Katılımcı (1. Kategori), Cami Tasarımı Fikir Yarışması

MİMARİ AÇIKLAMA RAPORU

Geleneksel İslam mimarisinde tarihsel süreklilik içerisinde yalın geometrik kompozisyonel bir tasarım dilinin ürünü olan mescitler tasarımın ana kaynağını oluşturmuştur. Mescit mimarisindeki pür ve açık okunaklı imgelemin tarihsel süreklilikteki karakteristik bileşenlerine odaklanılan tasarımın bir çıkış noktası da fonksiyonalist bir mekânsal kurguyla topografik uzamın örgütlenmesi olmuştur. Malzeme ve yapısal kurgunun insan ölçeğindeki algılama düzeyine olan katkısı da yine tasarım açısından önemli bir girdidir. Mekânsal düzenekte kapalı mekanlar ile onu örüntüleyen açık ve yarı açık mekanların belirgin bir bütünselliği ifade edecek şekilde kurgulandığı tasarımda, tematik ibadet örgüsünün mütevazi ve dingin yapısı, mimari biçim sözlüğünü etkilemiş olup anıtsallığa erişen yönelimlerinden bilinçli olarak kaçınılmıştır.

Topografik uzantıda bölüntülenmiş peyzaj örüntüsü alanının kuzey ucundan başlayarak, güneye doğru kademelenmiş ve cami mekanı alanının güney ucuna doğru konumlandırılmıştır. Caminin kuzeyinde ve doğusunda cami mekanı su ögesiyle sarmalanmıştır. Batıda yine imam evi konumlandırılmış olup, mahfil girişi şadırvan ile teknik servisler cami cephesinin batı cephesine bitişik olarak tasarlanmıştır.

Caminin kübik formunun mekânsal tamamlayıcıları olarak servis mekanları ve minare tektonik bileşenleriyle kamusal etkinliği mütevazi bir şekilde tamamlayıcı ve organik bir işlevselliğe hizmet etmektedir. Özellikle minare topografik uzantıda ana ibadet mekanını tanımlayıcı bir yapısal örgüyle ele alınmıştır. İslam mimarisinin en önemli simgesel öğelerinden olan minare, cami kütlesinin yalınlığını refere edecek şekilde bağımsız bir yapı olarak tasarlanmıştır. Cami kütlesinin işlevsel kompozisyonu, dışardan içeriye akan bir sadelikle kurgulandığından ibadetin ruhani atmosferini besleyici şekilde iç mekanda aynı şekilde yalın ve sade bir şekilde tasarlanmıştır. Özetle kompozisyonel olarak iç/dış yapısal kabuğun kesitsel izleğinde açık okunaklı bir dil birliği sağlanmaya çalışılmıştır.

Güneydoğu Anadolu bölgesinde yerel mimarinin malzeme ve tektonik bileşenlerine dayalı dizgeler yorumlanarak tasarım örgüsünde strüktürel açıklık, malzemenin dışavurumculuğu, gibi etmenler yapısal kurgunun plastik değerine katkı sağlayacak şekilde kurgulanmıştır. Bölgenin geleneksel konut sözlüğünde klimatif geçirgenlik avlular aracılığıyla kendini gösterir ki, tasarım kurgusunda kapalı masif bir şekilde tuğla örgününün çerçevelediği cami kütlesinde brütal çeperler sarmal bir biçimde sütunların çerçevelediği geçirgen bir son cemaat yeri ile benzer bir tektonik sürdürülebilirlik sağlanmaya çalışılmıştır.

Anadolu’da 15.yüzyıl mescitlerinde görülen son cemaat yerinin açık-sofalı (hayatlı) tipolojik örgüsündeki gibi karakteristik bir rasyonellik biçemsel olarak yorumlanmaya çalışılmıştır. Özetle ibadet kurgusunun rasyonel uzantıları, hem camide hem de diğer servis yapılarının tasarımında araçsallaştırılarak kullanılmış ve okunaklı tektonik bir kurgu elde edilmeye çalışılmıştır. Geçmişe öykünmenin rasyonel izlerini de taşıyan camide eşine az rastlanır Osmanlı eserlerinden biri olan Çinili Köşk cephe kurgusunda kendini hatırlatır ve bir kaynak teşkil eder. Topografik olarak ise mekansal kademelenmede cami mekanı ve onu çevreleyen birimlerin yer kurgusunu zedelemeden kullanımı önemsenmiş ve tanımlı bir kentsel ölçek yakalanmaya çalışılmıştır.

Etiketler

Bir yanıt yazın