Otellerde Banyo Deneyimine Farklı Bir Bakış

Kendimizi şımartmaya vakit bulamadığımız zamanlarda banyo yapmak, kişisel zaman yaratmak için mükemmel bir fırsat oluyor!

Bazı otellerin banyoları, sadece temel ihtiyaçları karşılamakla yetinmeyip, ziyaretçilerine rahatlamak, yenilenmek ve eğlenmek için tasarlanmış mekanlar sunuyor. Değişik atmosferler yaratma amaçlı aydınlatılan duşlar, polyesterden imal edilmiş lavabolar gibi donanımlara sahip banyolar, banyo yapmaya eğlenceyi geri getiriyor! Singapur’daki geniş ve modern Klapsons, The Boutique Hotel’in Executive Odaları’nın merkezinde şeffaf banyolar yer alıyor. Auckland’daki Hotel DeBrett ise Art Deco’ya öykünen banyolarıyla modern lüks yaşam ile 1920’lerin ihtişamını biraraya getiriyor. Atina’da yeni açılan New Hotel’in banyo mekanlarını ise ünlü tasarımcı kardeşler Fernando ve Humberto Campana tasarladı. Geri dönüştürülebilen malzemeleri kullanmarıyla ünlü tasarımcılar, eski Olympic Palace Hotel’in taşıyıcı elemanlarını kullanarak çarpıcı banyo iç mekanları elde etmişler.

Klapsons, The Boutique Hotel, Singapur
Şehrin finans merkezindeki bu 17 odalı otel, oldukça sofistike bir rahatlık sunuyor. Otelin tasarım prensiplerini fonksiyonellik, inovasyon ve vakit kısıtlaması oluşturuyor. Tasarımın yürütücüsü Sawaya&Moroni’den William Sawaya, tasarım takımının üyelerine farklı odalar vererek hepsinin kişiselleştirilmesini sağlamış. Executive Odaları’nın merkezinde, şeffaf, salyangozvari girişleri ile ilginç duş tasarımları bulunuyor, ayrıca her iki yanında tabandan tavana uzanan aynaların, aydınlatmanın ve bir radyonun bulunduğu bir açık duş da yer alıyor. Cosmo Odası’nın ise aynı zamanda odanın özel taraça alanında ahşap kaplı bir duşu da var. Böylece kullanıcıların, isteklerine göre iç veya dış mekanda duş alma imkanı oluyor. Tüm banyolarda lüks Molton Brown tuvalet takımı kullanılmış.

Hotel DeBrett, Auckland
Auckland’ın moda merkezindeki bu cezbedici otel, derin küvetli, kadife bornozların bulunduğu ve Art Deco üslubundaki tasarım öğelerinin yer aldığı lüks banyolara sahip. Petek mozaiklere benzer şekilde mozaik seramikleri ile duvarlar, binanın 1920’li yıllarına saygı duruşunda bulunurken, cilalı siyah granit yer kaplamaları ve alttan ısıtma sistemi ile modern bir etki katıyor. Ayrı küvetlerinin bulunmasının yanı sıra farklı banyo deneyimleri için iki duş başlığı ve görüntüyü büyüten bir ayna bulunuyor. Tanınmamış Yeni Zelanda markalarının yanı sıra otelde, sadece buraya özgü tasarlanmış, sürdürülebilir malzemeler kullanılmış Eithne Curran tuvalet takımları kullanılmış.

New Hotel, Atina
Brezilyalı Campana kardeşlerin tasarımı olan otel, atılmış malzemeler ve yedek parçalardan oluşturulan sanat eserlerine ev sahipliği yapıyor. Yapının sahibi, Kıbrıslı sanat koleksiyoncusu Dakis Joannou, eski Olympic Palace Hotel binasının taşıyıcı elemanları, malzemeleri ve objeleriyle tüm duyulara seslenebilen bir bina inşa ettirmiş. Yunan mitolojisinden etkilenerek oluşturulan iç mekanları bulunan 79 oda ve süitlerde, ziyaretçilerine lüks banyo alanları ve yaratıcı oda düzenlemeleri sunuyor. Örneğin, altın rengi polyester ve pirinç malzemenin kullanıldığı lavabolar bazı odalarda banyo alanının içinde yer almıyor. Bunun yanı sıra banyolarda bambudan kaplamalar gibi alışılmadık malzemeler kullanılmış. Ayrıca tüm banyolar Kiehl ve Clarins marka tuvalet takımlarıyla donatılmış.