Sergi, 13 Ekim’den itibaren İstanbul Modern’de izlenebilir.
Kpm Kerem Piker Mimarlık Bomba isimli sergi ile, İstanbul Tasarım Bienali kapsamında Emre Arolat küratörlüğünde hazırlanan “Musibet” sergisinde yer alıyor. Sergide Taşkışla Binası, Taksim Maksemi / Eski Fransız Hastanesi ile Galata Köprüsü, Kpm Kerem Piker Mimarlık tarafından yeniden yorumlanıyor. Sergi 13 Ekim’den itibaren İstanbul Modern’de bienal kapsamında izlenebilecek.
İstanbul’da Taşkışla Binası, Taksim Maksemi / Eski Fransız Hastanesi ile Galata Köprüsü gibi yapıların içerisinde bulundukları fiziksel çevre ile ilişkilerini özgül koşullarından ötürü yeterince kuramadıkları düşüncesinden hareket eden Kpm Kerem Piker Mimarlık, üç yapının, kurgusal bir geçmişe dayandırılarak yaşadıkları varsayılan değişimlerle bugün nasıl başka türlü kullanımlara olanak sağlayabileceklerini tartışmaya açan bir sergi tasarladı.
Taşkışla Binası, Taksim Maksemi / Eski Fransız Hastanesi ile Galata Köprüsü sergi kurgusu içerisinde mimari potansiyelleri doğrultusunda ele alınıyor. Kısmi eklemeler/eksiltmeler ile yeniden işlevlendirilerek hazırlanan projeler mimari ifade araçları vasıtasıyla sergi kapsamında sunuluyor.
Mimar Kerem Piker “sergi aracılığıyla içinde bulunduğumuz fiziksel çevrenin bir adım ötesine geçmeyi ve bağlam olarak tariflediğimiz “şey”i ortaya koyan koşulların neler olduğunu bir kez daha sorgulamayı amaçladıklarını” ifade ediyor. Piker “serginin mimari ifade araçları ile bugüne dair gerçekliği yeniden üreterek “restorasyon”, “koruma”, “kamusal kullanım”, “kentsel boşluk/doluluk”, “yıkım” gibi kavramları masaya yatırdığını” belirtiyor.
“BOMBA” PROJE VE SERGİSİ
KAPSAM
Bomba, 2012 yılında ilk kez gerçekleştirilmesi planlanan İstanbul Tasarım Bienali kapsamında Emre Arolat küratörlüğünde hazırlanacak olan “Musibet” başlıklı sergide İstanbul’un 3 noktasında kamusal kullanıma açık ancak içerisinde bulunduğu fiziksel çevre ile ilişkisini özgül koşullarından ötürü yeterince kuramadığı düşünülen üç yapının, kurgusal bir geçmişe dayandırılarak yaşadıkları varsayılan değişimlerle bugün nasıl başka türlü kullanımlara olanak sağlayabileceklerini tartışmaya açan bir sergi tasarımıdır.
Konu edilen yapılar; Taşkışla Binası, Taksim Maksemi / Eski Fransız Hastanesi ile Galata Köprüsü, sergi kurgusu içerisinde mimari potansiyelleri doğrultusunda ele alınarak kısmi eklemeler/eksiltmeler ile yeniden işlevlendirilecek ve hazırlanan projeler mimari ifade araçları vasıtasıyla sergi kapsamında sunulacaktır.
Bu sergi aracılığıyla amaçlanan, içinde bulunduğumuz fiziksel çevrenin bir adım ötesine geçen ve bağlam olarak tariflediğimiz “şey”i ortaya koyan koşulların neler olduğunu bir kez daha sorgulamaktır. Sergi, bu eksende mimari ifade araçları ile bugüne dair gerçekliği yeniden üreterek “restorasyon”, “koruma”, “kamusal kullanım”, “kentsel boşluk/doluluk”, “yıkım” gibi kavramları da “bağlam kayması” üst başlığı altında masaya yatırır.