebilmek mümkün değildir. Bu noktada, proje -değişmez ilke ya da kararlar yerine- katılımcı bir çerçevede oluşturmaya çalıştığı ada tahayyüllerini sunmayı tercih etmiştir. Dolayısıyla burada çeperlere ilişkin üretilecek olan tahayyüller her zaman yerlerini yeni olasılıklara bırakabilir. Tüm süreçte en kritik nokta tahayyüllerin geçmiş ve geleceğin hafızası ile ilişki kurabilir olmasıdır. Bu nedenle tahayyüllerin hayatın bir parçası olabilmesinin yolu, süreç boyunca alanda etkili olacak ekonomik baskının yerel ve merkezi yönetimlerce iyi yönetilmesi, hafifletilmesi ya da çeşitli desteklerle mülk sahiplerine zaman tanınması ile mümkün olabilir.

FAZ 3: YIKIM VE İNŞA

Projenin bu aşamasında amaç, biçimi tariflemektedir. Bu temel biçimin amacı mümkün olan en az dokunuşla alanı optimize etmektir. Bu aşamada yapılacak çalışmalar asfalt üzerinde yapılacak kesme işlemlerinin başlatılması ve bu sayede elde edilen parçaların döşeme malzemelerine dönüştürülmesi, kesiklerin yeni fonksiyonları için hazırlanması, alandaki zemindeki zemin suyu, elektrik gibi alt yapıya ilişkin düzenlemeler, peysaj çalışmaları olarak sıralanabilir. Fayton Meydanı özellikle Adalılar açısından en kısa sürede kullanıma geçirilmesi beklenen bir yer olduğundan, sürekli olarak inşaat açık bir alan izleniminde olmaması gereklidir. Bu fazın en temel hedefi inşai faliyetin bir bütün olarak ve kısa süre içinde tamamlanması yönündedir. Bu nedenle tasarımın kolay uygulanabilir olması, alandan çıkarılan her malzemenin yeniden alanda kullanılmasının sağlanması, burada önerilen başlıklar dışında gelecek fazda üretilecek tüm önerilerin geçicilik temelinde hazırlanması önemlidir.

FAZ 4: ŞIMDIKI ZAMAN VE MEYDANIN BIRLEŞTIRICI ETKISI

Fayton meydanının adaya suduğu yeni kamusallık potansiyelleriyle birlikte burada oluşacak etkinin adanın tamamına yayılabileceği öngörülmüştür. Bu amaçla oluşturulan kamusal alanlar envanter haritası; Fayton meydanının yakın çevresindeki açık ve kapalı kamusal ya da yarı kamusal kullanıma uygun alanları göstermektedir. Adalardaki günlük kamusal kullanımların ya da yapılacak olan çeşitli etkinliklerin Fayton meydanına sıkıltırılması yerine adanın bütün kamusal mekanlarına yayılması ve diğer açık ya da kapalı kamusal alanların potansiyellerinin ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Diğer fazların üzerinden zaman geçtikçe biriken meydan gündelik hayatı, meydanın alt kot ve üst kotu arasındaki farklı durumlara izin veren bir tasarım kararı ile desteklenmektedir. Faz 1’de başlayan Adalardaki örgütlenme sürecinin Faz 4’e kadar devam edeceği öngörülmektedir. Adanın tüm ihtiyaçlarının Fayton Meydanı’ndan karşılanması fikri yerine tüm kamusal alanlara yayılmış farklı farklı sosyo-kültürel kamusallıklar öneren bir ekosistemin parçası haline gelmelidir.

Etiketler

Bir yanıt yazın