Eren Tümer Mimarlık Ofisi tarafından tasarlanan "Kazım Karabekir Kreşi", Adana'da yer alıyor.
1. Yer
Tasarım alanı Adana kentini doğu-batı (Seyhan – Yüreğir) ekseninde, Seyhan Nehri üzerinden bağlayan ve de dolayısıyla oldukça yoğun bir biçimde kullanılan Mustafa Kemal Paşa Bulvarı üzerinde yer alır. Parsel, kuzeyde Yahya Kemal Beyatlı İlkokulu, doğuda Seyhan Rotary Anadolu Lisesi ve batıda ise Gevher Nesibe Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile komşu pozisyonundadır. Tasarım alanının güneyinde yer alan Mustafa Kemal Paşa Bulvarı’ nın olumsuz getirileri olan egzoz salınımı ve gürültü kirliliği gibi etkenlere yine aynı bulvar üzerinde yer alan ve ölçek bakımından da -özellikle anaokulunun asıl kullanıcıları küçük çocuklar düşünüldüğünde- ürkütücü görünen bir üst geçidin etkisi eklenmektedir.
2. Kurgu
Az evvel belirtilen çevresel etkenler göz önüne alındığında, yapının kendisinden önce, söz konusu olumsuzluklar ile yapı ve dolayısıyla kullanıcıları arasında bariyer görevi görmesi hedeflenen aktif bir boşluğu organize etmenin daha önemli bir tasarım kararı olacağı düşünülmüş ve yerleşim bu doğrultuda kurgulanmıştır. Bu bağlamda, neredeyse bir kare formunda olan parsel, iklimsel veriler de göz önünde bulundurularak, güney-batı / kuzey-doğu köşegenleri boyunca iki eşit parçaya ayrılmış ve aktif boşluk olarak tanımlanan alan güneyde, yapının yer alacağı alan ise bu boşluğu merkezine alarak kuzeyde yer alacak şekilde tasarlanmıştır.
3. Yapı
Yapı, geriye kalan üçgen biçimindeki boşluğa bir kolu kuzey-batı / güney doğu, diğer kolu ise kuzey-güney ekseninde uzanan basit bir “L” nin izinde yerleşmektedir. Toplamda iki kattan meydana gelir ve 670 m2 kapalı alana sahiptir. Zemin katta iki, birinci katta ise üç adet derslik bulunmaktadır. “L”’ nin merkezine yemekhane ve etkinlik alanları gibi ortak alanlar yerleştirilmiş ve bu alanların daha büyük bir ortak alan olan aktif boşlukla (yani bahçe ile) ilişkileri güçlendirilmiştir.
4. Sistem
Yapıda doğal havalandırma ve aydınlatma gibi kavramlar önemsenmiş, bu bağlamda yapının sirkülasyon alanları merkezde kurgulanmış, hâkim rüzgâr yönü olan güney-batı ile ilişkilendirilmiş ve böylece gün içerisinde yapının doğal bir biçimde havalandırılabilmesi hedeflenmiştir. Öte yandan, yapının ikinci kat sirkülasyon alanları ise çatı ışıklığı ile aydınlatılabilecek şekilde tasarlanmıştır. Çatı ışıklıklarının üzerinde ise güneş enerjisi panellerinin de konumlandırılabileceği bir saçak düşünülmüş, bu sayede sirkülasyon alanları güneşin direkt etkisinden korunurken gün içerisinde enerji tüketmeden aydınlatılabilmiştir.
Öte yandan, diyagonal bir biçimde yapının merkezinde kurgulanmış olan ortak alanların bahçe ile görsel ilişkisinin güçlendirilmesi istenirken güneşin direkt etkisinden de korunması hedeflenmiş ve bu bağlamda düşey güneş kırıcılar cepheye entegre edilmiştir.