Tarihi Paket Postanesi’nin Cephesi Kaldı

Galataport projesi inşaatı nedeniyle iş makineleriyle yıkılan Tarihi Karaköy Yolcu Salonu'nun ardından, yolcu salonunun komşuluğunda bulunan 1'inci derece tarihi bina olan Paket Postanesi'nin cephesi kabuk gibi bırakılarak içi yıkıldı.

Tescilli binaların yıkımı ve inşaatın çevreye zarar verdiği iddialarına yönelik basın toplantısı düzenleyen Mimarlar Odası Büyükkent Şubesi, kendi binasının da yer aldığı Kemankeş Caddesi’nde çatlaklar ve çevre binalarda hasarlar oluştuğunu söyledi. Oda temsilcileri bu konuda gerekli önlem ve tedbir almayan sorumlu yetkililer hakkında suç duyurusunda bulunduklarını açıkladı.

GALATAPORT TARİHİ PAKET POSTAHANESİNİ DE YUTTU

Doğuş Grubu ve Bilgili Holding ortaklığıyla yürütülen Galataport projesi kapsamında Türkiye’nin ilk modern deniz yolcusu uğurlama ve karşılama salonu Karaköy Yolcu Salonu yıkılarak, küçük bir kısmı ayakta kalmıştı. Karaköy ve Tophane arasında uzanacak Galataport projesi kapsamında ‘Paket Postahanesi de yıkıldı. Sahil boyunca uzanan ince uzun binanın denize bakan ön cephe duvarı ile kısa yan duvarları ayakta bırakıldı. Şantiye sebebiyle panolarla kapatılan inşaat çalışmaları yükseğe çıkıldığında görülüyor. İş makinalarının çalıştığı alanda, zemine beton enjekte ediliyor.

Paket Postahanesi’nin koruma grubu 5 Mart 2015 tarihinde birinci derece olarak belirlenmişti. İstanbul 2 No’lu Koruma Kurulu 9 Haziran 2016 tarihinde “Paket Postanesinde gerekli güçlendirmeler ve yapısal müdahaleleri gerçekleştirdikten sonra, İstanbul Modern Müzesi’nin buraya taşınmasının uygun olduğunu belirtmişti.

MİMARLAR ODASI: ÇEVRE BİNALARDA HASAR VE ÇATLAKLAR VAR

Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, Karaköy Salıpazarı Limanı’nda devam eden Galataport projesi nedeniyle tescilli binaların yıkımı ve inşaatın çevreye zarar verdiği iddialarına yönelik basın toplantısı düzenledi. Kemankeş Caddesi’nde çatlaklar ve çevre binalarda hasarlar oluştuğunu, yol seviyesinin yükselerek kaldırım hizasına ulaştığını belirten oda temsilcileri bu konuda gerekli önlem ve tedbir almayan sorumlu yetkililer hakkında suç duyurusunda bulunduklarını açıkladı. Mimarlar Odası Büyükkent Şube Başkanı Sami Yılmaztürk ve Şube ÇED Danışma Kurulu Sekreteri Mücella Yapıcı tarafından düzenlenen toplantıda konuşan Yapıcı, Karaköy Limanı’nın planlarda kruvaziyer liman alanı olarak görülmesine rağmen, alanda 5 yıldızlı otellerin yapıldığını söyledi. Projenin planlarını basına gösteren Yapıcı, “Zemin üstü tamamen alışveriş merkezi ve ofis bloklarına ayrılmış, gümrük ve ulaşım dahil tüm liman faaliyetleri bodrum katlara atılmıştır” dedi.

“ÇEVRE BİNALARDA ÇATLAK, KAYMA VE DEFORMASYONLAR OLUŞUYOR”

Proje alanı içinde çakılan kazıkların ve enjekte edilen betonun, komşu binaların zemin katlarından ve yollardan fışkırdığı iddiasında bulunan Yapıcı, “Alt yapı sistemlerinin, çevre binaların fiziksel bütünlüğünü tehdit edecek biçimde zemin morfolojisi bozulmakta başta Kemankeş Caddesi olmak üzere inşaattan etkilenen bölgede ciddi çatlak, kayma ve deformasyonlar oluşturmaktadır” dedi.

Geçtiğimiz günlerde yıkılan Karaköy Yolcu Salonu’na da değinen Yapıcı, “1940’larda inşa edilmiş erken Cumhuriyet döneminin özgün yapılarından Karaköy Yolcu Salonu’nun yıkılmasına neden olan Galataport projesinin içerdiği fonksiyonlar itibariyle yarattığı ve yaratacağı tahribat son derece ciddi boyutlara varmış durumdadır” diye konuştu. Paket Postanesi’nin de yıkım kararı olmadan güçlendirilerek korunmasına dair raporlar bulunmasına rağmen dış duvarları hariç yıkıldığını ifade eden Yapıcı, aynı şekilde tescili bulunan Merkez Rıhtım Han binasının da benzer bir uygulamaya maruz kaldığını ifade etti.

PAKET POSTAHANESİNİN TARİHİ

‘Eski Paket Postahanesi’ 1892’de başlayan Galata Rıhtım inşaatı sürecinde, 1907-1911 yılları arasında Gümrük binası olarak inşa edildi. Boğaz ile Kemankeş Caddesi arasında ince, uzun bir yapı şeklinde uzanan bina, daha sonra günümüzün kargo şirketlerine benzer bir şekilde sadece paket kabul eden ve gümrük işlemi yapan bir işlev kazandı. Erken dönem betonarme bina örneklerinden olan binanın arduvaz kaplamalı kubbesi bulunuyordu. Binanın üzerindeki kubbeli mekan yapıldığı dönemin oldukça ileri yapım teknikleri kullanılarak inşa edilmişti. Kubbenin üst örtüsünde ahşap kaplama üzerine arduvaz kullanılmıştı.

Etiketler

Bir yanıt yazın