JSa architects ve Robert Hutchison Architecture tarafından Meksika'da tasarlanan Rain Harvest Home, stil ve sürdürülebilirliği bir araya getiriyor.
Mexico City’nin yaklaşık iki saat batısındaki, Temascaltepec bölgesinde, bir mimar ve ailesi için yakın zamanda tamamlanmış olan Rain Harvest Home, su tasarruf sistemine yeni bir biçim kazandırıyor. Bir ana konut, bir sanat stüdyosu ve bir hamamdan oluşan Rain Harvest Home, bölgenin bol yağış almasına rağmen nadiren uygulanan yağmur suyu hasadı ile tasarımı bütünleştiriyor.
Evin sahibi JSa architects’ten Javier Sanchez ve Robert Hutchison Architecture’dan Robert Hutchison tarafından tasarlanan Rain Harvest Home’un arkasındaki konseptin kökleri, bulunduğu yerin benzersiz niteliklerine dayanıyor.
“Bu rezerv alanın içindeki her evin, yağmur suyu hasat sisteminini içermesi gerekiyor. Çıtayı yükseltmek ve suyumuzun yüzde 100’ünü dış kaynaklara bağımlı olmak yerine kendi alanımızdan hasat edip edemeyeceğimizi görmek istedik.”
Javier Sanchez
Binaların her biri, yıl boyunca eve su sağlamak için yağmur suyunu temizleyen ve depolayan yer üstü ve yer altı rezervuar sistemine sahip. Yerinde su arıtma sistemi öncelikle yerçekimi ile besleniyor, içilebilir ve arıtılmış su sağlayan beş sarnıç içeriyor. Kimyasal içermeyen bir kara su arıtma sistemi ayrıca atık suyu yerinde arıtıyor. Tuvaletlerde kullanım için gri su olarak yeniden kullanılmasını veya biyo-tarım bahçeleri ile birlikte kendi kendine yeten bir gıda sistemini beslemeye yardımcı olan arazideki meyve bahçesini sulamayı sağlıyor.
Su tasarruflu bir ev yaratmak, evi ailesiyle birlikte sığınak olarak kullanan Sanchez için özellikle önemliydi. “Mexico City’de çok yağmur yağmasına rağmen büyük bir su kıtlığı var çünkü yağmur suyunu hasat etmiyoruz. Bunun yerine vadiye su pompalıyoruz. Tasarımcılar olarak, tasarımlarımızda bu konular hakkında konuşmamız ve yeni olasılıkları denememiz gerekiyor. Bazen yerleşik bir örneğiniz olduğunda, özellikle yağmur suyu hasadı ile ilgili yeni olasılıkları anlamak daha kolaydır. Proje, kapalı devre bir sistem içinde yağmur suyu hasadı ile nelerin mümkün olduğunu görmek için devam eden bir deney. Hiçbir şey bilimin göründüğü kadar objektif değildir, çünkü her şey ne kadar ve ne zaman yağdığına bağlı olarak zamanla değişir. Evdekiler bununla yaşamak zorunda ve tasarımcılar olarak bizim için sürekli bir öğrenme deneyimi sağlıyor. Bu deneyim, tasarımı su ve yaşam döngüsüne entegre etmekle ilgili.”
Binalar aynı zamanda doğal çevreleriyle simbiyotik bir ilişki ifade ediyor. Her yapı, iç ve dış mekan arasındaki çizgiyi bulanıklaştıran önemli miktarda açık alana sahip. Dikdörtgen ve büyük ölçüde yatay olan ana ev, doğal ışığın tüm odalarına süzülmesini sağlamak için çatı ışıklıklarıyla donatılmış.