Mimarlar yatay ve dikey binalar arasında ilginç seçimler yapıyor. Tayvan'da dünyanın ilk dikey balık üretim merkezini yapan mimarlar Çin'de ise bir müze projesinde iç içe geçen yatay alanları tercih ediyor.
Dünyayı dolaşanlar artık nerede tatil yapacağını şaşırdı. Bunu dikkate alan mimarlar ise tatilcilere farklı deneyimleri yaşatacak projeleri üstlenmeye başladı. Ortaya hem tropik bir adada olup hem de püfür püfür bir esinti eşliğinde tatil yaptırmayı amaçlayanları hedefleyen tropik gemi fikri çıktı.
Güvertesi tropik adalarda bulunan ağaç ve yeşilliklerle donatılan bu yat farklı tatil deneyimlerine ev sahipliği yapacak. 90 metre uzunluğundaki süper lüks yat lüks süitlerden meydana geliyor.
Tropical Island Paradise adını taşıyan bu yatın içerisinde hindistan cevizi ağaçlarından tropik iklimlerde bulunan bazı hayvan çeşitlerine farkı tüm detaylar düşünüldü.
2011 Gökdelen Yarışmasına sosyal proje dalında aday olan Balık Kulesi (Fish Tower) dikey bir balık üretim çiftliğinden meydana geliyor. Geleneksel balık üreme çiftliklerinden 30 kat daha efektif bir çalışma olarak Tayvan’da hazırlanan proje ile özellikle de 2050 yılına kadar nesli tükenmekte olan balıkların yeniden hayata kazandırılması hedefleniyor. Özellikle de yırtıcı balık türlerini içinde barındıracak Fish Tower, dünyanın ilk dikey balık üreme çiftliği olacak. 20 kattan oluşacak projede 600’e yakın geleneksel balık üreme çiftliğine de yer verilmesi planlanıyor.
CONIX Mimarlık tarafından Belçika’nın Ostend şehrinde hayata geçirilen Oosteroever projesi bölgenin en ilginç yapılarından biri olacak. Dar bir zeminden yukarıya doğru genişleyen proje sınırlı alanları değerlendirmek için de bir alternatif oluşturuyor. 120 bin metrekare kullanım alanından oluşan projede 120 aparman dairesi yer alacak. Denize sıfır bir alanda bulunan proje ultramodern bir yapıda inşa ediliyor. Projenin ilk katı şehrin sosyal hayatına hitap edebilecek restoran ve sosyal alanlarla donatılırken üst katlar ise lüks rezidans alanları olarak şehrin en pahalı metrekare fiyatlarını oluşturacak.
Tayland’da yer alacak Taipei Modern Sanatlar Müzesi için bugüne kadar birbirinden ilginç projeler çizildi. Son olarak ise OTA+ Mimarlık tarafından çizilen bu ilginç proje yerel yönetimlere sunuldu. Birbiri içinde birden çok binadan oluşan ve galerilerden sanat depolarına hatta çocuk sanat müzesine kadar farklı yapılardan oluşuyor. Birbirinden ilginç konseptlerdeki dikey projelerin aksine Taipei Müzesi yatay bir alanda ve birbirinden bağımsız alanlardan meydana geliyor.
ABD’de yapılması planlanan ve adını Uzakdoğu’dan alan Yheu-Shen Chua barajı dünyanın en ilginç baraj projelerinden biri olacak. Geleneksel olarak yapılan setler halindeki yapıların aksine karma bir mimari ile hareketlendirilen proje 2011 Mimarlık ödüllerine aday olan projeler arasında yer alıyor. Baraj olmasının yanı sıra tursitik bir görev de üstlenecek olan Yheu-Shen Chu, bir köprünün yanı sıra gözlem platform ve çeşitli galerilerden oluşacak. Projenin en temel amaçlarından biri ise Black Kanyon’un adeta bir galeri alanı gibi kullanılması olacak.
Kore’de hayata geçirilmesi planlaah Busan Opera Evi salyangoz temasından esinleniyor. Zaman ve mekân kavramlarını birbirinden ayırd eden proje akıcılık temasından esinlenerek hayata geçiriliyor. Deniz kabukları, salyangozlar ve Pasifik’in dalga seslerinin yer alacağı müzenin konseptinde çok amaçlı bir tiyatro da yer alacak. Gösteri Sanatları Merkezi olarak kullanılacak bu alan şehirde yapılacak tüm kültür ve sanat organizasyonlarına ev sahipliği yapmayı amaçlıyor. Busan’da mimarideki doğallığın yanı sıra doğal ışık, doğadan sesler gibi detaylar da düşünüldü.