"Gerilla Bahçıvanlık" büyüklüğü ne olursa olsun boş duran her türlü toprak parçasının bahçe olmayı hakkettiğini düşünen bir çevre hareketi.
İlk başlarda New York’ta yaşayan sanatçı Liz Christy ve Yeşil Gerilla arkadaşlarının Bowery ve Houston Caddesi civarında başlattıkları bir hareketti.
17. yüzyılda aynı bölgede New York’un o zamanki adı olan New Amsterdam’ın Valisi olan Peter Stuyvesant’ın sahip olduğu bir çiftlik bulunuyordu. (Şu anki ismi Bowery olan sokağın ismi Hollandaca’da çiftlik demek olan “bouwerie”den geliyor.) Geçen yüzyıllar içinde buradaki çiftlik radikal bir değişim geçirdi, 1970’lere gelene kadar da birçok bina tarafından işgal edilmişti. 1973 yılında Liz Christy ve bir grup bahçe aktivisti evlerin camlarının önündeki çiçek kutularına, boş arsalara tohum bombaları atıyor ve ağaçlar dikiyorlardı.
1973 Yılında Liz Christy ve Yeşil Gerilla Arkadaşları Bahçelerini Düzenlerken
Fotoğraf: Liz Christy Garden Resmi Web Sitesi
Christy ve arkadaşları moloz ile kaplanmış Bowery ve Houston Caddeleri’nin kesişim noktasındaki alanı bulduklarında sebze ve meyve yetiştirecekleri bir bahçeleri olmuştu. Sonrasında burasının kullanımı resmiyet kazandı. Gönüllüler ilk önce bahçedeki çöpü ve molozları çıkarttılar, zemini bahçe toprağı ile kapladılar, çitleri yerleştirdikten sonra bitkileri dikmeye başladılar. Böylelikle New York ilk ortak kullanıma açık parkına kavuşmuş oldu. Bahçede sebzeler yetiştirilmeye başlandı, meyve ağaçları ve bitkiden çitler bahçeye eklendi. Bahçenin ikinci senesinde ününü duyan herkes buraya gelerek çevrelerinde herkesin kullanımına açık bahçeler oluşturmak konusunda bilgi almaya başladılar.
Günümüzde bahçe kurucusu olan Liz Christy’nin ismi ile anılıyor, gönüllüleri tarafından bakımı yapılıyor ve New York Belediyesi tarafından koruma altında. Yeşil Gerillalar ise herkesin kullanımına açık bahçeler yapmak, taze, organik meyve ve sebze yetiştirme konusunda hala faaliyetlerini sürdürüyorlar.
Londra’da Bir Bahçenin Öncesi ve Sonrası
Fotoğraf: Guerilla Gardening Resmi Web Sitesi
“Gerilla Bahçıvanlık” konusuna geri dönersek, 35 yıllık zaman diliminde bu hareket giderek yaygınlaştı. Günümüzde ABD’de New York dışına başka şehirlerde ve ABD dışında başka ülkelerde de rastlamak mümkün. Neden “gerilla” dendiğine bakmak gerekirse bir yandan anarşist bir hareket bir yandan da sahibinin izni olmadan aktivistler gecekondu misali kendilerine ait olmayan toprak parçalarına tohum ekerek, bitki dikiyorlar. “Gerilla Bahçıvanlar”, toprak sahiplerinin bahçenin yeni halini görünce eskiden kötü kullandıklarını ve ihmal ettiklerini anlayacaklarını düşünüyorlar.
Bazı bahçıvanlar çalışmalarını ortada kimse yokken gece gizli bir şekilde yaparken bazıları yerel idarelerden izin ve destek alarak beraber yapıyorlar. Bu işi yapmak için meslek ya da yaş sınırı olmuyor. Tamamen gönüllük esası ve bağışlar ile ilerliyor. “Gerilla Bahçıvanlık”ın resmi web sitesinde bu işin nasıl yapılacağını anlatan 11 maddelik bir öneri listesi de yer alıyor.
1. Terk Edilmiş Bir Yer Belirleyin
Kamusal alanlarda ne kadar fazla pis toprak parçalarının olduğuna inanmazsınız. İhmal edilmiş çiçek yatakları, beton yüzeylerden filizlenen bitkiler, yabani otlar, çıplak çamurlu alanlar. Evinize ya da işyerinize yakın olan bir tanesini seçin. Bu uzun vadede bahçeye bakmanızı ve tehlikeli komşularınızdan korumanızı sağlayacaktır.
2. Bir Plan Yapın
Akşam atağı yapacağınız günü belirleyin, çevrede çok fazla kişinin olması sorun yaratacaktır. Destekleyecek arkadaşlarınızı davet edin.
3. Bitkiler için Yerel Bir Kaynak Bulun
Ucuz olan en iyisidir. Şehirde yaşayanlar için süpermarketler, yapı marketler ya da çiçekçiler uygun olacaktır. En ucuz olan bitkiler bedava olanlardır. Bazen bahçe merkezleri bitkilerini sizinle paylaşabilir ya da bahçesi olan birisi ile yakınlık kurun. Bu durumda en iyisi bahçeniz olmasıdır. Tohumları toplayarak, bitkileri keserek büyük macera için bu özel alanları eğitim kampı olarak düşünebilirsiniz. Eğer çevrenizde paylaşılmasının uygun olduğunu düşündüğünüz şeyler varsa topluluk için mesaj bırakabilirsiniz.
