Stockholm'ün merkezine arabayla sadece yirmi dakika uzaklıktaki ev, Värmdö Adası'nda ağaçlarla çevrili bir alana inşa edilmiş. Yapı, şehir konforundan vazgeçmeden kırsalın huzurlu günlük yaşamının tadını çıkarmak isteyen bir aile için tasarlanmış.
Tham & Videgård Arkitekter tarafından tasarlanan ev, zamanlarını şehir ve doğa arasında paylaşan bir aile olan müşteriler için, hem sessiz bir inzivaya hem de arkadaşlarla eğlenmeye yönelik bir mekan olarak tasarlanmış. İç ve dış mekanların karıştığı ve odak noktası manzara olan ev; bir deniz feneri veya büyük ölçekli bir güneş saati gibi bağımsız duran ve tamamen betondan inşa edilmiş, açıktaki ana kayaya sıkı bir şekilde sabitlenmiş dikey bir figür olarak yorumlanmış.
Büyük arazi, su üzerinde bir kayıkhanenin bulunduğu kıyı şeridinden, ormanlık dik bir yokuştan geçerek evin bulunduğu tepenin zirvesinde açık bir platoya ulaşıyor. Erişim yolu kara tarafından dik bir uçurum boyunca yükseliyor, bu da eve aşağıdan yaklaşıldığı anlamına geliyor ve evin takımadalar manzarasına bakan olağanüstü konumu ancak giriş katı seviyesine gelindiğinde tam olarak görülebiliyor.
Program üç kata ayrılmış. Zemin katta giriş ve servis alanları, orta ve ana teras katında sosyal alanlar ve üst katta yatak odaları yer alıyor.
Cephe yapısı bu katlar arasında hiçbir ayrım yapmıyor ve her kat arasındaki 45°’lik dönüşü sayesinde dışarıdaki manzaranın evin içindeki hareket için de bir referans noktasına dönüştüğü bir labirent etkisi yaratıyor.
Açık betonun opak yüzeyleri ile rüzgardan korunan boşluklara yerleştirilmiş terasların yer aldığı, heykelsi bir blok yığını kayalık bir tepe üzerinde yükseliyorlar. Bu işlem belirli bir labirent etkisi yaratıyor ve binanın uzaktan alternatif okunmasını sağlayarak, ona aynı anda sağlam ve şeffaf bir görünüş kazandırıyor.