Kampüsün Değişen Yüzü: Firbank Sandringham Curiosity Centre

Studio Bright, STEAM eğitimini teşvik etmek ve sürdürülebilirlik odaklı bir yaklaşımı vurgulamak amacıyla atıl binaları dönüştürerek disiplinler arası bir öğrenme merkezi oluşturuyor.

Fotoğraflar Rory Gardiner’e ait.

Firbank Sandringham Curiosity Centre, Studio Bright Mimarlık Ofisi tarafından Sandringham, Avustralya’da tasarlanmış.

Proje, Firbank Grammar School’un Sandringham Primary School kampüsü için konsolide bir STEAM bölgesinin kurulmasını sağlıyor.

Disiplinler arası bir STEAM programının teşvik edilmesi, okulun müfredatının önemli bir bileşeni. Bölge, şu anda kampüs içinde dağınık halde bulunan müzik, sanat, robotik ve gıda teknolojisi gibi sınıf türlerini bir araya getirecek.

Yeni STEAM bölgesi için önerilen alan, 2000’li yılların başında tamamlanan iki mevcut tuğla binadan (sosyal merkez ve genel amaçlı bir sınıf binası) oluşuyor.

Okul kampüsünün çevresinde yer alan mevcut binalar, iki kenar boyunca küçük bir üçgen bahçeyi çevreliyor ve öğrenme merkezi bahçenin üçüncü kenarı boyunca yer alıyor.

Tasarım tepkisi, mevcut binalara bir dizi mütevazı ve hassas müdahale uygulayarak, genel performanslarını ve programatik işlevlerini iyileştirerek daha azıyla daha fazlasını elde etmek.

Temel yeni unsur, daha önce birbirinden farklı olan binaları, geçirgenliği artıran ve iç ve dış öğrenme alanları arasındaki bağlantıları geliştiren uyumlu, tanımlanabilir bir bölge halinde birleştiren bir gölgelik yapısı.

Her sınıfın özel ihtiyaçlarına göre özelleştirilebilecek kaynaklara erişimi olan geniş, esnek sınıflar sağlamak için iç duvarlar kaldırılmış.

Az kullanılan bir tuvalet bloğu iki küçük grup odasıyla değiştirilerek yeni STEAM bölgesini mevcut kampüse bağlayan daha önce boş olan cephe harekete geçirildi ve çeşitli öğrenme grubu boyutları ve yetenekleri kolaylaştırılmış.

Akustik performansı iyileştirmek için iç mekanlar akustik panellerle kaplanmış.

Uyarlanabilir yeniden kullanım yoluyla çevresel etkiyi azaltmaya çalışmanın yanı sıra projenin temel amaçlarından biri de okulun sürdürülebilirliğe odaklanmasını “Living Lab” konsepti aracılığıyla kutlamak.

Mimari, sürdürülebilir uygulamaları ve öğrenmeyi sergileyen pedagojik bir araç olarak hareket ederken öğrenciler ve daha geniş okul topluluğu ile etkileşim kurmanın bir yolunu sağlıyor.

Işıkla dolu bir kanopi, yağmur suyu hasadı sürecini mimarisi aracılığıyla algılanabilir ve etkileşimli hale getiriyor.

Açıkta kalan oluklar, yağmur suyunu bir dizi eğimli çatıdan küçük yağmur suyu tanklarından oluşan bir sütuna aktarmakta ve daha sonra öğrenciler tarafından yeni bir mutfak bahçesini ve narenciye ağaçlarını sulamak için topluyor.

Mevcut binanın çatısından su toplayan büyük bir yağmur suyu tankı bahçenin merkezinde yer alıyor. Öğrencilerin yıl boyunca toplanan yağmur suyu miktarını görsel olarak izlemelerine ve farklı mevsimlerde seviyesini gözlemlemelerine olanak tanıyan bir göstergeye sahip.

Su oyunu unsurlarının ve açık hava iş istasyonlarının tasarımı, öğrencilerin günlük öğrenime neşe duygusunu entegre ederek yaratmaları için ilgi çekici bir alan sağlıyor.

Bu mütevazı proje, atıl bina stokunun uyarlanarak yeniden kullanılmasını sağlayan, gelecek nesillere değerli kaynakları besleyen ve sürdürülebilir uygulamaları yaratıcı sürece entegre eden ilham verici bir sürdürülebilirlik yaklaşımını gösteriyor.

Parçalarının toplamından daha fazlası olan bu proje, öğrencilere iklim kriziyle yüzleşme becerileri kazandıran neşeli ve interaktif bir öğrenme ortamını teşvik ediyor.