MİMARİ RAPOR
Zeus’un Balıkesir’e ait olduğunu biliyor muydunuz? Bir komutan gibi Zeus Garganon tepesinden Truva savaşını izlemiş diyor Homeros. Balıkesir’e ait İda dağlarının en yüksek tepesi olan Garganon, Homeros’un yazdıklarına inanacak olursak, Zeus’u bir Balıkesir aşığı yapıyor. Farklı kaynaklarda farklı tepeler ve dağlardan da bahsediliyor. Yeni Belediye Binası da bu tepelerden birisinde inşa edilecek. Bu hipotezi kurarken Homeros’un düş mü gerçek mi olduğunu bile kesin kanıtlayamadığımız çarpıcı bir kültür karmaşasından sesleniyoruz.
“-Düş- kavramı kafamızdaki hayaller ve hatta kuruntularla ilintilidir; -gerçek- kavramı ise, eleştirel bir yaklaşım denemesini gösterir.” Korfmann bu cümlesini Homeros ve yazdıkları hakkında kurarken Dün’ün ve Yarın’ın arasındaki kesişimi oluşturan Bugün’ü anlatıyor.
Bu anlamda “Balıkesir” ve “Kesişim” ne kadar birbirine uyan iki kavram olduğunu anlatıyor:
Doğu’yu Batı ile kesiştiren:
Topraklarındaki tarihi ve kültürel zenginlik için Türkiye’ye gelenlerin büyük kısmı Balıkesir’den geçer. Düşlediğimiz projemizde Metropollerden Ege’ye gidenler Balıkesir’den sadece geçmeyecekler, orda duraklayacaklar. Çünkü anlatılacak çok şey var. Baba çocuğuna, rehber turistine, Balıkesirli misafirine Balıkesir’i anlatacak; Kuvayi-Milliye’yi, Zağnos Paşa Cami’yi, Trenle Gar’a gelen yabancıyı anlatacak. Ve bunu yeni Balıkesir Balkonun’dan Zeus misali yapacak.
Kente hakim bir düzlükten bahsettiğimiz için halkın bu meydanı (balkonu) kullanacağından eminiz. Sahiplenerek Truva’ya bakan Zeus’un jestini almış bir hizmet binasını da kullanacak aynı zamanda, dikey bir köyü tırmanacak. Balkonun daha da üstüne çıkarak seyir terasından Zeus’un gözleriyle görecek Truva’ yı – Doğu’ yu ve Batı’ yı.
Yerliyi yabancı ile kesiştiren:
Bu yeni kent merkezinin kalitesi eski kent merkezi ile olan bağlantıları ile yükselecek. Yaya ve bisikletçiye büyük önem veriyoruz. Oluşturduğumuz meydanda kaynağı olan bir su damarımız parklardan, mezarlıktan, merkezden geçerek Çay Deresi Rekreasyon Alanı’na ulaşıp yeni oluşturulan su havzasına bağlanıyor. Yerliye tepedeki Belediye Hizmet Binası’nı gösteriyor, yabancıya Balıkesir’e giden yolu. İkisini de yaya veya bisikletle keşiflere ve kesişmelere davet ediyor.
Turisti Balıkesir ile kesiştiren:
Balıkesir turizm koridoru Ege’ye gidenler için ilk durak, Ege’den ayrılanlar için son durak olacak. Kentin kuzeyinden geçen yeni çevre yolu meydana bağlanarak turisti her şeyin kesiştiği yere davet edecek. Ege’den dönenler ise gezdikleri keşfettikleri mekanlara son bir bakış atacaklar balkondan ve seyir terasından.
Halkı vekili ile kesiştiren:
Vekil halkı temsil ediyor ve bunu iyi yapsın diye biz halka vekili denetleme imkanı veriyoruz. Meclis salonu alanın merkezinde bir amfidir. Yarım daireden oluşan meclis amfisinin karşısında bir halk amfisi var. İkisi (halk ve vekili) bu şekilde bir bütün oluşturuyorlar. Şeffaf meclisi oluştururken halkın ne kadar büyük bir sorumluluk taşıdığını hatırlatıyor bu tipoloji.
