“Altın mı, yaşam mı?”

Uşak Kışladağ'da bulunan yeni altın rezervleri endişeleri arttırdı...

Dr. Uygar Özesmi Gezegen’in Geleceği adlı radyo programında Uşak’taki gelişmelere dikkat çekiyor ve şunları söylüyor:

“Siyanürlü altın çıkarıldığı için sivil toplum kuruluşlarının yıllardır itiraz ettiği Uşak Kışladağ madeninde bulunan altın rezervine, ek rezervler bulundu.

Madeni işleten Kanadalı Eldorado firması, değeri 19 milyar dolara yaklaşan rezerv için madeni iki kat büyütme kararı aldı. Bu da, daha önce Danıştay kararı ile kapatılan ancak daha sonra çıkan izin sonrası faaliyetini sürdüren madende, kullanılacak siyanür miktarının iki katına çıkarılması anlamına geliyor.

Türkiye’nin en büyük altın madeni olan Kışladağ’da kullanılmış siyanür 1800 dönümlük alana kurulan 60 metre yükseklikteki 5 atık tepesinde biriktiriliyor. El Dorado, bu yeni proje için Çevre ve Orman Bakanlığı’na Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu başvurusu yaptı. Ancak Kışladağ’ın, şu anki haline dahi, büyük muhalefet gösteren ve yıllardır şirkete karşı hukuk mücadelesi yürüten Ege Çevre ve Kültür Platformu, Türkiye Mimar Mühendis Odaları Birliği, Çevre, Jeoloji, Metalurji ve Kimya Mühendisleri Odası gibi kurumların bu yeni projeye de tavır alması bekleniyor.

Madenin ömrü dolduğunda gerisinde 132 milyon tonu zehirli asit üreten, 242 milyon ton kimyasal atıkla, 400 metre derinlik ve 1 km çapında bir zehir göleti bırakması bekleniyor.”