Lundgaard & Tranberg Arkitekter, hazine sandığını andıran ve geçmişle bağlantı kurarken şehri geleceğe taşıyan bir müze tasarladı. 20 farklı proje arasından seçilen tasarım; sağlam, kaliteli tuğlalardan meydana geliyor ve çevresiyle uyum içinde çalışan bir müze yapısı ortaya çıkarıyor.
Danimarkalı Lundgaard & Tranberg Arkitekter, Almanya’nın Rostock kentindeki yeni arkeolojik devlet müzesi için yapılan uluslararası yarışmayı kazandı. Kazanan proje, 6.500 m2’lik bir alana yayılıyor. Sağlam tuğlalardan meydana gelen yapısıyla müze, öne çıkmak yerine çevresine uyum sağlayan, gücü ve korumayı simgeleyen bir yapı olarak tasarlanıyor.
Böylece yapı, hem mecaz hem de yapısal olarak “hazine sandığına” benziyor. Müzenin, Mecklenburg-Vorpommern eyaletinin seçkin arkeoloji koleksiyonuna ev sahipliği yapması bekleniyor. Müzede sergilenecek arkeolojik eserler, 12.000 yıllık geçmişe sahip Baltık Denizi bölgesinin tarihini barındırıyor.
Rostock’un yeni nazım planına entegre olması, projenin kazanmasını sağlayan önemli bir kriter. Warnow nehrinin yanına yerleşen yapı, kıyı ile tarihi şehir arasındaki ilişkiyi yeniden tanımlayarak, liman bölgesini yerel halk ve gezginler için bir sosyal merkeze dönüştürüyor.
Mimarlar, zemin kat ile dış mekan rekreasyon alanları arasında doğrudan bir bağlantı kuruyor. Bu sayede, Rostock limanında bir kent simgesi yaratmayı hedefliyor.
Lundgaard & Tranberg Arkitekter’in kazanan projesi, 20 farklı yarışmacı arasından seçildi. Hem kalıcı hem de geçici sergilere ev sahipliği yapması planlanan müze; kafe, konferans salonları ve ziyaretçilere şehrin panoramik manzarasını sunan, erişilebilir çatı terası gibi programları da içinde barındırıyor.
Geleceğin müze müdürü Hans-Jörg Karlsen: “Bu tasarım, limanda bir dönüm noktası olacak muhteşem bir yapı ortaya çıkarıyor. Proje, tam da istediğimiz gibi, belirgin ve tanımlanabilir bir mimari profile sahip. Etkileyici bir fuaye ve iyi işleyen sergi salonları ile proje, müzenin gereksinimlerini mükemmel bir şekilde karşılıyor. Kazanan mimarlar, tüm bu unsurları göz önünde bulundurarak birçok doğru seçim yapmışlar,” diyerek proje hakkındaki olumlu görüşlerini bildiriyor.
Lundgaard & Tranberg Arkitekter ortağı, mimar Mikkel Kjærgaard Christiansen proje için ‘‘Geleceğe doğru bakan ve tuğla mimarisi geleneğini sürdürerek kentin tarihi geçmişiyle bağlantı kuran bir müze yapısı ile Rostock şehrinin iddialı gelişimine katkıda bulunabilmek harika. Ayrıca projenin, Mecklenburg-Vorpommern’in önemli ve geniş koleksiyonuna ev sahipliği yapmasına izin verilmesi de oldukça muhteşem,’’ yorumunu yapıyor.
Mimar, bilinmeyene doğru eşsiz bir deneyim sunarken; narin ve ışığa karşı hassas eserlerin sergilenebileceği korumalı bir ortam yaratmaya çalıştıklarını belirtiyor. Archäologisches Landesmuseum, tipik bir müze yapısının aksine açık bir hazine sandığını andırıyor. Kaliteli tuğlalardan meydana gelen yapı, Rostock şehrinin silüetine karışarak, akşamları bile şehrin ışıklarını gölgede bırakmıyor.