Halkı “hizmetlisi” ile kesiştiren:
Belediye Hizmet Binası sadece belediye binası değil de halkın farklı şekilde kullanabileceği bir mekan oluyor. Bu farklı çerçeveden bakışımız binada farklı çerçeveler yaratıyor ve en son noktasında bir seyir terasına dönüşüyor. Halk her yerde, Balıkesir balkonunda, seyir terasında, meclisin bitişiğinde. Hizmet binasını kullanırken dikey bir köyü geziyor olacak. Dar sokakları ile, yolları ile, meydanları ve bahçeleri ile.
PEYZAJ MİMARİ RAPOR
İlçeleri Büyükşehir ile kesiştiren:
Tasarlanan meydan taşıdığı mekansal özelliği ile bir buluşma ve dağılma noktası niteliğindedir. Meydanın çok amaçlı kullanılması istendiğinde bu mekanın peyzaj tasarımında sadelik ön planda tutulmuştur. Meydan çok sade ve yalın kalacak. Her türlü etkinliğe açık. Bisikletle gezen de orda yerini bulacak rampadan yuvarlanan da. ” Su” peyzaj anlamda meydanı süsleyen tek unsur, kente yönlendiren. Büyük bir skülptür düşünülebilir. Richard Serra yakışır bu meydana. Sonra avlular var; kreşe, restorana, kütüphaneye aydınlık getiren.
Belediye Hizmet Binası’nda 20 ilçeye yirmi bahçe ayırıyoruz. Bu şekilde Balıkesir’in geniş coğrafyasını bir noktada toplamış oluyoruz. Bahçelere öneri yapıyoruz ve ilçelere bırakıyoruz onun düzenlemesini. Yaratılan “Patchwork” Balıkesir’i farklı özelliklerinle tanıtmış olacak. Böylece ziyaretçilere Balıkesir’in bütün ilçelerinin tanıtılması ve kent turizmine katkıda bulunulması hedeflenmiştir.
BİNA TEKNİĞİ
Enerji konsepti
Isıtma ve soğutma için binanın altındaki yeraltı sonda ve jeotermik santral.
Hizmet Binası’nın çatısına fotovoltaik paneller yerleştirerek jeotermal santraline gereken elektrik üretiliyor.
Soğutmayı ve ısıtmayı sağlayan ısıtma pompası üniteler modüler sistemle kurulu “freecooling” sistemi ile çalışan “2-store-sistem”inden oluşuyor. (freecooling = yeraltı enerji potansiyelini soğutucu olarak kullanmak, 2-store-systems = çift depo sistemi).
Bu sistem ile kazanılabilecek enerjinin hesabını tam olarak çıkarmak için projenin ilerideki dönemlerinde „Geothermal Response” metodu ile yeraltındaki potansiyeli tespit etmek gerekecek.
Kurulan tesisat aynı zamanda hem soğuk, hem sıcak suyu birbirinden ayrı iki hidrolik ünitelerde her zaman hazır tutuyor.
Yapı bölümlerini (duvarları ve tavanları) aktive etmek ve bina merkezini havalandırmak için (soğuk ve sıcak) lazım olan enerji hidrolik ünite tesisatından kullanılabilir.
Hızlı çalışan kalorifer ve soğutma sistemi
Dört boru hattı sistemi olarak adlandırılan hidrolik santral sıcak ve soğuk su boru hatlarından oluşuyor. Isının ayarlanması odalardan direkt mümkün. Sıcaklığı ve soğukluğu bodrum katındaki önceden bahsedilen jeotermik santral üretiyor.
Katlardaki tabii havalandırma sistemi
Ofislerin havalandırması pencereler sayesinde sağlanmakta. Bütün ofis üniteleri döşeme altındaki konvektör sistemi ile ısıtılabiliyor. Her eksende bir konvektör yerleştirildiği için ofislerin genişlikleri sonradan problemsiz değiştirilebilir.
Elektrik – Gün ışığı kontrolü – Gün ışığına bağımlı aydınlattırma idaresi
Dış cepheye yönelik ofisler ve diğer odalar gün ışığına bağımlı bir aydınlatma sistemi ile önerilmektedir. Odalarda sensör sayesinde gün ışığı ölçülür. Gereken ışık oranının üstüne veya altına düşülürse aydınlatma sistemi otomatikman devreye girer.
Çalışanların ofislerinde olup olmadığını kontrol eden sistem ayrıca boş kalan ofislerin ışığını otomatikman kapatıyor.
