İspanya'da, Vaillo+Irigaray Architects tarafından özgün yapıya güncel mimari dokunuşlarla eklenen yeni kütleler, hastaların psikolojik gereksinimlerini karşılamayı hedefliyor.
19. yüzyıl yapı tipolojisinden faydalanmak ve peyzajın içine yerleşmek gibi özgün değerleri koruyan proje; yapılar arasındaki dış mekan potansiyeli barındıran boşluklar, hasta ve çevre arasındaki iyi iletişim, doğa ile mimari arasındaki ilişkiler gibi fikirlerle özgün değerleri geliştirerek kullanıcılar için “terapötik” mekanlar üretiyor.
Var olan mimari özellikleri tamamlayıcı nitelikte tasarlanan, “protez” işlevi gören katman, eski ve yeni yapıları bütünleştiriyor. Bu protez, mekanı yeniden yapılandırarak; özgün yapının kaybettiği işlevini, güncel sağlık hizmetlerinin gerekliliklerine cevap verecek eklemelerle yeniden kazanmasına yardımcı oluyor.
Eski yapıların geometrik formunu kendi özgün işlevsel özellikleriyle harmanlayan yapısal mimari, betonarme cephe ve çatılarla inşa edildiği için büyük bir kiriş gibi davranıyor. Yeni yapı kütleleri özgün yapının ölçeğiyle kaynaşarak kendi aralarında mutualist bir ilişki kuruyor.