Satın Alma (Didem Sağlam, Tutku Sevinç), Pamukkale Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi ve Yakın Çevresi Mimari Proje Yarışması

PROJE AÇIKLAMA METNİ

HANGAR

Tasarlama eylemi ve yaratıcılık süreçleri; odaklanma, angaje olma, konunun benliği sarması ile uzaklaşma, dikkat dağınıklığı, şaşırma, sürprizler arasında gidip gelerek işleyen süreçler olarak gözükmektedir. Benzer şekilde fiziksel ve düşünsel üretimler de birbirlerini tetikleyen, birinden diğerine sıçramalarla ilerleyen bir süreçle oluşurlar. Bu anlamda hem tasarlama eylemi, hem tasarım eğitimi, hem de paylaşımcı bireyin oluşumu yatay, açık, karşılaşmaların, tesadüflerin, potansiyellerin çokça olduğu ortamlara açtır. Günümüzde hiyerarşik, katı yapılanmalar yerine herkesin aynı düzlemde olduğu, aynı anda hem öğrenen hem de öğreten olduğu, öğrenme, üretme, paylaşma, deney yapma süreçlerinin iç içe geçtiği yapılanmaların tercih edilmesi gerektiği tartışma götürmez bir gerçektir. Farkındalığı yüksek, algıları açık, araştırmacı ve sorgulama yetisi gelişmiş bireyler yetiştirmek bir üniversitenin birincil görevi gibi görünmektedir. Bu durum tasarım eğitimi söz konusu olduğunda daha da hayati bir önem taşır.

Stüdyolar;

Tüm bunlar gözönüne alınarak tasarım stüdyolarının bu yapının birincil var oluş sebebi olduğu düşünülmektedir. Bu anlamda tüm 0 kotu stüdyolardan ve onların destek ünitelerinden oluşmakta ve yapıya girildiği andan itibaren stüdyolarla karşılaşılmaktadır. Stüdyo, mimarlık disiplini içindeki tüm alt disiplinleri barındıran ve onlara zemin sağlayan bir konumdadır. Stüdyolar bu yapıyı kullanan herkesin buluşma mekanı ve bu yapıda üretilen her türlü bilginin üretim, paylaşım ve sergileme alanıdır. Buna ek olarak stüdyolar belirli ders saatlarinde kullanılan derslikler olarak değil, öğrencinin ders saati gözetmeksizin sahipleneceği ve kullanacağı, ders dışı bir çok etkinliğin de gerçekleşebileceği bir ortak zemin olarak görülmüştür.

Stüdyonun açık ve dönüşebilir yapısı kullanıcılara mekanı şekillendirme ve zaman içerisinde dönüşecek şekillerde sahiplenme imkanı sağlamaktadır. Öğretim üyeleri, elemanları ve personel, yapının nispeten daha uzun süreli ve kalıcı kullanıcıları olarak üst katlarda konumlandırılmıştır ve aşağıdaki dinamik, değişen, dönüşen alanı izlerler.

Kampüs İle İlişki;

Stüdyolar için oluşturulan bu açık, üretken, canlı plato dış mekana, kampüse taşma potansiyelini de taşımaktadır. Kampüs için bir odak noktası yaratmak, kampüsteki diğer kullanıcıların bu alana bulaşmasını kolaylaştırmak, kampüs içerisindeki etkileşimi artırmak amaçlanmışdır. Cengiz Bektaş’ın tasarladığı yaya yolunun devamı niteliğinde, kampüsün yaya giriş aksı üzerinde ve gölete komşu konumu itibari ile yapının bu misyonu gerçekleştirme olanağı oldukça yüksek gözükmektedir. Bu anlamda yola parallel arazideki mevcut kot farkı, yapı ile kampüs arasında bir arayüz olarak değerlendirilmiştir.

Hangar;

Yapı, temel itibari ile bir hangar olarak tarif edilebilir. Hangar, kelime anlamı olarak fransızcadan gelmekte olup [hanghart (“enclosure near a house”), haimgard (“home-enclosure”, “fence around a group of houses”) , haim (“home, village, hamlet”) + gard “yard”)] bir grup yapıyı kuşatan çit yada kabuk anlamına gelmektedir. Hangar yapıları basitlikleri ve sadelikleri ile içinde gerçekleşen olayı ön plana çıkarırlar. Bir hangar hem fiziksel hem de metaforik olarak içinde büyük bir şeyi barındıran bir kabuktur. Bu anlamda yapı temelde stüdyoları kuşatan bir kabuktur.

Etiketler

Bir yanıt yazın