Gaziantep'te 2005'te başlayan ve artık sonuna gelen tarihi kent ve hanlar bölgesi (Bakırcılar Çarşısı) yenileme çalışmaları, 2012'de belirlenen üç ana bölge ile tarihi kent sınırlarının dışına taştı.
Hem tarihi dokuya, hem de niteliksiz yapı stoğuna sahip bu “geçiş bölgeleri” için Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ve Çekül Vakfı, geleceğe dair olası senaryo ve tasarım önerilerini ortaya koymak üzere bir çalıştay düzenledi. Bu çalıştaya katılan, üç mimarlık ofisinden biri olan arkiZON Mimarlık, çalışma bölgesi olan Zeugma Müzesi – Kale arası bölgeyle ilgili önerilerini 2013 Ocak ayında, Gaziantep Belediye Meclisinde, Meclis Üyeleri, Belediye Başkanları, Kentin ileri gelenleri ve halktan temsilciler önünde kamuoyuna sundu.
Proje kapsamında ana hedeflerimiz kentin kuzeyi ile güneyini birleştirmek için seçilen Zeugma Müzesi ile Kale aksını güçlendirirken, Sanayi Mahallesi’nin dönüşümü sonrasında oluşacak yeni kentsel alanların hem bu yeni aksla hem de kentin var olan modern ve geleneksel omurgalarıyla bir bütün oluşturmasını sağlamaktır.
Eski ile yeni kent arasında kalan bölgeye önerilen yeni dokuların beraber çalışarak birbirlerini besleyecek şekilde ilişkilendirilmesi sürdürülebilirlikleri açısında hayati görülmektedir. Amaçlarımız doğrultusunda temel tasarım stratejilerimiz sadece yeni kullanımlarla bir canlandırma ve dönüşüm önermek değil, yeni oluşturulan bu dokuları kesişim ve birleşimler yoluyla çeşitlilik sunan yaşayan kent parçaları haline getirmektir.
a>açık alan konusunda park (yeşil koridor) : Sanayi Mahallesi’nin doğusundan başlayan ve Zeugma Müzesi’nde sonlanan bir park sistemi.
b> Kalenin güneyinde kalan Tarihi Hanlar Bölgesi’nde olduğu gibi Kale’ye eklemlenerek başlayan Sanayi Mahallesi’ni boylu boyunca geçen, kurucu öğesi hanlardan oluşan bir kentsel omurga kurgulamak.
Sadece kuzey-güney doğrultusunda işlemesi beklenen Zeugma ile Kale arasındaki aks, daha büyük bir kentsel bütünün parçası olacak şekilde yeniden ele alınmıştır.
TASARIM İLKELERİ:
HANLAR
Hanlar Bölgesi incelendiğinde, tarihi kentin büyümesinde kurucu bir öğe olarak rol oynayan han tipolojisi, doğudaki Sanayi Mahallesi başta olmak üzere Kale ile Zeugma Müzesi arasındaki kent parçasını yeniden örgütleyecek ve büyütecek ana motif olarak seçilmiştir. Kalenin güneyindeki Tarihi Hanlar Bölgesi’nde olduğu gibi Kale’yi bir başlangıç noktası alarak başlayan, Sanayi Mahallesi’ni boylu boyunca geçen hanlardan oluşan bir omurga, Gaziantep’in kültür hattının başlangıcı olan Dereboyu Caddesi’nin izinde Haraf Sokak’tan devam ederek Tüfekçi Yusuf Bulvarı ile birleşir. Böylece eski kent ile yeni kent arasındaki kalan alana olabildiğince temas eden yeni bir omurga kurulmuş olacaktır.
Oluşturulan bu Yeni Hanlar bölgesi bünyesinde ticaret ve konut dışında sivil ve resmi kuruluşlara ev sahipliği yapacak ofis kullanımlarını ayrıca eğitim ve sağlık hizmetleri veren sosyal donatıları da barındıracaktır.
(Kamusal hayatın kurulmasını, kentsel dokunun kurulmasını hızlandıracak bir motif olarak görülmüştür.)
TEMAS ALANLARINI ARTTIRMAK –
PARK-AÇIK ALAN STRATEJİLERİ
KENT OTELLERİ: Zeugma –Kale Aksı STRATEJİLERİ
KONUT:
3 ila 4 kat yüksekliğinde olacak konutlar, çevrede var olan konut ölçekleri göz önüne alınarak boyutlandırılmıştır. Konutlar arasında Gaziantep’in süreklilik ihtiva eden dar sokak dokusuna yabancılaşmayacak şekilde boşluklar bırakılmış, konut altı kullanımlarda canlılığı korumak için ticaret fonksiyonlarına yer verilmiştir.
GAR:
Eski istasyonun taşınma kararıyla Zeugma Müzesi ile Kale arasında konumlandırılması öngörülen yeni istasyon binası, müzeye en yakın olan yapıdır. Yapı konumu dolayısıyla birden fazla işleve hizmet edecek şekilde bir örtü bina olarak tasarlanmış; istasyon, kongre merkezi ve kent terası olarak hizmet etmesi öngörülmüştür.
Zeugma Müzesi ile Kale aksı arasındaki yaya sürekliliğini sağlamak için yolla kesilen Ana Park’ın bir üst geçitle istasyon binasına bağlandığı noktada ikinci bir meydan kurgulanmıştır. Bu noktada kullanıcılar aynı kotta devam ederek, istasyonun ve kongre merkezinin içinden geçerek Zeugma Müzesine ulaşabilirler. Terasa çıktıları zaman, Zeugma müzesinin hemen karşısındaki bir kent terasından bütün kenti panoramik olarak görme şansları bulunur. Burası her ne kadar İpek Yolu ile ayrılsa da aynı zamanda Zeugma Müzesinin kente açıldığı platform olarak çalışacaktır.