James Corner ve Yenilikçi Peyzajlar

Peyzaj Mimarlığı'nın Öncüleri dosyası kapsamında, 21. yüzyılın en yenilikçi ve etkileyici peyzaj mimarlarından biri olan James Corner'ı inceliyoruz.

1961 yılında İngiltere’nin Preston kentinde doğan Corner, 1983 yılında Manchester Metropolitan Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nden mezun oluyor. 1986 yılında Pennsylvania Üniversitesi’nde Peyzaj Mimarlığı ve Kentsel Tasarım yüksek lisans eğitimini tamamlayan Corner mezuniyetinden sonra Wallace, Roberts and Todd, Richard Rogers and Partners ve William Gillespie and Partners gibi ofislerde çalışıyor.

Corner açık alan tasarımında peyzajın ham, doğal ve ekolojik olarak ele alınması yaklaşımını geri getiriyor. Bu yaklaşımını Frederick Law Olmsted ile karşılaştırmak mümkün. Bir diğer yandan, post-endüstriyel kentin dönüşümü üzerine yaptığı çalışmalar ile, Peter Latz’tan etkilenmiş bir tasarımcı olduğu söylenebilir.


Philadelphia Navy Yards Central Green (James Corner Field Operations)

Corner, günümüze kadar birçok ödül alıyor ve bu ödüllerin çoğunu alan ilk peyzaj mimarı oluyor. 1996’da Corner, Tasarımda Seçkin ve Yenilikçi Öğretiler ve Öğretim Yöntemleri G. Holmes Perkins Ödülü’nü alıyor. Takip eden yıl ise Şehircilik ve Peyzaj Mimarlığı dalında Profesör unvanını alıyor. 2000 yılında ise yenilikçi tasarımları destekleyen Daimler-Chrysler Ödülü’nü alan ikinci peyzaj mimarı oluyor. Şehircilik ve peyzaj mimarlığı konularında yenilikçi yaklaşımlar üzerine çalışan Corner, TIME dergisinin 10 En Etkili Tasarımcı (10 Most Influential Designers, 2010) ve Fast Company’nin En Yenilikçi 50 Şirket (Most Innovative Companies, 2012) listelerinde yer alıyor.


High Line (James Corner Field Operations ve Diller Scofidio + Renfro, fotoğraf: Iwan Baan)

2005 yılında kurulan James Corner Field Operations ofisinin en meşhur projesi olan High Line alışılmışın dışında bir peyzaj alanı. 2003 yılında açılan uluslararası yarışmada Diller Scofidio + Renfro ortaklığı ile birlikte kazandıkları yarışma sonucu üretilen parkın ilk etabı 2009 yılında tamamlandı. Örnek bir kent parkı olan High Line; ekolojik sürdürülebilirlik, kentsel yenileme, yeniden kullanım ve yeni yapı üzerinden koruma kavramlarının güncel ve uygulanabilir prensiplerini içerisinde barındırıyor.


High Line (James Corner Field Operations ve Diller Scofidio + Renfro, fotoğraf: Iwan Baan)


High Line (James Corner Field Operations ve Diller Scofidio + Renfro, fotoğraf: Iwan Baan)

2,3 kilometre uzunluğunda, terkedilmiş tren raylarının yeni bir kamusal açık alana ve Manhattan’ın batı yakası boyunca uzanan doğrusal bir parka dönüşümünü kapsayan projenin ilk dokuz bloku 2009 yılında açılıyor. High Line projesinde yürüyüş yolları için 3.500’ün üzerinde prefabrik beton plaka, 1.000 adet ağaç, 50.000’den fazla uzun ömürlü ot ve 30.000’den fazla çiçek soğanı kullanılıyor.

Birden fazla ölçekte işleyen kentsel olgu, kente farklı yönden bakış, daha önce ayrı olan komşuluklar için bağlayıcı, yerel halk için önemli bir yeşil alan ve kentsel çevredeki “greening (yeşillendirme)” hareketi için yeni bir model olan High Line’ın son etabı 2014 yılında tamamlandı.


Peyzaj Mimarlığı’nın Öncüleri serisinin diğer yazıları için buraya tıklanıyınız.

Etiketler

Bir yanıt yazın