Mimari Açıklama Raporu
Yer ve gök hep vardı… İnsanoğlu yeryüzüne geldiğinde ikisi arasında hep bir bağlantı, bir ilişki aramıştır. Hatta yere ve göğe inanarak onu tanrısallaştırmıştır. Semavi dinlerde Tanrı’nın sözlerinin gökten indiği kabul edilir. İslam dininde ve Hristiyanlık’ta insanlar ölünce toprağa gömülürler. Dünyevileşen göğe doğru yükselirken uhrevileşen yere gömülür. İnsanın yer ve gök arasındaki varoluşsal ilişkisinin inanmakla, inançla oluşan gerilimi bu anlamda projeyi beslemekte, onun çıkış noktasını oluşturmaktadır.
Külliye yapısı Şişli’de yoğun bir kent dokusunun içinde, fakat yanındaki park ve spor tesisi sayesinde yakın çevresi bir potansiyele sahip, Halide Edip Adıvar Caddesi ve Piyale Paşa Bulvarı arasında konumlanmaktadır. Arsanın iki ucu arasında bulunan kot farkı bulvara doğru azalmakta ve yeşil bir bantla buluşmaktadır.
Külliye yapısı üst kota(Halide Edip Adıvar Caddesi yönünden)sıfırlanmış üstü kentsel açık alan olarak düzenlenmiştir. Tüm Külliye yapısı bu kotun altında örgütlenmektedir. Altta bulunan ibadet alanının üstü havuz yapılarak bu alanın ezilmesi önlenmiş, aynı zamanda da bu parka su lekesi olarak katkı sağlamıştır. Yapının dışına taşan iki eleman vardır. Birisi içinde asansör bulunan ve en üst noktasından seyir imkanı sunan minare, diğeri ise iniş merdiveninin perde duvarı… Bu duvar yükselerek giriş kısmını betimlemektedir.
Alt kottaki avlu ise külliye işlevleri tarafından sarılmış bir boşluktur. Bu boşluk ibadet alma yerinin tam karşısında bulunan ve alt kottaki yeşil alan ve manzarayla buluşan bir bahçeyle sonlanmaktadır. Tüm planimetrik kurgu ana ibadet mekanının yönlendiği kıble yönünde şekillenmiştir. Bu avlu maddi dünyadan uzaklaşmayı, uhrevi olana yaklaşmayı, biraz yalnızlaşmayı sağlamaktadır. Bu şekilde gök de anlam kazanmakta gökyüzünden bir parçayla, ışıkla avluda buluşulmaktadır.