4. Çevresi için Bitki Seçin
Zoru düşünün: soğuk olabilir, susuzluk olabilir ve bitkiler yol kenarından geçenler tarafından tekmelenebilir. Bu bitkiler uzun süre bakılmaya ihtiyaç duyarlar.
Etkiyi düşünün: renkli, sürekli yeşil, boyut. Bu bitkiler mümkünse seneler boyunca gerçekten fark yaratmalı. Bunun için siteyi ziyaret ederek yaşadığınız yer için öneriler alabilir, kendi tecrübelerinizi daha tecrübesizler ile paylaşabilirsiniz.
5. Lastik Bot Alın
Ayaklarınızı çamurdan korumak için bir lastik bot alın –sadece lastik bot olarak düşünmeyin, normal bot olarak da kullanabilirsiniz- çevreyle uyumlu olmanızı sağlayacaktır.
6. Çanta Toplayın
Plastik torbalar, çöp torbaları (ayaklarınızı temiz tutmayı da sağlayacaktır) esas olarak savaşın etkilerini temizleyecektir. Torbalar, yabani otları, çöpleri, çiçek saksılarını ve çakılları taşımak için gerekebilir. Daha ciddi bir çalışma için yeniden kullanılabilen gübre torbaları ve yapı marketlerde satılan devasa çantalar iş görecektir. İnce plastik torbalar, daha çöp kutusuna dahi gitmeden yırtılabilir.
7. Düzenli Sulama
Bir “Gerilla Bahçıvan”ın sorumluluklarından bir tanesi sürekli ve özenli bakımdır. Dünyanın pek çok bölgesinde su sorunu yaşanıyor. Suyun mutlaka taşınması gerekir. Bunun için eski petrol teneke kutuları olabileceği gibi su damacanaları da kullanılabilir.
8. Tohum Bombaları
Ulaşımın ya da derinlemesine eşmenin zor olduğu yerlerde tohum bombaları kullanılabilir. Tohum ve toprağı patlayabilecek bir kapsülün içine sarın ya da ikisini birlikte yoğurun. 1970’lerde yeşil gerillalar çevreyi kirleten plastik torbaları ve cam kullanılmasını öneriyorlardı. Fakat günümüzde gerillalar toprak ve tohumları kil ile karıştırıyor ya da yumurta kabuklarının içine dolduruyorlar.
9. Kimyasal Savaş
Doğal kimyasallardan destek alın. Bazı gerillalar çürümüş yaprakla gübre yapmak için alana sahip olabilir. Bir apartman dairesinde yaşayan ve bahçesi olmayan bahçıvanlardan bir tanesi kırmızı kurtları kendisine kimyasal silah yapmaları için mutfağındaki bir kutuda tutuyor.
10. Kelimeler Aracılığıyla Yayın
Birkaç el broşürü bastırarak, bunları da savaş alanlarınızın yakınlarındaki evlerin kapısının altından atın, posterlerinizi telefon kulübelerine, otobüs duraklarına yapıştırın, bir kalem ile toprağa yazın. Böylelikle yerel medyayı kendinize çekerek, yardım yapılmasına aracılık edebilir, gelen geçenin size birkaç malzeme temin etmesini sağlayabilirsiniz.
11. Ulaşım
Eğer bahçeniz yürüme mesafesinde değilse bir ulaşım aracına ihtiyacınız olabilir. Bunun için aracınızın içini bagajınızı plastik bir torba ile kaplayabilir ya da bazılarının yaptığı gibi malzemelerinizi bisiklet ile getirip götürebilirsiniz.
Gerilla kelimesi kulağa ilk başta itici geliyor ama bu hareketin özüne bakıldığı zaman hele bir de gönüllülük esasına dayalı olduğu düşünülürse yapılan uygulamalar gerçekten dikkat çekici. Aynı zamanda çalışmalarından örnekler verdikleri web sitelerinin forumlarında henüz bu uygulamanın yaygınlaşmadığı ülkelerde yaşayanlar birbirlerine çağrı yaparak ekip de toplayabiliyorlar.
Bunun yanında bu akımın başka versiyonlarına rastlamak mümkün. Araba park yerlerini küçük parklara dönüştüren “REBAR”, meyve çekirdeklerini şehirlerdeki parklara dikerek meyve ağaçları yetiştiren “Fallen Fruit” bunlardan sadece birkaçı.
San Fransisko’da Bir Araba Park Yerinin Parka Dönüştürülmesi
Fotoğraf: REBAR
Fallen Fruit’e benzer bir çalışma geçtiğimiz sene Manisa Belediyesi, TEMA Vakfı, Manisa Havacılık Topluluğu ve Manisa Dağcılık Grupları işbirliği “Her Çekirdek Bir Ağaçtır” kampanyası adı altında başlatılmıştı. Bu kampanya ile kiraz, erik, kayısı, şeftali ve badem gibi meyvelerin çekirdeklerini biriktirilmesi yönünde çağrı yapılmış, çekirdekler güneşte kurutulduktan sonra Kasım ayı içinde paraşütcüler aracılığı ile Spil Dağı’na serpilmişti. Bu uygulamanın benzeri daha sonra Fethiye’de ve İzmir’de yanan ormanların yeniden ağaçlandırılması amacıyla da yapıldı.