Dünyanın En Güzel Havaalanları

Prix Versailles, Dünyanın en güzel havaalanları listesini açıkladı. Bu havaalanları, 2 Aralık 2024'te UNESCO'da düzenlenecek törende 3 ana ödül için değerlendirilecek.

Prix Versailles, 2024 yılı için The World’s Most Beautiful Airports listesini açıkladı. Çevrelerinde olağanüstü izler bırakan, yeni açılmış veya yenilenmiş ”altı havalimanı ve terminal”in listesi aşağıda yer alıyor.

“Hava yolculuğu altyapısı, oynadığı son derece kültürel rolün giderek daha fazla farkına varılmasıyla birlikte gelişiyor. Havaalanları ziyaretçilerin ilk izlenimlerinden sorumlu olduğu için, her biri varış noktası için bir simgedir. Bir havalimanının tasarımı ve düzeni, yolcuların saygılı ve özenli olmaya teşvik edildiği bir turizm biçimini teşvik edebilir. Bir bölgenin doğal, kültürel ve sosyal miras kaynaklarının korunması, sürdürülebilir turizmin geliştirilmesi için hayati önem taşır.”

1. Zayed International Airport

Abu Dhabi, Birleşik Arap Emirlikleri

Şubat 2024’te açılan Zayed International Airport, modern mimari ve ileri teknolojinin mükemmel bir örneği. Kohn Pedersen Fox tarafından tasarlanan, çöl, deniz, şehirler ve vahalardan ilham alan tasarım, X şeklinde planlanmış olup, saatte 11.000 yolcuya kesintisiz hizmet verecek şekilde kurgulanmış. Havalimanı, geometrik formlarıyla Birleşik Arap Emirlikleri’nin ve Abu Dhabi’nin doğal ve kültürel çevresini yansıtmayı amaçlamakta.

Binaya entegre edilen 30 metre çapındaki cam heykel Sana Al Nour, gün ışığını giden yolcu bölümünden gelen yolcu salonuna yönlendirirken düşük enerjili hava akışı yönetimine katkı sağlayarak işlevsellik ve sanatı bir araya getiriyor. Ayrıca, havalimanı geri dönüştürülmüş çelik ve ahşap kullanımıyla sürdürülebilir malzeme seçiminde de fark yaratıyor. 7.500 güneş paneli ve 1.100’den fazla yerli ağaç ve bitki barındıran bu yapı, çevresel sürdürülebilirlik ve kendi kendine yeterlilik ilkeleriyle öne çıkıyor.

2. Felipe Ángeles International Airport

Zumpango, Meksika

Mexico City’nin kuzeydoğusunda yer alan yeni Felipe Ángeles International Airport, Aztek savaş silahını andıran kontrol kulesiyle Meksika’nın farklı eyaletlerine simgesel bir saygı duruşunda bulunuyor. Terminalin merkezinde yer alan güneş taşı, kültür ve geleneklerden esinlenerek tasarlanmış bir ikonografi örneği. İç mekanda Meksika’nın zengin tarihi mirası sergilenmekte olup yolcular müzeler ve tematik tuvaletler gibi özgün ve estetik unsurları keşfetmeye davet ediliyor.

Toplamda yaklaşık 21 km² alana yayılan havalimanının masterplanı Groupe ADP tarafından hazırlanmış olup, Meksika’nın en uzun iki pistine sahip. Depreme dayanıklılık için özel sarkaç izolatörler üzerine inşa edilen 18 modül ve 1.316 kolon içeren terminal, bu teknolojiyle donatılmış Amerika kıtasındaki en büyük yapı olma özelliğini taşıyor. Terminal ayrıca doğal ışık alan biniş kapıları ve 4.300 m²’lik merkezi bir bahçe ile çevresine uyum sağlayan geniş yeşil alanlar sunuyor. Proje, peyzajıyla doğal çevreye entegre olarak estetik ve işlevselliği ustaca birleştirmiş.

3. Changi Airport

Terminal 2
Changi, Singapur

Singapur, 21. yüzyıl mimarisini tropikal iklimler için yeniden şekillendiren mega yapılarıyla dikkat çeken bir bahçe kent (Garden City). Boiffils Architectures, sanatçı Patrick Blanc ile iş birliği yaparak Terminal 2‘nin genişletilmesi projesinde bu yaklaşımı benimsemiş. Bu proje, yolcu deneyimini yeniden tanımlayan yemyeşil dikey bahçeleri ve devasa dijital şelalesi “The Wonderfall” ile dikkat çekiyor.

