Ertuğrul Emre Hüsrev'in Çuhadaroğlu 2024 Yılı Öğrenci Proje Yarışması için hazırladığı "İskele 360" isimli proje, eşdeğer mansiyon ödülü kazandı
Zaman
Tarlabaşı, birçok politik kararın etkisiyle en dinamik değişimlere sahne olan bir bölgedir. 1980’li yıllarda işlenen kent suçu, bölgeyi çevresinden izole ederek adeta bir separatör görevi görmüştür. Buna rağmen, Tarlabaşı çok kültürlü yapısını korumayı sürdürmüştür. Günümüzde ise bölge için düşünülen projeler, politik güçlerin kenti yeniden şekillendirme arzusunu yansıtmaktadır. Kentsel dönüşüm projeleri, evleri büyük apartman bloklarına dönüştürerek sosyolojik dokuyu değiştirmekte ve sokakta tasarlanmamış bir alan bırakmamaktadır. Bu yeni evler genellikle mahallenin mutenalaşmasına yol açmaktadır.
Yer
“Bir bütün, kendini oluşturan parçaların toplamından daha büyüktür.”
Bugün Beyoğlu’nun İstiklal Caddesi, bir kültür, sanat ve eğlence merkezi olarak görülürken, Tarlabaşı iyileştirilmesi gereken bir yara olarak algılanmaktadır. Ancak Beyoğlu’nda toplum, mekânın karakterine bürünen ama kendi mekânını üretemeyen bir misafir hâline gelmiştir. Proje, Tarlabaşı’nın kimliğini oluşturan ve iki farklı kotta bulunan eğimli sokakları birbirine bağlayan merdivenlerin, bu iki farklı bakış açısını bir araya getirmesini amaçlamaktadır. Semtin eğimli topografyasıyla uyumlu olan merdivenler, bir sirkülasyon alanının ötesinde potansiyel taşımaktadır. Bu merdivenlerin, bölgeden geçen insanların orayı yalnızca bir geçiş alanı olarak görmekten çıkmasını sağlaması hedeflenmektedir.
Mekân
“Zamanın doğal akışında, insan kendi alanını yaratırken mekân da insanını yaratır.”
Sokaklarda oturma pratiği silinmeye başladıkça, mekân üzerindeki karar yetkimiz de azalmaya başladı. Sahiplenme duygusu kaybolurken, sokaklarda çıkan sesler yalnızca bir uğultu olarak kalmaya başladı. Bu bağlamda proje, planlanmamış alanlar yaratarak kentlinin kamusal alanı şekillendirmesini aktifleştirmeyi amaçlamaktadır. Bu aktifleştirme, önce bir mahalleyi, ardından bir ilçeyi yeniden bir araya getirmeyi hedeflemektedir.
Strüktür tasarımında, davetkâr, kullanıcıların hayal gücünü uyaran ve yoruma açık bir yaklaşım benimsenmiştir. Metal çubuklar, birleşim elemanlarıyla birbirine kenetlenerek farklı kotlarda ilişki kurmaktadır. Modüler iskele, her kullanıcının hayal gücüne göre yeni bir işlev kazanabilmektedir. Sistem, asmak, takmak ve çıkarmak gibi eylemler etrafında şekillenmiştir. İskele, merdivenleri bir oyun alanının ötesinde, oyun üretim alanına dönüştürmeyi hedeflemektedir.