Nuh Naci Yazgan Üniversitesi Mimarlık bölümü son sınıf öğrencisi Esin Sarıkoç tarafından, Yüksek Mimar Ferda Dedeoğlu Bozkurt ve Mimar Sevgi Erkli Dursun yürütücülüğünde tasarlanan şehir kütüphanesi projesi.
Germir Mahallesi; tarihsel, toplumsal ve kültürel olarak katmanlı bir yapıya sahip olan mimari bir çevre oluşturmaktadır. Birçok kültürün bir arada dostça yaşayışlarına tanıklık etmiş ve sit alanı ilan edilmiş bir mahalle niteliği taşımaktadır. Fakat ilk anda anlaşılabilir, okunabilir olmaktan uzaktır. Kayseri kimliğini yansıtan taş evlerin oluşturduğu mahalle, zamanla tarihi ve kültürel zenginliğini arayan yarı harabe bir yer halini almıştır. Eskinin izlerini taşıması ve hatta bazı yapıların korunabilmesiyle günümüze ulaşmasının yanı sıra, zaman içerisinde dönüşen kenti de mahallede somut olarak görmekteyiz. Mahalle 1550’li yıllarda yapılaşmaya başlayan, insanı ezmeyen, yerel malzemeler kullanılarak inşa edilen yapılar ve bu yapıların birbirleriyle olan ilişkileri bütününe dayanan bir doku oluşturmaktadır. Doku boyunca bizleri takip eden sokak duvarları adeta mahalle girişinden başlayarak tüm dokuyu gezebilmemiz adına bize kılavuz oluşturmaktadırlar.
Alan analizleri yapılırken mahalleyi ortadan ikiye bölen bir dağılma meydanı ve meydandan hiçbir şekilde beslenemeyen sokaklar, yapılar dikkatimi çekmişti. Tarihi dokunun sık olduğu batı tarafından ziyade net bir düzen oluşturmayan ve tanımsız boşluklar oluşturan doğu tarafında çalışmaya karar verdim. Bu sorun beni arayüz oluşturma amacına yönlendirdi. Tasarım rotası sokak aksı kabul edildi ve sokaktan beslenen sokağı zenginleştiren aynı zamanda mevcut duvarlara zarar verilmeden bir şekilde sokağı da tasarıma dahil etme amacı güdüldü. Parçalı olarak tasarlanan projenin başlangıç rotasını bir ”Germir Pavilyonu” oluşturmaktadır. Pavilyonu meydan kısmında ve başlangıçta konumlandırarak hem meydanı zenginleştirmek meydandan beslenmek hem de sokağa gelen biri için Germir’i tanıtan, mahalleyi anlayıp dolaşmasına yarayacak bir iletişim platformu oluşturulmaya çalışıldı. Pavilyon birimi halkın yorumuna bırakılarak esnek bir tasarım oluşturuldu. Yeri geldiğinde çocuk oyun alanı yeri geldiğinde bir kutlama alanı olurken kiralanabilir birimleriyle de gece ve gündüz yaşayan bir mekan oluşturulmak istenmiştir. Kütüphane yapısı ise zamanında alanda bulunan ve hala günümüze ulaşabilmiş ”Tarihi Germir Haziresi ve Camisi”nin bulunduğu bölge seçilmiştir, bu alan rotanın ortasında bulunmaktadır. Alan deneyimlendiğinde mezarlık imgesinin içinde bulunduğu koşullara bağlı olarak yeni ilişkilere olanak verebilmesini istediğim için tasarım bu alanda mezarlıkla içe içe düşünüldü. Rotanın bitişi ise kamusal mekanların bulunduğu yapıyla sonlandırıldı. Sokağı canlandırma meydanla bağlantısını kuvvetlendirme kaygısıyla yola çıkılarak yirmi dört saat canlı bir tasarım düşünüldü. Sokak gezici bir kütüphane halini alarak halkın birbirinden haberdar olduğu, iletişimde bulunduğu bir dinlenme, çalışma ve eğlence alanına dönüşmüştür. Tasarım parçacıl olduğu için onları birbiriyle ve dokuyla bütünleştirme kaygısından dolayı dokuyu ezmeyecek halatlarla, eski yapıları kendi aralarında, yeni yapıları kendi aralarında birbirlerine bağlayarak ve gece ışıklandırılarak yaşayan bir kurgu oluşturmaya çalışılmıştır. Hayatın biraz daha yavaşladığı doğu bölümüne birtakım işlevler yüklenerek batı bölümüyle olan bağlantısı kuvvetlendirilmeye çalışılmıştır.
Germir mahallesinin doğu bölümü, batısına göre daha dönüşüme açık tarihi dokunun zayıf olduğu bir bölümdür. Yapılan tasarım bilinçli olarak tarihi sokağa ve yapıların arasına konumlandırılmıştır bu sayede birbirini görünür kılan, çelişki taşıyan ve algıyı tetikleyen bir duygu uyandırmaktadır. Zıtlığı ifade eden, değişen ve dönüşen bir çevre yaratmaktadır. Yeni yapılaşmanın mahalledeki farklı dönemlere ait eski yapılarla olan ilişkisi bir tezat ve gerilim oluşturmaktadır. Eski yerleşimde görülen alçak doku, mahalleyi deneyimlerken zaman içinde bir gezinti durumu yaratmaktadır. Bu mekansal ve zamansal ilişkileri oluşturan tezatlar yeni ve eskinin birlikteliği, aslında birini diğeri kılmayarak mahalleyi anlamımızı sağlamaktadır.