PROJE RAPORU
ANA TASARIM KARARLARI
İslam mimarisinin elemanları incelendiğinde bulunduğu devrin üslubundan etkilenen ve dönemin sanat anlayışını en iyi aktaran mimari eleman olarak mihrap dikkat çekmektedir. İlk ibadet mekanlarında mihrabın renkli bir çizgi, kaya parçası veya alçı bir levha olarak ortaya çıktığı görülmüştür. İbadet mekanında, yaratıcıyla baş başa kalındığında, bir yön işaretine gereksinimin olması, mihrabın gerekliliğini göstermektedir.
Tasarımda, İslam mimarisinin işaret ihtiyacını sürdürmek üzere mihrap bir duvar olarak vurgulanmış ve bu duvarın diğer elemanları organize etmesi ve bütüncül bir kompozisyon oluşturması önerilmiştir. Mihrap duvarı, oranlarının büyütülmesiyle yalnızca iç mekanda değil, çevre dokuda da bir odağa dönüştürülmüştür. Kıble eksenine dik tasarlanan ve yalın formda kurgulanan ibadet kütlesi, mihrap duvarını kırarak mihrap nişini oluşturmaktadır. Duvarın kırıldığı alanlardan gelen ışık iç mekanda mihrap duvarını vurgulamakta ve doğal aydınlatma sağlamaktadır. Duvarın bir kısmı yükselerek geçmişten bugüne camiyi temsil eden minareye dönüşmektedir. Bu süreçte benimsenen yalın kurguyu desteklemek amacıyla minarenin üzerinde kufi harfleri ile besmele yazılması önerilmiştir.
İbadet işlevi dışında kalan yarı kamusal birimler, avluya alınarak kamusallaştırılmış ve camiye hareketli bir yaşantı sunulmuştur. Çevreden gelen akslar avluda da devam ettirilmiş ve alanda sürekliği sağlamak amaçlanmıştır. Saçak elemanı ise, cami avlusu ve mihrap duvarının arkasında kalan alanı, duvarı kırarak birleştirmiş ve sürekliliğin devamı sağlanmıştır.
Avlu çözümünde var olan topoğrafya kotları düzenlenerek kullanılmıştır. Avludaki oturma alanlarının iklim de gözetilerek serin kalması istenmiş ve bu alanlar zeminin içinde oyuklar olarak düşünülmüştür. Su elemanı, ana yaklaşım boyunca konumlanıp yönlendirme sağlarken aynı zamanda kıble cephesinde mahremiyeti sağlamaktadır.
SENARYO
Cami; avlu, kamusal birimler ve ibadet birimi olarak üç ana şemada kurgulanmıştır. Avluya bakan ve kullanıcının her zaman aktif olarak kullanabileceği kamusal birimler; aşevi, kütüphane, takas ve bağış alanı, zanaat atölyeleri ve Kuran kursu olarak düşünülmüş ve işlevler maddiyattan uzaklaştırılmıştır.
Ramazan aylarında avlu iftar alanına dönüşmektedir. Saçağın oluşturduğu yarı açık alan hem geçişe hem de kamusal birimlere hizmet etmektedir. Namaz saatini bekleyen cemaat avludaki gölgelik alanlarda bulunan grup oturma alanlarında muhabbet edip kaynaşabilmektedir. Namaz vakti geldiğinde, cemaat ibadet kütlesinin girişinde yarı açık çözülmüş alanda abdestini alıp ayakkabısını bırakarak 0.00 kotunda kesintisiz olarak iç mekana ulaşır. Ön safların önemli olması nedeniyle namazgah ve mahfil dikdörtgen formda çözülmüştür. İbadet kütlesindeki yarı açık alan hem giriş vurgusunu oluşturmakta hem de namazgah dolduğunda son cemaat alanı olarak kullanılmaktadır. Kadınlar mahfili ve abdesthanesi +4.00 kotundadır ve namazgahla bağlantısı olmadan ayrı bir girişle avludan direk kullanılabilmektedir. Namaz bittiğinde çıkışın yoğun olma durumu göz önünde bulundurularak ayakkabılık ve halı başlangıcı lineer çözülmüştür.
İKLİMLENDİRME
Güneydoğu Anadolu Bölgesi yazları kurak, kışları yağışlı bir iklime sahiptir. Bu nedenle ibadet kütlesi ısı kaybını en aza indirgemek için dikdörtgen formda çözülmüştür.
Kütle kuzey-güney doğrultusunda konumlanarak rüzgarı rahatlıkla içeri alabilmekte ve mihrap duvarının kırılan kısmından ısınan havayı dışarı atabilmektedir. Güneyden gelen gün ışığını yükselen mihrap duvarı kesmekte ve kütleye gölge düşürüp serin kalmasını sağlamaktadır. Kamusal alt birimler ise batı yönünde konumlanmakta ve avluya vuran batı ışığını kesmektedir. Avludaki oturma alanları, peyzaj elemanlarıyla gölgelendirilmekte ve kuru yaz sıcağından korunmak için su elemanlarıyla nemlendirilmektedir.
Yapı malzemesi seçiminde Güney Doğu Anadolu Bölgesi’nde yerel yapı malzemeleri incelenmiş ve yüzyıllardır bu bölgede tuğla kullanımı olduğu görülmüştür. Nefes alan yapısı, ısı kaybını azaltması, günümüz teknolojisiyle birleştiğinde şeffaf yüzeyler sunması, tasarlanabilir örgü teknikleriyle özgün tasarım imkanı vermesi, nedenleriyle tuğla ana yapı malzemesi olarak seçilmiştir.
İÇ MEKAN
İslam Dini gösteriş ve israftan uzaktır. Bu nedenle dış mekanda önemsenen yalın dil, iç mekana da taşınmış ve malzeme özgün haliyle kullanılmıştır. Böylelikle ibadet anında dikkat dağıtıcı elemanlardan uzak durulmuş ve ibadete konsantrasyon sağlanmıştır. Caminin kucaklayıcı ve zarif dili olması gerektiği savunulmuş, bu nedenle insan ölçeği gözetilmiştir.
İç mekanda doğal aydınlatma kullanılması önemsenmiş, bunun için cephede cam tuğlalar kullanılmıştır. Cam tuğla dizilimi kullanıcıyı mihrap duvarına yönlendirmek üzere tasarlanmıştır. Doğal aydınlatma gerek mihrap duvarındaki kırılmayla, gerekse cam tuğla dizilimiyle kullanıcıyı mihrap nişine yönlendirmektedir.