Ayako Arquitetura tarafından Brezilya'da tasarlanan The House in the Trees, ağaç tepesi seviyesinde yarattığı yaşam alanlarıyla görsel ve mekansal sürekliliği sağlayan bir konut olarak dikkat çekiyor.
Ayako Arquitetura tarafından tasarlanan The House in the Trees, Rio de Janeiro’ya 100 km uzaklıktaki Teresópolis’te yer alıyor. Brezilya’da yer alan konut, 10 metrelik kot farkına sahip dar bir arsada, en yüksek noktadan erişim sağlanarak konumlandırılmış.
Yapının girişinin sağında, yüksekliği 30 metreye kadar ulaşan ağaçlarla kaplı bir doğal rezerv bulunurken, ön cephe ise bölgenin dağ silsilesine kadar uzanan manzaraya hakim.
Tasarım, zeminin açık bırakılması, güneş ışığının içeri girmesi, merdiven yapımı, toprak hareketi ve nemle temasın en aza indirilmesi prensipleri üzerine kurulmuş.
Yapı, erişim seviyesinin 1 metre altına konumlandırılarak, yerden 7 metre yükseklikte, iskele tarzında bir strüktür olarak tasarlanmış.
Yapı, enine kesitte üç ana bölgeye ayrılmış: Açık ve geçirgen bir zemin kat, orman ve dağ manzarasına sahip yatay döşeme düzlemleri ile ağaç tepesi seviyesindeki ana yaşam hacmi.
Binanın yatay düzeni, bitki örtüsünün dikey yapısıyla tezat oluşturacak şekilde tasarlanmış. 20 x 50 cm boyutlarındaki ince beton sütunlar, iki ara döşemeyi destekleyerek ormanla iç içe bir yaşam alanı sunarken zemin serbest bırakılarak bitkiler, hayvanlar ve suyun doğal hareketine olanak tanıyor.
Ev içerisinde, enine düzenlenmiş mekanları bir araya getiren bir galeri yer alıyor.
Giriş hacmi, 19 modül ile oluşturulmuş ahşap çatı strüktürü sayesinde ritmik bir estetik kazandırarak mekanın akışkanlığını vurguluyor ve bu düzenleme galeri boyunca kullanıcıların rahatça dolaşabilmesini sağlarken mekansal sürekliliği de destekliyor.
Cam cephe, açılır mekanizması sayesinde yalnızca dolaşım işlevi sunmakla kalmayıp, aynı zamanda farklı kullanım alanlarına olanak tanıyor.
Galerinin görsel geçirgenliğine karşılık, yaşam alanları, manzarayı zıt bir düzlemde konumlandıran katı tuğla bir yapı ile çevrelenmiş.
Yatak odaları, mutfak, oturma odası ve banyolar, ağaç tepesi seviyesinde yer alarak, geniş açıklıklara sahip pencereleriyle orman manzarasını çerçeveliyor.
Bu mekanlar, kullanıcıların doğal çevre ile görsel bir bağlantı kurmasına imkan tanırken kuşların, ağaçkakanların ve sincapların doğal hareketlerini gözlemleme fırsatı sunuyor.
Hacimleri enine bağlayan çatı, sirkülasyon alanı ile iç mekanlar arasında yükseklik farkı oluşturarak iki eğime ayrılmış. Bu düzenleme, iç mekanlara ışığın girmesini sağlıyor.
Odaların genişliği, galerideki modülasyon ile uyumlu bir şekilde tasarlanmış. İç mekanlardan bakıldığında, galvanizli çelik saçaklardaki yeşil bitki örtüsü ve gökyüzünün yansıması, evin sınırlarının nasıl çözündüğünü gözler önüne seriyor.