Öğrencilik günlerinde Galata'da dolandığımda her seferinde kendimi Doğan Apartmanı'nın bahçesinde bulurdum.
Sokakların meyili midir, taş, beton Galata’da bir parçacık yeşil bulma içgüdüsü müdür bilmiyorum ama şaşmaz bir şekilde gün, hep bahçenin sonunda setten Tarihi Yarımada’ya bakarken biterdi.
O zaman avluya girişteki kapı hep açıktı, kuş uçurtmayan güvenlik görevlileri de henüz doğmamışlardı.
Varlığı boyunca adı beş kez değişen Doğan Apartmanı’nda “En çok ne değişti?” sorusunun cevabı herhalde bu. Avluya açılan kapılar kapandı, Doğan Apartmanı sadece sahibinin oldu.
Fakat… Arkitera Açık Kapı Festivali ile yılda bir kez de olsa meraklılarına açılıyor kapılar. Bu fırsatı değerlendirdim, kapı aralandığı gibi içerideydim.