Dreamscape, teknik bileşenleri gizlerken, yolcuları mekanda yönlendirmek üzere tasarlanmış ve sürükleyici bir iç mekan bahçesi sunuyor. Dijital bir gökyüzü, gerçek hava durumunu gerçek zamanlı olarak simüle ederek teknoloji ve doğanın estetik bir dengesini sağlıyor. Genişleyen yeni Terminal 2, doğanın fantastik ve büyüleyici bir yansımasını ortaya koyuyor.

4. Suvarnabhumi Airport

Midfield Satellite 1
Bangkok, Tayland

Suvarnabhumi Airport Midfield Satellite 1, mevcut terminalin doğal bir uzantısı olarak tasarlanmış, yapıya hem modern bir dinamizm hem de olgun bir karakter kazandırmış. Ana terminale bağlı 28 biniş kapısı bulunan bu dört katlı yapı, otomatik, yüksek performanslı yeraltı insan ve bagaj taşıma sistemleri ile donatılmış. Havalimanı, havadarlığı, yenilikçi tasarımı, yeşil alanları ve bol doğal ışığıyla dikkat çekiyor.

İç mekanda, Tayland’ın geleneksel ipek kumaş desenleri ve sepet dokumalarını anımsatan ahşap renkli çıtalarla dolu çapraz kemerli elmas desenli tavan dikkat çekiyor. Ayrıca, iç bahçeler yolculara ülkenin tropikal manzarasını hatırlatıyor. 2006’da açılan ve adını Sanskritçe “altın ülke” anlamına gelen Suvarnabhumi’den alan bu terminal, HOK mimarlık ofisi tarafından tasarlanmış.

5. Logan International Airport

Terminal E
Boston, Amerika Birleşik Devletleri

Boston Logan International Airport’un yenilenen Terminal E’si, ilk bakışta sürpriz bir etki yaratıyor. 410 metre uzunluğundaki terminal, ister havada ister karada olsun fark edilmeyecek gibi değil. Kırmızı dalga formundaki yatay cephesi, güneş ışığını aldığında adeta Boston şehir merkezini alevler içinde bırakıyor. Bu görsel etki tesadüfi değil, kente özgü bağlamsal bir konseptten doğuyor. Boston’un tarihi mahallelerinde yaygın olan kırmızı tuğla yapılar, şehrin ünlü beyzbol takımı Red Sox’ın da sembolü olan “Boston Kırmızısı” rengine ilham kaynağı olmuş.

Terminalin kıvrımlı çatısı, güneşin izlediği yol ile uyumlu prizmatik yapısı sayesinde gün boyunca cephede renk geçişleri yaşanmasını sağlıyor, mor ve turuncu tonlarına bürünerek dinamik bir görsel etki yaratıyor. Terminal aynı zamanda yolculara, hareketli şehir manzaraları ile okyanus kıyısını bir arada sunarak, estetik ve işlevselliği buluşturuyor. AECOM ve luis vidal + architects tarafından yapılan bu tasarım, Boston siluetine modern bir dokunuş kazandırıyor.

6. Kansas City International Airport

Kansas City, Amerika Birleşik Devletleri

Skidmore, Owings & Merrill (SOM), kuruluşundan bu yana sivil havacılığın gelişimini destekleyen bir mimarlık ofisi. Bu uzun soluklu deneyim, Kansas City International Airport‘un günümüz gereksinimlerine uyum sağlamasını mümkün kılmış. Havalimanı, şehir, işveren ve topluluk arasında “dünyanın en erişilebilir” olması gerektiğine dair bir anlayışla inşa edilmiş. Bu yaklaşım, hız ve güvenliğin yanı sıra kapsayıcılığı da tasarımın temel ilkesi haline getirmiş.

Hareket kabiliyeti kısıtlı bireylerin seyahatlerini kolaylaştırmak, tüm yolcular için daha rahat bir deneyim sağlamak anlamına geliyor. Evrensel tasarım, yeni terminalin iki katlı yapısında ve aydınlık, sıcak iç mekanında açıkça görülüyor. Kansas City tarihindeki en büyük altyapı projesi olan bu havalimanı, her fırsatta estetik bir deneyim sunmayı başarmış.