Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın Boğaziçi Köprüsüne "büyük bakım" yapılacağını söylemesi tartışmaya sebep oldu.
Köprünün kullanıma kapanıp kapanmayacağı gibi soruları geçiştiren Bakan’ın bu açıklaması, 3. köprü için istanbullulara “şantaj mı yapılıyor?” sorusunu akıllara getirdi.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın Boğaziçi Köprüsü’ne “büyük bakım” yapılacağını açıklaması tartışmaya sebep oldu. Bakım sırasında köprünün kullanıma kapanıp kapanmayacağı, zaten berbat durumda olan İstanbul trafiğinin bu bakımdan nasıl etkileneceği gibi sorulara tatmin edici cevaplar vermeyen Bakan’ın bu açıklaması, geçtiğimiz günlerde katılımcı olmadığı için iptal edilen 3. köprü konusunda kararlı olduğunu belirten AKP hükümetinin istanbullulara şantajı olarak yorumlanıyor.
Bakandan şüphe uyandıran bakım açıklaması
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile birlikte İzmir’deki toplu açılış ve temel atma törenleri için Ege Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezine gelen Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binalı Yıldırım, gazetecilerin Boğaz Köprüsü’nün bakım planlaması ile İstanbul trafiğin bu süreçte nasıl düzenleneceğine yönelik sorularını yanıtladı.
Bakan Yıldırım, Boğazici Köprüsü’nün 2013 yılında bakıma alınacağını belirterek “2013 yılı itibariyle İstanbul Boğaziçi Köprüsü 40 yaşını doldurmuş olacak. Dolayısıyla büyük bakımı söz konusu. Telaşa gerek yok” dedi. Köprülerin de yaşlandığını, insanlar ve araçlar gibi bakıma ihtiyacı olduğunu dile getiren Yıldırım, bu kapsamda Boğaziçi Köprüsü’nün gelecek yıl 40. yılında büyük bir bakıma alınacağını belirtti. Yıldırım, köprünün bakıma alınmasının periyodik bir zorunluluk olduğunu iddia ederek şunları kaydetti:
“Araçların nasıl ki bin, 10 bin, 30 bin ve 100 bin kilometre saatlik bakıma ihtiyacı varsa, köprünün de küçük, büyük bakım periyoduna ihtiyacı var. Bu çerçevede 2013 yılı itibariyle İstanbul Boğaziçi Köprüsü, yani birinci köprü 40 yaşını doldurmuş olacak. Dolayısıyla büyük bakımı söz konusu. Telaşa gerek yok. İstanbullular mağdur olmayacak. Gereken tedbirler neyse alınarak bakımı gerçekleştireceğiz.”
Bakım çalışmaları sırasında İstanbul trafiğine nasıl bir çözüm bulunacağına yönelik soru üzerine de Yıldırım, şunları söyledi:
“Trafik zaten İstanbul’da bir numaralı sorun. Köprü bakıma alınsa da alınmasa da bugün itibariyle birinci köprüden 200 bin, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden 250 bin araç geçiyor. Kapasitesinin üzerinde çalışıyor. Bakım esnasında mağduriyet yaşanamaması için ona göre planlama yapılacak. Trafiği en az etkiyecek tarzda bir bakım programı gerçekleştirilecek. Endişeye gerek yok.”
Mühendisler itiraz ediyor
Boğaz Köprüsü 40’ıncı yılında 1 yıl kapatılacak ve ağır bakıma girecek iddiasına Boğaziçi Köprüsü’nün yapımında görev alan mühendisler karşı çıktı. Vatan’ın haberine göre köprünün projesini çizen İngiliz mühendis Brown’ın “Köprü sizi 120 sene götürür” sözünü hatırlatan mühendisler, “Ana kablolar 100 senede bir değiştirilir” diyor.
Köprünün hizmete açıldığı 1973’te Bayındırlık Bakanlığı adına kontrol heyetinde yer alan Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Semih Tezcan ise açıklamasında “Köprünün bakımı çalışırken yapılır, kapatılmasına gerek yok” dedi. Tezcan, bakanlık kaynakları tarafından yapılan açıklamanın ‘üçüncü köprüye ihtiyaç duyulsun’ diye yapıldığını belirterek şunları kaydetti:
“Köprünün boyaları ve oturma mesnetleri zaten düzenli olarak değişiyor. Dünyanın hiçbir örneği olmayan bir durum. Ana kablolar gerek olursa ortalama 100 senede bir değişir. O da paslanma ya da kopma gibi bir durum olursa değişir, ağır bakımı yapılır. Köprüye her sene bakım yapılıyor. 2004’te askı halatının gövdeye bağlanan levhaları kopmuştu, o levhalar güçlendirildi bir daha askı çubuğu kopması söz konusu olmaz. Köprü sağlam. 40. yıl oldu diye ağır bakım gerekmez. Ana kablo değişmesi demek ciddi bir hasar var demektir. Köprünün bilmediğimiz bir ayıbı mı var?”
“Şantajla ‘kalkınma’ olmaz”
Konuyla ilgili bir açıklama yapan TKP, Boğaz Köprüsü’ne bakım açıklamalarının maksatlı olarak ortaya atıldığını belirterek, Hükümet’in 3. köprüye gerekçe yaratmak için halka şantaj yaptığını ifade etti. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Boğaz Köprüsü bakıma alınmak zorundaymış. Hükümet, bu nedenle bir an önce Boğaz’a üçüncü köprüyü yapmak istiyormuş. Üçüncü köprü 6 milyar dolara mal olacak, 350 milyar dolarlık rant yaratacak. İstanbul’un zaten bir avuç kalan ormanlık arazisi tamamen yok edilecek, suları kirletilecek, içinden çıkılmaz Trafiği, kalabalığı biraz daha artacak. AKP, adına “kalkınma” dediği bu yağma projesine kimseyi inandıramayınca çareyi şantajda buldu. “Boğaz Köprüsü bir yıl kapanacak, üçüncü köprü şart” diyorlar şimdi. Oysa uzmanlar, bunun da bir yalan olduğunu, Boğaz Köprüsü’nün bir yıl süreli kapsamlı bir bakıma kesinlikle gereksinimi olmadığını söylüyorlar. Adında “adalet” geçen parti ülkemizde adaleti toptan katletti. Adında “kalkınma” bulunan parti, kalkınmayı da şantajla halka dayatılan rant projelerine dönüştürdü. Ülkemizin gerçekten kalkınması için esas zorunluluk, rant şebekelerinden ve onların çıkarları için şantaja başvurmaktan çekinmeyen iktidarlardan kurtulmasıdır.”