De Zwarte Hond, enerji şirketi Alliander için ahşap strüktüre sahip sürdürülebilir bir yapı tasarladı.
Amsterdam Westpoort’taki Noordzeeweg’de bulunan tesis ve bölgesel ofisler, dairesel ve esnek bir yapıya sahip olup ahşap bir strüktüre sahip. Toplamda 21.000 metrekarelik bir alana sahip olan yapı topluluğu, 700 çalışan için bir ofis binası, atölyeler, depolar, test tesisleri, eğitim ve otopark yapılarından oluşuyor.
De Zwarte Hond, müşterileri Alliander, IMd, Copper8 ve DGMR ile birlikte sürdürülebilirlik hedeflerini belirleyerek yüksek esneklik, ölçeklenebilirlik ve modüler sonuçlar elde etmiş. Ahşap gibi sürdürülebilir malzemeler mümkün olduğunca kullanılarak yapıştırıcı, PU köpük veya sızdırmazlık malzemesi gibi zararlı maddelerden mümkün olduğunca uzak durulmuş.
Ofis binası ve eğitim tesisleri tamamen ahşap bir yapıya sahip, esnek olması ve sağlıklı bir çalışma ortamı yaratması için tasarlanmış. Ayrılabilir yapısı sayesinde otopark binası büyüyüp küçülebiliyor. Cephe kaplamaları hava koşullarına dayanıklı Corten çelikten yapılmış olup, bölgesel ofisi gelecekteki zorluklara karşı dayanıklı kılıyor.
Bina sürdürülebilirlik açısından bir örnek. Gazsız ve enerji nötr, bunu 3.435m² güneş paneli ve termal enerji depolama sayesinde başarıyor. İnşaat ahşaptan yapıldığı için 560 ton CO² depolanmış. Ayrıca, maliyet azaltma ve malzemelerin yeniden kullanımına büyük önem verilmiş, döngüsel bir ekonomiye katkıda bulunulmuş.
Biyolojik çeşitliliğe sahip bir peyzaj planı, insanlara ve hayvanlara davetkar bir ortam sunuyor. Binaların etrafında ve üzerinde zengin bitki örtüsü (cephenin yüzde 30’u yeşil) böcekler, kuşlar, amfibiler ve küçük memeliler için bir yaşam alanı sağlıyor. Yağmur suyu yerel olarak yapı içinde depolanarak bitkilerin sulanmasında kullanılıyor.
Alliander, sürdürülebilirlik ve şeffaflık konusunda bilinçli bir şekilde tercih yapmış olup; bu bölgesel ofisiyle dairesel, iklim uyumlu ve doğa dostu bir çevreye katkıda bulunuyor.