STATİK RAPOR
Taşıyıcı sistemin düşey ve yatay yüklere olan dayanıklılığı, burada yatay yüklerle kastedilen rüzgar ve deprem yükleridir. Tasarımda kabul edilecek statik ve hareketli yükleri özetlemek ve tasarımda kullanılacak olan standartlar ( TS 500, TS 498, TDY 2007, TS 648 ) ve ilgili katsayıları tanımlamak. Tüm taşıyıcı sistem, kabul edilen yükler altında, ilgili standartların gerektirdiği şartları, eksensel yüklerin ve narinliğin sınırlandırılmalarıyla yerine getirecektir.
Tüm yapılar dâhilinde betonarme kolon ve kirişlerden oluşan çerçeve sistemi uygulanacak olup taşıyıcı sistem tipi, tüm yapılar yatay deprem yüklerine göre de hesaplanacaklardır. Balıkesir ilinin ilgili deprem haritasına göre 1.derece deprem bölgesinde yer almaktadır. Zemin raporu da dikkate alındığında buna göre, “Karma Sünek” sistem öngörülmektedir.
Deprem yükleri için her iki yönde de yeteri kadar perde vardır. Aynı şekilde, kendi içerisinde çalışan bir sistem olarak tasarlanan çekirdekler de yine betonarme perde duvar ve kolon ile çevrelenmiştir. Kolon ve kiriş yerleşimi mimari unsurları etkilemeyecek şekilde düzenlenmiştir. Bununla birlikte toprak altında kalan yüzeyler perde duvar olarak tasarlanmıştır.
Mimari projenin alan içinde oluşumunda, birbirinden farklı davranışlar gösterecek 3 farklı yapı; yüksek katlı hizmet binası, dairesel form ile dikkat çeken başkanlık binası ve sosyal kültürel birimlerin hareketli betonarme çatı örtüsü platform ve aynı zamanda hareketli yükün hesaplanması gereken kamusal alan 300* 120 mt.
Yüksek 23 katlı Hizmet bina yapı dâhilinde kolonlar 9×9 m’lik 9 adet raster döşeme şeklinde, merdiven, asansör kısımlar taşıyıcı sistemin çekirdek merkezleri perde duvar ve kolonlar ile taşıyıcı sistemi oluşturmakta, döşeme yüksekliği ise, tekrar edileceği üzere 35 cm yüksekliğinde betonarme plak süreklilik arz edecek kombinasyonda kullanılmıştır. Ve toplam yapı yüksekliği 80,50 m olması gibi parametreler göz önüne alınarak temel sistemi için radyejeneral seçilmesi uygun görülmüştür. Galeri boşluğu çevresi kiriş yardımıyla rahatça taşınmaktadırlar ve yüksek katlı bir bina olması sebebiyle min. C45 beton kullanılacaktır.
Söz konusu katlar dahilinde, taşıtların düşey sirkülasyonunu mümkün kılmak üzere tasarlanan rampa, ergonomik koşullar altında şekillenerek uzun ekseni boyunca yanlardan betonarme kolonlara ve /veya perdelere ankastre mesnetlenir.
Dolayısıyla mevcut kolon aksı, kendi içerisinde çeşitlenmeye giderek yapı içi rampa vb. plak döşemelerin taşınmasında istenen varyasyonu sağlamaktadır. Yapı çeperine yakın konumlandırılan düşey konvansiyonel taşıyıcı sistem elemanları (kolonlar) uygun konfigürasyon sayesinde de rijitlik merkezi ile ağırlık merkezini birbirine yakın kılmaktadır.
Dairesel Başkanlık binası, meclis toplantı salonu ve anfi tiyatro kısımlarında geniş açıklık geçme ihtiyacı gridal düzene yerleştirilen betonarme kolon aksları, taşıyıcı sistem için belirleyici rol üstlenmiştir. Bir diğer önemli kısım olan platform yapısı ise tüm kat boyunca hareketli yük ağırlıklı yüklemeye maruz kalacak; platform kotunda ise +7.00 kamusal yaya kullanımına açık olacaktır. Bu nedenle sosyal kültürel birimler dahilinde dairesel kolon şeklinde boyutlar ile öngörülerek mimari gruba gerekli izahatlar aktarılmıştır.
Binanın yapılacağı yerin zemin etüt raporu doğrultusunda bir sonraki aşamada kesin tasarım yapılacaktır.
1 Yorum
Zeus’un yanındaki sirkülasyon grafiği… Metafor tadında kalmamış biraz fazla kaçmış gibi.