MİMARİ PROJE RAPORU
Genel Yaklaşım
Proje arsası Küçükçekmece Gölü ile Marmara Denizi’ni birbirine bağlayan dere kıyısında yer alır. Toplu taşımayla ve araçla ulaşımı oldukça kolaydır. Arsa ve yakın çevresinin yüksek ekolojik potansiyeli vardır; Menekşe Caddesi üzerinde yer alan parklar, kuzeybatıda yer alan BŞB Parkı’yla beraber üst ölçekte yeşil bir koridor oluşturmaya uygundur. Kibrit Fabrikası; gelecek projeksiyonunda bir düzenlemeyle bu tür bir yeşil koridorda şüphesiz önemli bir kamusal odak ve nirengi noktası olacaktır.
Yapının rijit görünümü peyzajda dinamik çizgilerle harmanlanmış, peyzaj üzerindeki açık alanlara tanımlanan programlarla yapının fonksiyonel kalitesi zenginleştirilmiştir. Basınköy İstanbul Caddesi ve sahil yürüyüş yolu yapıya ana yaklaşım noktaları olarak tespit edilmiş, yapı-peyzaj sirkülasyonları ve girişleri bu alanlara göre düzenlenmiştir.
Kibrit Fabrikasına yaklaşımda; doğa ve mimarlığın mevcut birlikteliği, üst ölçekteki gelecek projeksiyonundaki durumu ve endüstri mirasına saygıyı göz önünde bulundurarak iç mekan çözümleri, içerisi ve dışarısı kavramlarının esnekliği, eski ve yeni materyallerin bir arada bulunması konuları ele alındı.
“Yapılara, onların karakterine, saygı göstermeyi ihmal etmeden çağdaş yaşamın gereklerine uyan işlevler vermeli; böylece yaşamalarını garanti altına almalıdır.”*
“Kalıntılar mimarlığın sonu, aynı zamanda mimarlığın başlangıcıdır. Kalıntılar tesadüfi ve eksiktir, bu nedenle yapay mağaralara dönüşürler. Mimarlık hassas kalıntıların tasarımıdır.”**
Mimari Kurgu
Yapının mevcut halindeki savunmasızlığı, doğanın olumsuz şartlarına olan korunaksızlığı, endüstri mirasının kalitesinin üzerine gölge düşürecek düzeydedir; miras, adeta bir kalıntı halinde görülmektedir. Ancak endüstriyel kalıntı yapının doğaya teslim oluşu; doğaya tarih boyunca zıt ilerleyen endüstriyelliğin aynı çatı altında kendiliğinden sentezlenmesi kayda değerdir: Doğaya teslim olma durumunun yapının inşa karakteriyle doğurduğu senteze, endüstri mirası kapsamıyla ele alınan değerli elementlerin varlığını ve değerini korumak kaydıyla denetim altında izin verildi.
Yapının içerisindeki gerek mevcut duvarların, gerekse taşıyıcı sistemin kurallılığı ve rijitliği; içte oluşturulan girift, modüler yeni hacimlerle zıt kontrast etkisiyle yeniden yorumlandı. Girift ve dinamik yeni hacimlenme; birbirileri arasında ve yeni çeperlerde oluşturulan boşluklar ve bakı noktalarıyla zenginleştirildi; dışarıda yer alan endüstri mirasının değerlerinin, eski-yeni sentezinin oluşturduğu farkındalıkla, kullanıcıların hafızasında sık sık tazelenmesi hedeflendi. Yeni hacimlerin eski hacmin varlığına ve saygınlığına değer katmasına, görsel anlamda birlikteliğine ve uyumuna özen gösterildi.
“Koruma sürecinin, bu değerleri tehdit eden etkenleri ortadan kaldırmak ve/veya denetim altına alması gerekir.”***
“Yeniden kullanım sürecinde yapılar kabul edilebilir bir yaşam standardına yükseltilirken, özgünlüğü, bütünlüğü ve anlamı saygı görmelidir.”***
Kamusal odak yaratma hedefini en üst düzeyde gerçekleştirmek amacıyla Kibrit Fabrikası içerisinde sergi salonu, kafeterya, restoran, atölye ve çok amaçlı salon hacimleri tasarlanmıştır. Peyzaj alanında performans alanı ve suya değen oturma amfileri yer alır. Atölyeler modüler ve birbirilerine kolayca dahil olabilen esnek yapılar olarak; çok amaçlı salon konferans, seminer, kokteyl, kutlama, konser vb. birçok amaca hizmet edebilme amacıyla esnek kurgulanmıştır. Yapı alanı içerisinde yer alan endüstriyel vinç konstrüksiyonu, restoran biriminin uzantısı olarak ele alınmıştır. Cadde üzerinde yer alan müştemilat yapısının fabrikaya bakan cephesi öne doğru-ek yapıyla- fabrikaya paralel genişletilerek kütüphane yapısı kurgulanmıştır; yeni cephedeki reflekte cam kurgusu fabrikadaki sentez yaşantıyı ve dinamikleri bir ayna gibi yansıtır. Fabrikadaki “eskinin içinde yeni” kurgusu, müştemilat yapısında “yeninin içinde eski” şeklinde yorumlanmıştır.