Ana Kararlar;
19 yy ın ikinci, yarısında Ahmet Vefik Paşa tarafından alanda yapılan müdahalelerden sonra alanın kent bağlantıları önemli ölçüde zarar görmüştür. Bugün bu problem devam etmektedir.
Tasarımımızda Atatürk Caddesi ile Orhangazi Meydanı arasındaki kot farkını kullanarak bir geçiş aksı yarattık. Bu geçiş aksı kentin kopan bağlantılarını tamir eden, sokakları, caddeleri birbirine bağlayan, dolayısı ile kentdeki yaya sirkülasyonunu düzenleyen, taşıt trafiği ile yayayı birbirinden ayıran bir nitelik taşımaktadır.
Kente yapılan müdahalenin en büyük zararı hiçkuşkusuz Ulucamiye olmuştur. Ulucami hemen yanı başında açılan cadde tarafından kentin özellikle güney tarafından kopmuştur.Tasarımımızda alanın en değerli varlığı olarak kabul ettiğimiz “Ulucami”ye artık güney yönünden de yaklaşılabilmektedir.
Alan kentin içindeki yoğun ve canlı ticari faaliyetlerinin yanı sıra tarihten gelen bir öneme de sahiptir. Bu alan kentin merkezinde ve kalenin yanıbaşındadır. Tarih boyunca daima iskan görmüştür bu nedenle arkeolojik açıdan da çok değerlidir. Tasarımımızda alanı ziyeretçilere anlatan bir “Ziyaretçi Merkezi” kurmayı düşündük bu Ziyaretçi Merkezi bir arkeolojik kazı ile desteklenecek ve olasılıkla Suphi bey haritasında da görünen daha sonra kaldırılan, bugün, Ulucaminin güneydoğu köşesinde Banisi Hacı İvaz beyin mezarının bulunduğu Arslaniye Medresesinin ve caminin güney duvarının hemen önünde bulunan Mısri tekkesinin kalıntıları da bu ziyaretçi merkezinin bir parçası olarak değerlendirilecektir.